Danıştay Kararı 10. Daire 2016/15804 E. 2020/4348 K. 02.11.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2016/15804 E.  ,  2020/4348 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/15804
Karar No : 2020/4348

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı / …
VEKİLİ : 1. Huk. Müş. Yrd. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı davanın reddi yolundaki kararının, davacı tarafından temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Rusya Federasyonu vatandaşı olan ve 25/04/2011 tarihinde Türk vatandaşıyla evlenen davacı tarafından, evlenme yoluyla Türk vatandaşlığına alınma talebiyle yapmış olduğu başvurusunun 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 16. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca reddedilmesine ilişkin, … tarih ve … sayılı işlem ile İzmir Valiliğine bildirilen İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 26/01/2007 tarihinde para karşılığı fuhuş yapmak suçundan dolayı davacı hakkında adli işlem yapıldığı, davacının ifadesinde para karşılığı fuhuş yapmak için Türkiye’ye geldiğini kendi beyanlarıyla da doğruladığı görülmekle, anılan fiilin evlilik birliği ile bağdaşmadığı açık olduğundan, davacının evlenme yoluyla Türk vatandaşlığına geçmek istemiyle yaptığı başvurunun reddine yönelik dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI:Davacı tarafından, evlilik tarihinden önceki olay dikkate alınarak tesis edilen işlemde hukuka uygunluk bulunmadığından temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI:Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ :…
DÜŞÜNCESİ :Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Dava; Rusya Federasyonu vatandaşı olan ve 25/04/2011 tarihinde Türk vatandaşıyla evlenen davacı tarafından, evlenme yoluyla Türk vatandaşlığına alınma talebiyle yapmış olduğu başvurusunun 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 16. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi 16/1-b maddesi uyarınca reddedilmesine ilişkin, … tarih ve … sayılı işlem ile İzmir Valiliğine bildirilen İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün … tarih ve …sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun “Türk Vatandaşlığının Evlenme Yoluyla Kazanılması” başlıklı 16. maddesinde, “Bir Türk vatandaşı ile evlenme doğrudan Türk vatandaşlığını kazandırmaz. Ancak bir Türk vatandaşı ile en az üç yıldan beri evli olan ve evliliği devam eden yabancılar Türk vatandaşlığını kazanmak üzere başvuruda bulunabilir. Başvuru sahiplerinde;
a) Aile birliği içinde yaşama,
b) Evlilik birliği ile bağdaşmayacak bir faaliyette bulunmama,
c) Millî güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel teşkil edecek bir hali bulunmama, şartları aranır.
(2) Başvurudan sonra Türk vatandaşı eşin ölümü nedeniyle evliliğin sona ermesi halinde birinci fıkranın (a) bendindeki şart aranmaz.
(3) Evlenme ile Türk vatandaşlığını kazanan yabancılar evlenmenin butlanına karar verilmesi halinde evlenmede iyiniyetli iseler Türk vatandaşlığını muhafaza ederler.” hükümleri yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Evlenme yoluyla Türk vatandaşlığını kazanma istemiyle 5901 sayılı Kanun’un 16. maddesi uyarınca başvuruda bulunan yabancılara yönelik olarak mevzuatta aranan asgari şartları taşıyıp taşımadıklarına ilişkin davalı idarece gerekli inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra karar verileceği açıktır.
Uyuşmazlıkta; davacının Türk vatandaşlığına alınmamasına dayanak eylem ve durumların 26/01/2007 tarihinde davacının evlilik tarihinden (25/04/2011) yıllar önce meydana geldiği, dolayısıyla davacının evlilik tarihinden sonra evlilik birliği ile bağdaşmayacak herhangi bir eyleminin bulunmadığı, evliliğin aynı çatı altında fiilen devam ettiği, müşterek çocuklarının bulunduğu, davalı idare tarafından yapılan mülakat sonucu düzenlenen formda da davacının Türk vatandaşı ile yapmış olduğu söz konusu evliliğin iyi niyet ve aile birliği kurmaya yönelik olduğu yolunda değerlendirmelere yer verildiği dikkate alındığında dava konusu işlemde hukuka uyarlık; davanın reddi yolunda verilen kararda hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.