Danıştay Kararı 10. Daire 2016/3201 E. 2020/6417 K. 16.12.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2016/3201 E.  ,  2020/6417 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/3201
Karar No : 2020/6417

KARARIN DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVALI) : … Bakanlığı / …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına dair Danıştay Onuncu Dairesi’nin 10/02/2016 tarih ve E:2012/5960, K:2016/676 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Ankara ili, Yenimahalle ilçesi, İvedik Organize Sanayi Bölgesi, … Yapı Koop., … Cadde No:… adresinde bulunan işyerinin sahibi olan davacı tarafından, işyerine komşu … nolu dükkanda 03/02/2011 tarihinde meydana gelen patlama nedeniyle, işyerinin hasar ve yıkım bedeli olan 213.564,00 TL ile yoksun kalındığı ileri sürülen 21.600,00 TL’lik kira bedelinin 03/02/2011 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında, davalı idarece … Gaz San ve Tic. AŞ’ ne verilen Yeterlilik Belgesinin TS 7450 Standardında, basınçlı gazlar için kullanılan çelik tüplerin gözle muayene ve ağırlık kontrolü, esneme ve sızdırmazlık deneyi ve vana sıkma işlemini kapsadığı, dolayısıyla tüpün gövde ve aksamları konusunda firmanın rutin denetiminin yapıldığı, bu kapsamda yeterlik belgesinin en son 20/04/2009 tarihinde vize edildiği, davalı idarenin görev ve sorumluluklarını yerine getirmeme şeklinde hizmet kusurunun bulunduğu iddiasının doğrulanamadığı, kaldı ki patlamanın “kusurlu kişisel kullanımdan” kaynaklandığı anlaşılmakla, davacının işyerinde meydana gelen zararın davalı idareden tahsiline hukuken olanak bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: 4562 sayılı Kanunda her ne kadar organize sanayi bölgelerinin özel hukuk tüzel kişisi olduğu belirtilmekte ise de, organize sanayi bölgelerinin aynı zamanda kamu gücü ve kudreti ile hareket ettiği nazara alındığında, işbu davada … Gaz A.Ş.’nin faaliyet gösterdiği organize sanayi bölgesinin de hasım konumuna alınarak işin esasının incelenmesi gerektiği, mevzuata aykırı bir şekilde doğalgaz dolumu yapan … Gaz. A.Ş.’ye ait iş yerinde en son ne zaman denetim elemanlarınca denetleme yapıldığı, denetleme gerçekleştirilmiş ise, ne gibi aksaklıkların bulunduğu ve bu aksaklıklar üzerine davalı idarece ve OSB yönetimince işlem yapılıp yapılmadığı, meydana gelen patlama olayı ile ilgili olarak, Bakanlık veya OSB yetkilileri hakkında açılmış bir ceza davası veya disiplin soruşturması bulunup bulunmadığı, … Gaz A.Ş.’nin dolumunu yaptığı doğalgazı ne suretle temin ettiği (doğalgaz şebekesi kullanılarak mı yoksa tanker vb. araçlar kullanılarak mı?) ve bu suretle kullanılan doğalgazın idarenin bilgisi dahilinde olup olmadığı, şayet idarenin bilgisi dahilinde yüklü bir doğalgaz tüketimi var ise buna yönelik olarak idarece ne gibi bir işlem yapıldığı araştırılarak ulaşılacak sonuca göre olayda davalı idarenin ve OSB yönetiminin hizmet kusuru bulunup bulunmadığının irdelenmesi, şayet Mahkemece yapılacak inceleme üzerine hizmet kusurunun varlığına kanaat getirilir ve davacının uğradığı maddi zararın tazmini yoluna gidilir ise de, bu kez, patlama sonrası davacı Şirketin uğradığı zararın giderilmesi yönünde idarelerce herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı veya sigorta şirketleri yoluyla zararın giderilip giderilmediği irdelenerek tazminat hakkında bir karar verilmesi gerektiği, öte yandan, 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararname uyarınca, hukuk birimi amirleri, muhakemat müdürleri, hukuk müşavirleri ya da avukatlar tarafından idarelerin vekili sıfatıyla yürütülen davaların idareler lehine neticelenmiş olması halinde, idareler lehine vekalet ücreti takdir edilecek olmakla birlikte, 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca idareler lehine vekalet ücreti takdirinin, ancak bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği 02/11/2011 tarihinden sonra açılan davalarda söz konusu olabileceği gerekçeleriyle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

KARAR_DÜZELTME_
TALEP_EDENİN_İDDİALARI:Davalı idare tarafından, dava konusu olay ile idarelerinin yürüttüğü hizmet arasında illiyet bağı bulunmadığı, olayın kişisel kusurdan kaynaklandığı ileri sürülerek Danıştay Onuncu Dairesince verilen kararın düzeltilmesi istenilmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI: Düzeltilmesi istenen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 54. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY_TETKİK_HÂKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ :Kararın düzeltilmesi isteminin kabulü ile mahkeme kararının gerekçeli olarak onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanun’un Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay Onuncu Dairesi’nin 10/02/2016 tarih ve E:2012/5960, K:2016/676 sayılı kararı kaldırılarak uyuşmazlık yeniden incelendi:

İNCELEME VE GEREKÇE :

MADDİ OLAY :
Dava; İvedik Organize Sanayi Bölgesi … nolu iş yerinde, 3/2/2011 tarihinde meydana gelen patlama olayı sonucu, anılan iş yerine komşu … nolu bölümde faaliyet gösteren davacıya ait dükkanda meydana gelen hasar ve yıkım bedeli karşılığı 213.564 TL maddi zararın ve yoksun kalındığı ileri sürülen 21.600 TL kira bedelinin olay tarihinden itibaren işleyecek kanuni faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasanın 125. maddesinde, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararları ödemekle yükümlü olduğu hükme bağlanmıştır.
İdarenin yürütmekle yükümlü olduğu bir hizmetin kuruluşunda, düzenlenişinde veya işleyişindeki nesnel nitelikli bozukluk, aksaklık veya boşluk olarak tanımlanabilen hizmet kusuru; hizmetin kötü işlemesi, geç işlemesi veya hiç işlememesi hallerinde gerçekleşmekte ve idarenin tazmin yükümlülüğünün doğmasına yol açmaktadır.
İdarenin, kendisine görev olarak verilen kamu hizmetini yürüttüğü sırada; kişilerin, idarenin hizmet kusuru oluşturan eylemi nedeniyle uğradıkları özel ve olağandışı zararları tazminle yükümlü olduğu idare hukuku ilkelerindendir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlıkta, 03/02/2011 tarihinde saat 11.00’da Ankara Ostim Organize Sanayi Bölgesi, … Caddesi, … sokakta faaliyet gösteren, üretim konusu yatay sondaj makinası, mikro tünel makinası, kombine geri dönüşümlü kanal temizleme aracı, delici burgu olan … Hidrolik İmalat San. Tic. Ltd. Şti. ünvanlı iş yerinde 12 adet oksijen gazı tüpünün bulunduğu manifold grubunu faaliyete geçirmek için vanasının açıldığı sırada meydana gelen şiddetli patlama sonucu şirket binasının çöktüğü, çalışanların göçük altında kaldığı; aynı gün saat 19:20’de ise Ankara İvedik Organize Sanayi Bölgesi …. cadde … numarada faaliyet gösteren, otomotiv yan sanayi ürünleri imal edip ağırlıklı olarak traktör firmalarına yedek parça üreten … San. ve Tic. Ltd. Şti. ünvanlı iş yerinin giriş kapısı dış mekanında konumlandırılıp içinde toplam 9 adet oksijen gazı tüpünün bulunduğu manifold grubu, benzer şekilde faaliyete alınırken şiddetli patlama ve akabinde meydana gelen yangın sonucu şirket binası çökerek çalışanların göçük altında kaldığı, davacı tarafından … San. ve Tic. Ltd. Şti.’nde meydana gelen patlama nedeniyle oluşan zararlarının tazmininin istenildiği anlaşılmaktadır.
03/02/2011 tarihinde meydana gelen patlamalara ilişkin olarak … Ağır Ceza Mahkemesinde “Taksirle Öldürme, Tehlikeli Maddeleri İzinsiz Olarak Bulundurma veya El Değiştirme, Görevi Kötüye Kullanma, Yalan Tanıklık” suçlamalarıyla görülen davada, kovuşturma ve soruşturma aşamalarında alınan bilirkişi raporları ile; Ankara İvedik Organize Sanayi Bölgesi … cadde … numarada faaliyet gösteren, otomotiv yan sanayi ürünleri imal edip ağırlıklı olarak traktör firmalarına yedek parça üreten, üretimin çelik malzemelerin şekillendirilmesi daha sonra da kaynak işlemine tabi tutulması şeklinde yapıldığı ve kaynak işlerinde ağırlıklı olarak asetilen, oksijen ve karışım gazları kullanılan, 4 katlı, Yenimahalle Belediye Başkanlığı tarafından … tarihinde … numaralı iş yeri için iş yeri açma ve çalıştırma ruhsatı verilen, 24 kişinin çalıştığı … San. ve Tic. Ltd. Şti. ünvanlı iş yerinin giriş kapısı dış mekanında konumlandırılıp içinde toplam 9 adet oksijen gazı tüpünün bulunduğu manifold grubu, faaliyete alınırken şiddetli patlama ve akabinde meydana gelen yangın sonucu şirket binası çökerek çalışanların göçük altında kaldığı; patlamada11 kişinin öldüğü, her iki patlamada toplam 49 kişinin yaralandığı, ayrıca patlamalar sonucu Ostim Organize Sanayi Bölgesi’nde bir iş yerinde ağır, bir iş yerinde orta, bir iş yerinde az hasar, İvedik Organize Sanayi Bölgesi’nde ise 6 iş yerinde ağır, 3 iş yerinde orta, 120 iş yerinde ise az hasar meydana geldiği; olaya konu iş yerlerinin incelenmesinde; … Ltd. Şti. nin 1998 tarihinde kurulduğu, 2002’de kiraladığı İvedik Organize Sanayi Bölgesi …. Cadde numara …’deki iş yeri için Yenimahalle Belediyesi tarafından 21/10/2002 tarihinde iş yeri açma ve çalışma ruhsatı verildiği, yine 2002’de aynı iş yerinin yangın önlemleri yönünden yeterli olduğuna ve iş yerinin faaliyetlerinde sakınca bulunmadığına dair küşat ruhsatı ve itfaiyeden rapor alındığı, söz konusu şirketin iş yerini 01/05/2005 tarihinde …. Cadde numara …’e taşıyarak bu adreste traktör parçası imalatına devam ettiği, patlamanın meydana geldiği … numaralı bu iş yeri için ruhsat kaydı bulunmasa da, bu iş yeri ile ilgili vergi levhası, gümrük beyannamesi, Ankara Ticaret Odası’ndan alınan oda kayıt sureti ve faaliyet belgelerinin bulunduğu, olay sonrası yapılan tespitlere ve bilirkişi tarafından çizilen temsili resimlere göre, iş yerinin bodrum katında üretilen otomotiv parçalarının son kontrollerinin yapıldığı, çay ocağında 12 kg.lık ve 48 kg.lık LPG tüplerinin bulunduğu, giriş katında kaynak ve boru şekillendirme işlemlerinin yapıldığı, burada kullanılan 9’lu manifoldlu oksijen grubu ve her gruba 2 adet asetilen tüpü ile şalomaya ortak bağlantısının yapıldığı, giriş katın üzeri idari kat olup, çatı katında ise CNC ve torna ile talaşlı imalatın yapıldığı, burada argon, karışım ve asetilen tüplerinin bulunduğu, Çalışma Bakanlığı tarafından olaydan önce en son 2007’de yapılan teftişte iş yerinde iş sağlığı ve güvenliği yönünden noksanlık ve mevzuata aykırılık bulunmadığının tespit edildiği, … Ltd. Şti.’ne ait iş yerinde her türlü iş güvenliği önlemleri yerine getirilmiş, standartlara uyulmuş olsa bile patlamanın meydana gelmesinin kaçınılmaz olduğu, patlamada … Gaz San. ve Tic. A.Ş. ortağı ve çalışanlarının asli kusurlu olduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Öte yandan, yapılan yargılamada, … Ltd. Şti.’nin patlamaya sebep olan tüplere doldurduğu CNG’yi, … İnş. San. ve … Tic. Ltd. Şti. ile alıcı … Gazları San. Tic. Ltd. Şti. arasında düzenlenen “müşterinin getireceği CNG tüplerine CNG doldurulması” konulu sözleşme uyarınca temin ettiği, anılan sözleşmede alıcı … Ltd. Şti’nin aldığı gazı ısınma ve ocak gazı olarak kullanacağı, aldığı gazın satışını yapmayacağı, tüplerin satıcı firmanın istasyonu içerisinde doldurularak müşteriye teslim edileceği, müşterinin getirdiği tüplerin TSE standartlarına uygun olduğu ve gerekli periyodik bakımını yapacağını taahhüt ettiği görülmektedir.
Sonuç olarak, dava dosyasında yer alan bilgi ve belgeler ile adli yargı yerinde görülen ceza davasında düzenlenen bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; dava dışı … Gaz San. ve Tic. A.Ş.’nin ısınma amaçlı olarak temin ettiği CNG gazını öncelikle oksijen tüplerine doldurup daha sonra bu tüplere tekrar oksijen doldurarak piyasaya sunmasında idarelere atfedilebilecek bir kusur bulunmadığı, firmanın tek seferlik yaptığı bu faaliyetin tespitinin mümkün olmadığı, … Ltd. Şti.’nin her ne kadar … numaralı iş yeri için ruhsat kaydı bulunmasa da Çalışma Bakanlığı tarafından olaydan önce 2007 yılında yapılan teftişte iş yerinde iş sağlığı ve güvenliği yönünden noksanlık ve mevzuata aykırılık bulunmadığının tespit edildiği, olaya ilişkin düzenlenen bilirkişi raporlarında da idarelere atfedilebilecek bir kusur bulunmadığının tespit edildiği göz önüne alındığında; … Ltd. Şti.’nde meydana gelen patlamanın davalı idarenin yürütmekte olduğu kamu hizmetinin eksik veya yanlış yürütülmesinden kaynaklı olmadığı, olayda davalı idareye yüklenebilecek bir hizmet kusuru bulunmadığı sonucuna varıldığı, bu nedenle açılan davada tazminat verilmesini gerektiren şartların oluşmadığından davanın reddi gerektiği anlaşıldığından, davanın reddi yolunda verilen mahkeme kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin karar düzeltme isteminin kabulüne,
2. Davacının temyiz isteminin reddine,
3. Danıştay Onuncu Dairesi’nin 10/02/2016 tarih ve E:2012/5960, K:2016/676 sayılı bozma kararının kaldırılarak, davanın reddine ilişkin … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararını yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA, 16/12/2020 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.