Danıştay Kararı 10. Daire 2016/14342 E. 2020/7144 K. 29.12.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2016/14342 E.  ,  2020/7144 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/14342
Karar No : 2020/7144

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : S.S. … Mahallesi … Kooperatifi
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği
… İl Müdürlüğü
..Yakası .. Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:…, Temyiz No:… sayılı temyiz süre ret kararının kaldırılarak, … tarih ve E:…, K:… sayılı davanın reddine ilişkin kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul ili, Üsküdar ilçesi, … Mahallesi sınırlarında bulunan Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazın Hazine hissesine isabet eden 209,00 m²’sinin üzerinde iskele yapılmak suretiyle davacı tarafından işgal edildiğinden bahisle düzenlenen 14.074,00 TL bedelli, … tarih ve … sayılı ecrimisil ihbarnamesinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; Danıştay Onuncu Dairesinin bozma kararına uyulmak suretiyle mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi inceleme sonucunda alınan rapor hükme esas alınarak davanın reddine karar verilmiştir.
Söz konusu kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine … tarih ve E:…, K:…, Temyiz No:… sayılı kararla; 05/04/2016 tarihinde tebliğ edilen mahkeme kararının, 30 günlük temyiz süresi geçirildikten sonra temyiz edildiği gerekçesiyle 2577 sayılı Kanun’un 48/6. maddesi uyarınca temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI: Davacı tarafından, davacının ticaret sicilinde kayıtlı tebligat adresine tebligat yapılmadığı, yapılan tebligatın usulsüz olduğu belirtilerek, temyiz süre ret kararının kaldırılarak davanın reddi yolundaki kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI: Davalı idare tarafından talebin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : Dr. …
DÜŞÜNCESİ : Her ne kadar davacı vekilince tebligatın usulsüz olduğu ileri sürülmekte ise de, dava konusu ödeme emrinin “… Mahallesi …Caddesi … Eczanesi No:… …/…” adresine tebliğ edildiği, 7 günlük süre içerisinde ödeme emrinin iptali talebiyle bakılmakta olan davanın açıldığı, davacı vekili Av. …’ın istifa etmesi nedeniyle istifa dilekçesi ve mahkeme kararının aynı adrese tebliğ edildiği, Tebligat Kanunu’nun 10. maddesine göre öncelikle bilinen adrese tebligat yapılması gerektiği dikkate alındığında, mahkemece davacının bilinen adresine yapılan tebligatın hukuka uygun olması nedeniyle, davacının temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesinin … tarihli, E:…, K:…, Temyiz No:… sayılı temyiz süre ret kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
… İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı davanın reddine ilişkin kararının davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine, aynı Mahkemenin … tarih ve E:…, K:…, Temyiz No:… sayılı kararıyla, … tarih ve E:…, K … sayılı kararın, 05/04/2016 tarihinde davacı Kooperatife tebliğ edildiği, davacı vekili Av. … tarafından verilen temyiz dilekçesinin ise, 13/06/2016 tarihinde Mahkeme kayıtlarına girdiği, kararın 30 günlük temyiz süresi geçirildikten sonra temyiz edildiği gerekçesiyle, temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Davacı kooperatifin ticaret sicil gazetesindeki adresinin “… Mah. … Sokak No:…” olduğu, mahkemece “…Mah. … Caddesi ..Eczanesi No:… … / …” adresine tebligat yapıldığı, anılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşıldığından, temyiz isteminin kabulü ile Mahkemenin … tarih ve E:…, K:…, Temyiz No:… sayılı temyiz süre ret kararı kaldırılarak işin esası incelendi:

İNCELEME VE GEREKÇE :

MADDİ OLAY :
Davacı tarafından, İstanbul ili, Üsküdar ilçesi, …mahallesi sınırlarında bulunan Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmazın Hazine hissesine isabet eden 209,00 m²’sinin üzerinde iskele yapılmak suretiyle 01/04/2003-30/09/2008 tarihleri arasındaki dönemde davacı tarafından işgal edildiğinden bahisle 14.074,00 TL ecrimisil istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı ecrimisil ihbarnamesinin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava dosyasının incelenmesinden, Danıştay Onuncu Dairesinin 10/09/2014 tarih ve E:2010/2633 K:2014/4960 sayılı bozma kararına uyulmak suretiyle, 18/08/2008 tarihinde davalı idarece mahalline gidilmeksizin telefon görüşmesi yapılmak suretiyle düzenlenen taşınmaz tespit tutanağına istinaden davacı tarafından İstanbul ili, Üsküdar ilçesi, … mahallesi sınırlarında bulunan Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmaz malın Hazine hissesine isabet eden 209,00 m²’si üzerinde iskele yapılmak suretiyle işgal edildiğinden bahisle 01/04/2003-30/09/2008 tarihleri arası dönem için 14.074,00 TL tutarlı … tarih ve … sayılı ecrimisil ihbarnamesinin tesis edilmesi üzerine dava konusu ecrimisil ihbarnamesinin iptali istemiyle açılan davada, dava dosyasında bulunan bilgi ve belgelerle bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesinden, davacının işgalindeki taşınmaz için davalı idarece istenen 14.074,00 TL bedelin yerinde olduğu sonucuna varıldığından, davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda, dava konusu İstanbul ili, Üsküdar ilçesi, … Mahallesi, … Sokak, … ada, …parsel ve … ada, … parsel önüne isabet eden denizden dolma mahal vasıflı 509,00 m² yüzölçümlü taşınmazın Hazine hissesine isabet eden 209,00 m²’sinin üzerine iskele yapılarak kullanılmasından dolayı idarece ecrimisil bedeli belirlenmiş olup, yapılan ölçümlerde toplam işgal alanının 50,00 m2 olduğu ve söz konusu iskelenin 10 tekne kapasiteli olduğunun tespit edildiği, ayrıca işgal edilen taşınmaz için davalı idarece belirlenmiş olan 01/04/2003- 30/09/2008 tarihleri arası 5 yıl, 5 ay, 30 günlük işgal döneminin uygun olmadığının tespit edildiği, işgal tespit tarihinden itibaren geriye dönük 5 yılı geçmemek kaydıyla 30/09/2003-30/09/2008 tarihleri arasındaki dönem için ecrimisil bedeli hesaplandığı, ecrimisil bedeli belirlenirken, dava konusu taşınmazın mevcut kullanım şekli ve varsa elde ettiği gelirin değerlendirmeye alındığı, bu değerlendirme yapılırken taşınmaza benzer nitelikteki taşınmazların kira değerlerinin araştırıldığı ve taşınmazın kullanım şekli ve fiziki şartlarının da göz önünde bulundurulduğu, dava konusu taşınmazın 50,00 m²’lik kısmının (10 Tekne Kapasiteli) davacı tarafından “iskele ve kullanım alanı” olarak, kullanıldığı dikkate alınarak yapılan emsal değerlendirmesi sonucunda 2015 yılı 1 tekne için yıllık ecrimisil bedelinin yıllık 2.000,00 TL olarak belirlendiği, yerinde yapılan incelemede 10 tane teknenin park edebildiğinin görüldüğü, toplam işgal alanı için 2015 yılı için yıllık 20.000,00 TL hesaplandığı, TEFE-ÜFE oranları uygulandığı, sonuç olarak; dava konusu “iskele ve kullanım alanı” olarak kullanılmak suretiyle davacı tarafından işgal edilen taşınmazın 50,00 m²’lik kısmına ilişkin olarak 30/09/2003-30/09/2008 tarihleri arası 5 yıllık dönem için hesaplanan toplam 48.813,13 TL ecrimisil bedelinin hak ve nesafete uygun olduğu kanaatine yer verildiği, itiraz edilmeyen bilirkişi raporu Mahkemece hükme esas alınabilecek nitelikte görülerek, davacının işgalindeki taşınmaz için davalı idarece istenen 14.074,00 TL bedelin yerinde olduğu sonucuna varılarak davanın reddine karar verildiğinden, İdare Mahkemesi kararında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddine ilişkin … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.