Danıştay Kararı 10. Daire 2016/733 E. 2020/5072 K. 18.11.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2016/733 E.  ,  2020/5072 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/733
Karar No : 2020/5072

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü / …

KARŞI TARAF (DAVACI) : S.S. … Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı dava konusu işlemin iptali yolundaki kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı Kooperatif tarafından, hibe sözleşmesi uyarınca haksız olarak ödendiği belirtilen toplam 46.813,45 TL’nin davacıdan tahsili amacıyla … Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı davanın süreaşımı yönünden reddi yolunda verilen kararının Danıştay Onuncu Dairesinin 29/05/2015 tarih ve E:2013/1222, K:2015/2668 sayılı kararı ile bozulması üzerine, bozma kararına uyularak verilen 20/01/2016 tarih ve E:2015/1791, K:2016/43 sayılı kararıyla; ödeme emrinin düzenlenebilmesi için kesinleşmiş bir amme alacağının mevcut olması gerekmekte olduğundan, amme alacağının tahsili amacıyla ödeme emri düzenlemeden önce, alacağın tahakkuk ettirilmesi, tahakkuka ilişkin işlemin ilgiliye usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen ilgilinin bunu vadesinde ödememesi veya dava konusu etmemesi, dava konusu etmesi durumunda da, davanın reddedilmiş olmasının gerektiği, davalı idare tarafından tahakkuk fişlerinin tebliğ edilmediğinin belirtilmesi karşısında amme alacağının usulüne uygun olarak kesinleştirilmediği, tahakkuk işleminin tesis edilmesi, usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi, buna rağmen kamu alacağı vadesinde ödenmez veya dava konusu edilmezse bu durumda ödeme emri düzenlenmesi gerekirken anılan usule uyulmadığı sonucuna varıldığından, dava konusu ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 93. maddesinde tahakkuk fişinden gayri bilimum vesika ve yazıların tebliğ edileceğinin belirtildiği, mahkeme kararının bu sebeple uygun olmadığı, tahsil dairesi olmaları nedeniyle tahakkuk fişlerinin tebliğ edilmediği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.