Danıştay Kararı 10. Daire 2016/14047 E. 2020/3641 K. 12.10.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2016/14047 E.  ,  2020/3641 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/14047
Karar No : 2020/3641

KARARIN DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVALI) : … Bakanlığı / …
VEKİLİ : 1. Huk. Müş. Yrd. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına ilişkin Danıştay Onuncu Dairesi’nin 22/10/2015 tarih ve E:2012/8679 K:2015/4528 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 18/08/2010 tarihinde … Polis Merkezi Karakolunda, polis memuru …’nın silahlı saldırısı sonucu yaralanan davacı tarafından, fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak …-TL maddi, …-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, kamu görevlisinin kendi görev alanında ve kasdi bir şekilde gerçekleştirdiği fiili nedeniyle oluşan zarar ile idare arasında bir illiyet bağı olmadığı, sözü edilen olay nedeniyle davacının uğradığı zarardan dolayı davalı idarenin tazminle sorumlu tutulmasına hukuken olanak bulunmadığı gerekçesi ile davacının maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davanın reddine, kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi uyarınca ve reddedilen maddi tazminat kısmı için nisbi olarak hesaplanan … TL, manevi tazminat kısmı için maktu olarak hesaplanan … TL olmak üzere toplam … TL vekalet ücretinin davacı tarafından davalı idareye verilmesine, karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Davacının temyiz başvurusu üzerine Danıştay Onuncu Dairesince, davacının yaralanmasına neden olan eylemin, polis memuru tarafından görevli olduğu polis merkezinde idarenin kendisine zimmetlediği silahla gerçekleştirildiği, polis memuru olan failin, resmi görevin araç ve olanaklarını kullanarak görev yaptığı polis karakolunda yaptığı silahlı saldırı sonucu davacının zararını doğuran eylemin vuku bulduğu, meydana gelen olayla kamu hizmeti arasında illiyet bağı olduğu ve görevli idare personelinin suç niteliğindeki eyleminin yürütülen idari hizmetle irtibatlı bulunduğu, olayda idare personelinin sübjektif, kasta dayalı suç niteliğindeki eyleminin, yürütülen hizmetle içiçe geçtiği, olayın faili polis memurunu istihdam eden ve güvenlik hizmeti yürüten idarenin hukuki sorumluluğu bulunduğu, davacının meydana gelen maddi ve manevi zararlarının tazminine karar verilmesi gerekirken aksi yönde verilen idare mahkemesi kararında hukuki isabet görülmediği, öte yandan, 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca idareler lehine vekalet ücreti takdirinin, ancak bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği 02/11/2011 tarihinden sonra açılan davalarda söz konusu olabileceği, bakılan davanın 15/04/2011 tarihinde açıldığı, davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceğinden temyize konu mahkeme kararının bu kısmında da hukuki isabet bulunmadığı gerekçesi ile davacının temyiz isteminin kabulüyle, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, karar verilmiştir.

KARAR_DÜZELTME
TALEP_EDENİN_İDDİALARI:Davalı tarafından, temyiz aşamasında ileri sürdüğü iddiaların değerlendirilmediği, olayda idarenin hizmet kusurunun ve illiyet bağının olmadığı, olayın görevle ilgisinin bulunmadığı, idare lehine vekalet ücreti hükmedilmesi gerektiği ileri sürülerek Danıştay Onuncu Dairesince verilen kararın düzeltilmesi istenilmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI :Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY_TETKİK_HÂKİMİ :…
DÜŞÜNCESİ : Karar düzeltme isteminin vekalet ücretine ilişkin kısmının kabulü diğer kısımlar bakımından reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

Davalı İçişleri Bakanlığının Maddi ve Manevi Tazminata İlişkin Karar Düzeltme İsteminin İncelenmesi
Danıştay dava daireleri ile İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurullarının temyiz üzerine verilen kararları hakkında, ancak 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmaya devam edilen) 54. maddesinde yazılı nedenlerle kararın düzeltilmesi istenebilir.
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde maddi ve manevi tazminata ilişkin olarak öne sürülen hususlar ise, anılan maddede yazılı nedenlerden hiçbirine uymamaktadır.
Bu nedenle, davalı İçişleri Bakanlığının, Danıştay Onuncu Dairesinin 22/10/2015 tarih ve E:2012/8679 K:2015/4528 sayılı kararının maddi ve manevi tazmina ilişkin kısmına yönelik kararın düzeltilmesi isteminin reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

Davalı İçişleri Bakanlığının Vekalet Ücretine İlişkin Karar Düzeltme İsteminin İncelenmesi
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde vekalet ücreti yönünden ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanun’un geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kısmen kabulü ile Danıştay Onuncu Dairesinin 22/10/2015 tarih ve E:2012/8679 K:2015/4528 sayılı kararının vekalet ücretine ilişkin bozma kısmı kaldırılarak bu kısım yönünden uyuşmazlık yeniden incelendi:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinin yargılama giderleri konusunda yollama yaptığı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 323. maddesinde, vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücreti yargılama giderleri arasında sayılmış; 326. maddesinde ise, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği hüküm altına alınmıştır.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun “Avukatlık ücreti” başlıklı 164. maddesinde, avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği; 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.
Öte yandan, 02/11/2011 tarih ve 28103 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 6. maddesi ile, idareleri idari yargı mercilerinde temsil etme yetkisi, hukuk birimi amirlerine, muhakemat müdürlerine, hukuk müşavirlerine ve avukatlara tanınmış; aynı Kanun Hükmünde Kararname’nin 14. maddesinde ise, “Tahkim usulüne tabi olanlar dahil adli ve idari davalar ile icra dairelerinde idarelerin vekili sıfatıyla hukuk birimi amirleri, muhakemat müdürleri, hukuk müşavirleri ve avukatlar tarafından yapılan takip ve duruşmalar için, bu davaların idareler lehine neticelenmesi halinde, bunlar tarafından temsil ve takip edilen dava ve işlerde ilgili mevzuata göre hükmedilmesi gereken tutar üzerinden idareler lehine vekâlet ücreti takdir edilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Davalı İçişleri Bakanlığının; yargılama aşamalarına, hukuk müşaviri aracılığıyla katkıda bulunduğu, bu durumda, ret veya kısmen ret ile sonuçlanan davalarda, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından da benimsendiği üzere, 659 sayılı KHK’nın yürürlüğe girmesinden önce açılmış olsa dahi, 659 sayılı KHK’nın yürürlüğünden sonra karar verilmiş olması nedeniyle, ilgili mevzuata göre hükmedilmesi gereken tutar üzerinden idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmesi zorunlu olup, “ilgili mevzuat” ifadesinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin anlaşılması gerektiği de açıktır.
Bu itibarla, 659 sayılı KHK’nın yürürlüğünden sonra verilen kararlarda, dava 659 sayılı KHK’nın yürürlüğünden önce açılmış olsa dahi, yukarıda belirtilen esaslara göre vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir.
Öte yandan; bakılmakta olan dava … TL maddi ve … TL manevi tazminat istemiyle açılmış olup, İdare Mahkemesince davanın reddine, … TL vekalet ücretinin davacı tarafından davalı idareye ödenmesine karar verilmiş, anılan kararın temyizi üzerine Dairemizce davacının temyiz istemini kabul edilerek anılan Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bu durumda; bozma kararı doğrultusunda yeniden yapılacak yargılama sonucunda davanın reddedilen kısmının olması halinde, davalı idare lehine Mahkeme kararının verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden, Dairenin 22/10/2015 tarih ve E:2012/8679 K:2015/4528 sayılı kararının, “İdare mahkemesi kararının davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesine” ilişkin bölümünün bozulmasına dair kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, Dairenin 22/10/2015 tarih ve E:2012/8679 K:2015/4528 sayılı kararının, “İdare mahkemesi kararının davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesine” ilişkin bölümünün bozulmasına dair kısmı bakımından, davalı idarenin karar düzeltme isteminin kabulüne, oy çokluğuyla, maddi ve manevi tazminata ilişkin kısmı bakımından, kararın düzeltilmesi isteminin reddine oy birliği ile, 12/10/2020 tarihinde kesin olarak karar verildi

(X)-KARŞI OY :

Danıştay dava daireleri ile İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurullarının temyiz üzerine verilen kararları hakkında, ancak 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmaya devam edilen) 54. maddesinde yazılı nedenlerle kararın düzeltilmesi istenebilir. Kararın düzeltilmesi dilekçesinde öne sürülen hususlar ise, anılan maddede yazılı nedenlerden hiçbirine uymamaktadır.
659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca idareler lehine vekalet ücreti takdirinin, ancak bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği 02/11/2011 tarihinden sonra açılan davalarda söz konusu olabileceği, bakılmakta olan davanın bu tarihten önce açıldığı dikkate alındığında, davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği, temyize konu mahkeme kararının bu kısmında hukuki isabet bulunmadığından; Dairenin 22/10/2015 tarih ve E:2012/8679 K:2015/4528 sayılı kararının vekalet ücretine ilişkin kısmına yönelik davalı idarenin, kararın düzeltilmesi isteminin reddine karar verilmesi gerektiği oyuyla; Dairemiz kararının karar düzeltme isteminin kabulüne ilişkin kısmına katılmıyorum.