Danıştay Kararı 10. Daire 2016/7167 E. 2020/4462 K. 03.11.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2016/7167 E.  ,  2020/4462 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/7167
Karar No : 2020/4462

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Bankası A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı dava konusu işlemin iptali yolundaki kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, davalı idarenin tasarrufunda olan taşınmazın fuzulen işgal edildiğinden bahisle 01/01/2012-31/10/2013 tarihleri arası dönem için 112.500,00 TL ecrimisil istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Ecrimisil İhbarnamesinin iptali istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, işgale konu taşınmazın kadastral yol fazlası olduğu, tapuda tescil dışı bırakılan yerlerden olan yol fazlası alanın Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması nedeniyle bu nitelikte bir yerin fuzulen işgal edilmesi halinde ancak Hazine tarafından ecrimisil istenebileceği, davalı belediyenin özel mülkiyetinde olmayan ecrimisile konu taşınmazdan, davalı belediyece 2886 sayılı Kanun’un 75. maddesine göre ecrimisil istenilmesinin mümkün olmadığı, dolayısıyla dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, … tarafından … İdare Mahkemesinin E…. sayılı dosyasından açılan davanın reddine karar verildiği, davacı … Bankası tarafından … İdare Mahkemesinin E…. sayılı dosyasından açılan davada işlemin iptaline karar verilmiş ise de, mezkur karara Bölge İdare Mahkemesi nezdinde itiraz edildiği, dava konusu taşınmazın davalı idarenin tasarrufunda bulunduğu belirtilerek, mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacı tarafından, İstanbul ili, Maltepe ilçesi, … Mahallesinde bulunan … caddesi ile … yolu sokağın kesiştiği yerdeki eski zabıta binası yerine ATM yapılarak işgal edildiğinden bahisle 01/01/2012-31/10/2013 arasındaki dönem için 112.500,00 TL ecrimisil istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı ecrimisil ihbarnamesinin iptali talebiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan haliyle 75. maddesinde, Devletin özel mülkiyetinde veya hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmaz malları ve Vakıflar Genel Müdürlüğü ile idare ve temsil ettiği mazbut vakıflara ait taşınmaz malların, gerçek ve tüzel kişilerce işgali üzerine, fuzuli şagilden, bu Kanunun 9. maddesindeki yerlerden sorulmak suretiyle, idareden taşınmaz ve değerlendirme konusunda işin ehli veya uzmanı üç kişiden oluşan komisyonca takdir edilecek ecrimisilin isteneceği, ecrimisilin talep edilebilmesi için Hazinenin işgalden dolayı bir zarara uğramış olmasının gerekmediği ve fuzuli şagilin kusurunun aranmayacağı hükmüne yer verilmiştir.
2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 74. maddesine dayanılarak çıkarılan Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmeliğin 85. maddesinin 1. fıkrasında, “Hazine taşınmazlarının kişilerce işgale uğradığının tespit edilmesi hâlinde, tespit tarihinden itibaren onbeş gün içinde “Taşınmaz Tespit Tutanağı”na dayanılarak, tespit tarihinden geriye doğru beş yılı geçmemek üzere bedel tespit komisyonunca ecrimisil tespit ve takdir edilir” hükmü; aynı maddenin 2. fıkrasında ise, “Ecrimisilin tespit ve takdirinde; İdarenin zarara uğrayıp uğramadığına ve işgalcinin kusurlu olup olmadığına bakılmaksızın, taşınmazın işgalci tarafından kullanım şekli, fiili ve hukuki durumu ile işgalden dolayı varsa elde ettiği gelir, aynı yer ve mahalde bulunan emsal nitelikteki taşınmazlar için oluşmuş kira bedelleri veya ecrimisiller, varsa bunlara ilişkin kesinleşmiş yargı kararları, ilgisine göre belediye, ticaret odası, sanayi odası, ziraat odası, borsa gibi kuruluşlardan veya bilirkişilerden soruşturulmak suretiyle edinilecek bilgiler ile taşınmazın değerini etkileyecek tüm unsurlar göz önünde bulundurulur. İşgalin şekli, Hazine taşınmazının konumu ve taşınmazdan elde edilen gelir gibi unsurlar itibariyle asgari ecrimisil tutarlarını belirlemeye Bakanlık yetkilidir” düzenlemesi yer almaktadır.
20/08/2011 tarih ve 28031 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 336 sayılı Milli Emlak Genel Tebliği’nin “Ecrimisilin Tespit ve Takdir Edilmesi” başlıklı 5. maddesinin 3. fıkrasında, Hazine taşınmazlarının gerçek veya tüzel kişilerce işgale uğradığının tespit edilmesi hâlinde, taşınmaz tespit tutanağına dayanılarak bedel tespit komisyonunca tespit tarihinden geriye doğru beş yılı geçmemek üzere, belediye ve mücavir alan sınırları içinde ve planlı alanlarda tarım dışı kullanımlar için taşınmazın emlak vergisine esas asgari değerinin yüzde üçünden az olmamak üzere ecrimisil tespit ve takdir edileceği; 5. fıkrasında, Emlak vergisine esas asgari metrekare birim değeri belirlenmemiş olan yerler için, birim değeri belirlenen en yakın emsal taşınmazın emlak vergisine esas metre kare birim değerinin dikkate alınacağı; 10. fıkrasında, ecrimisilin tespit ve takdirinde, İdarenin zarara uğrayıp uğramadığına ve işgalcinin kusurlu olup olmadığına bakılmaksızın, taşınmazın işgalci tarafından kullanım şekli, fiili ve hukuki durumu ile işgalden dolayı gelir elde edilip edilmediği gibi hususların göz önünde bulundurulacağı ve 11. fıkrasında ise ecrimisil tespit ve takdir edilirken, Hazine taşınmazının değerini etkileyebilecek; imar durumu,yüzölçümü, niteliği, verimi (tarım arazilerinde), alt yapı hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığı, konumu, taşınmazın kullanım şekli ve işgalden dolayı gelir elde edilip edilmediği gibi her türlü ölçütlerin dikkate alınacağı ve 12. fıkrasında da ecrimisilin tespitinde ayrıca aynı yer ve mahalde bulunan emsal nitelikteki taşınmazlar için oluşmuş kira bedelleri veya ecrimisiller, varsa bunlara ilişkin kesinleşmiş yargı kararları, ilgisine göre belediye, ticaret odası, sanayi odası, ziraat odası, borsa gibi kuruluşlardan veya bilirkişilerden soruşturulmak suretiyle edinilecek bilgiler ile taşınmazın değerini etkileyecek tüm unsurların göz önünde bulundurulacağı düzenlemelerine yer verilmiştir.
13/07/2005 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 15. maddesinde, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 75. maddesi hükümlerinin belediye taşınmazları hakkında da uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
3194 sayılı İmar Kanunu’nun işlem tarihinde yürürlükte olan haliyle 11. maddesinde ise “İmar planlarında; meydan, yol, park, yeşil saha, otopark, toplu taşıma istasyonu ve terminal gibi umumi hizmetlere ayrılmış yerlere rastlayan Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait gayrimenkuller ile askeri yasak bölgeler, güvenlik bölgeleri ile ülke güvenliği ile doğrudan doğruya ilgili Türk Silahlı Kuvvetlerine ait harekat ve savunma amaçlı yerler hariç Hazine ve özel idareye ait arazi ve arsalar belediye veya valiliğin teklifi, Maliye ve Gümrük Bakanlığının onayı ile belediye ve mücavir alan sınırları içinde belediyeye; belediye ve mücavir alan hudutları dışında özel idareye bedelsiz terk edilir ve tapu kaydı terkin edilir. Ancak, bu yerlerin üzerinde bina bulunduğu takdirde, arsası hariç yalnız binanın halihazır kıymeti için takdir edilecek bedel ödenir. Bedeli ve ödeme şekli taraflarca tespit olunur.” hükmü bulunmaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava dosyanın incelenmesinden, işgale konu taşınmazın kadastral yol fazlası olduğu, tapuda tescil dışı bırakılan yerlerden olduğu anlaşılmaktadır.
3194 sayılı Kanun’un 11. maddesine göre imar planında meydan, yol, park, yeşil saha, otopark, toplu taşıma istasyonu ve terminal olarak düzenlenen taşınmazların belediyeye terk edileceği belirtilmiş olup; 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 15. ve 2886 sayılı Kanun’un 75. maddelerine istinaden belediye taşınmazı olarak kabul edilen yerlerden de belediyece ecrimisil istenebileceği tabiidir.
Uyuşmazlık konusu işlemin, İstanbul ili, Maltepe ilçesi, … Mahallesinde bulunan … caddesi ile … yolu sokağın kesiştiği yerdeki eski zabıta binası yerine ATM yapılarak işgal edildiğinden bahisle tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Umumi hizmetlerin yerine getirilmesi amacıyla imar planında yol olarak ayrılan ve belediyenin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmazın fuzulen işgal edilmesi söz konusu olduğunda, belediyenin fuzuli şagilden ecrimisil isteyebileceği açıktır.
Her ne kadar, davalı … Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından taşınmazın ana arter üzerinde … caddesine cepheli kamu malı sahası üzerinde bulunduğundan bahisle ecrimisil istenilmiş ise de, … Belediye Başkanlığı tarafından, taşınmazın …caddesine cepheli olmasının yanı sıra, arkada bulunan Havuzlar sokağa da cepheli olduğu, kendi belediyelerinin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu ve kendileri tarafından kiraya verildiğinin belirtildiği görülmektedir.
Bu durumda, öncelikle üzerine ATM kurulmak suretiyle işgal edilen alanın davalı …Büyükşehir Belediye Başkanlığının mı yoksa … Belediye Başkanlığının mı hüküm ve tasarrufu altında olduğunun tespit edilmesi, akabinde ise dava konusu taşınmaz için idarece takdir edilen ecrimisil bedelinin miktar olarak yukarıda zikredilen yönetmelik ve tebliğlere uygun olup olmadığının belirlenmesi suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, davalı idarenin ecrimisil isteme hakkı bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin iptaline ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.