Danıştay Kararı 10. Daire 2016/12625 E. 2020/5400 K. 25.11.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2016/12625 E.  ,  2020/5400 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/12625
Karar No : 2020/5400

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Valiliği

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN_KONUSU : … . İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Etiyopya vatandaşı olan davacı tarafından, Türk vatandaşı ile yapmış olduğu evliliğin sırf ikamet izni alabilme amacıyla yapıldığından bahisle aile ikamet izninin iptal edilmesine ilişkin bila tarih ve … sayılı davalı idare işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … . İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla; davacının 05/07/2012 tarihinde Türk vatandaşı … ile evlendiği, eşi ve kendisinin ikamet adreslerinin aynı olduğu, davacı ile eşinin yapılan mülakatta çelişkili ve tutarsız cevaplar verdiği iddiasının Mahkemelerince denetiminin yapılabilmesi için mülakatların tutanak altına alınması gerekirken bu hususa riayet edilmediği, ayrıca davalı idarece yapılan tahkikatta apartman yöneticisinin, kapıcının, davacının kapı komşusunun ve mahalle muhtarının ifadelerinin tutanağa geçirilmesi gerekirken bu hususa uyulmadığı belirtilerek somut veriye dayanılmaksızın salt denetim elemanlarının ifadelerinden hareketle eksik inceleme sonucu düzenlenen tutanakta belirtilen kanaatlere dayalı olarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle işlem iptal edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yapılan inceleme sonucunda davacının aile ikamet izni şartlarını taşımadığı, aile ikamet izni alabilmek amacıyla evlilik yaptığı ve bu evliliğin muvazaalı olduğunun tespit edildiği belirtilerek dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Etiyopya vatandaşı olan davacı 05/07/2012 tarihinde Türk vatandaşı ile evlenmiş ve bu evliliğe istinaden 06/08/2015-06/06/2017 tarihleri arasında davacıya aile ikamet izni verilmiştir. Daha sonra söz konusu evliliğe yönelik yapılan tahkikat sonucunda, anılan evliliğin, evlilik birliği kurma amacı taşımayıp aile ikamet izni almak amacıyla yapılmış bir evlilik olduğunun tespit edildiğinden bahisle bila tarih ve … sayılı davalı idare işlemi tesis edilmiş, bu işlemin iptali istemiyle de bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun ”Aile İkamet izninin şartları” başlıklı 35. maddesinin 3. fıkrasında ” Türkiye’de, destekleyicinin yanında kalmak üzere aile ikamet izni talebinde bulunacak yabancılarda aşağıdaki şartlar aranır:
a) 34 üncü maddenin birinci fıkrası kapsamında olduğunu gösteren bilgi ve belgeleri ibraz etmek
b) 34 üncü maddenin birinci fıkrasında belirtilen kişilerle birlikte yaşadığını veya yaşama niyeti taşıdığını ortaya koymak
c) Evliliği aile ikamet izni alabilmek amacıyla yapmamış olmak
ç) Eşlerden her biri için on sekiz yaşını doldurmuş olmak
d) 7 nci madde kapsamına girmemek ” hükmü; “Aile ikamet izni talebinin reddi, iptali veya uzatılmaması” başlıklı 36. maddesinde,”(1) Aşağıdaki hâllerde aile ikamet izni verilmez, verilmişse iptal edilir, süresi bitenler uzatılmaz:
a) 35 inci maddenin birinci ve üçüncü fıkralarında aranan şartların karşılanmaması veya ortadan kalkması

ç) Aile ikamet izninin, veriliş amacı dışında kullanıldığının belirlenmesi…” hükmü; “Anlaşmalı evlilik yoluyla talep edilen aile ikamet izni” başlıklı 37. maddesinde, “(1) Aile ikamet izni verilmeden veya uzatılmadan önce makul şüphe varsa, evliliğin sırf ikamet izni alabilme amacıyla yapılıp yapılmadığı valiliklerce araştırılır. Araştırma sonucunda, evliliğin bu amaçla yapıldığı tespit edilirse aile ikamet izni verilmez, verilmişse iptal edilir.
(2) Aile ikamet izni verildikten sonra da evliliğin anlaşmalı olup olmadığı konusunda valiliklerce denetim yapılabilir.
(3) Anlaşmalı evlilik yoluyla alınan ve sonradan iptal edilen ikamet izinleri, bu Kanunda öngörülen ikamet izin sürelerinin toplanmasında hesaba katılmaz.” hükmü yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
6458 sayılı Kanun’un 35., 36. ve 37. maddelerinin yukarıda yer verilen hükümleri birlikte değerlendiriliğinde; sırf aile ikamet izni almak amacıyla anlaşmalı evlilik yaptığı anlaşılan yabancılara aile ikamet izni verilmeyeceği ve verilmişse de iptal edileceği düzenlemesine yer verildiği, dolayısıyla idarece anlaşmalı evlilik yaptığı tespit edilen yabancılar hakkında bu sebeple işlem tesis edilmesine hukuki bir engel bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta; davacının Türk vatandaşı eşi ile yapmış olduğu evliliğe yönelik tahkikat sonucu düzenlenen 03/11/2015 tarihli tutanak incelendiğinde; davacının ikamet adresi olarak beyan etmiş olduğu adrese muhtelif tarih ve saatlerde gidildiği, ancak kapıyı açan kimsenin olmadığı, bunun üzerine adres çevresinde araştırma yapılarak komşular ile görüşüldüğü, bu kişiler tarafından, davacıyı tanıdıkları ve komşuluk ilişkilerinin olduğu, bahse konu adreste ablası, eniştesi ve çocuklarıyla birlikte kaldığı, yine aynı adreste 55-60 yaşlarında bir şahsın yaşadığı, davacının Türk vatandaşı eşi … isimli şahsı ise daha önce söz konusu adres ve çevresinde hiç görmediklerinin beyan edildiği, ayrıca davacı ve Türk vatandaşı eş ile ayrı ayrı yapılan mülakatlarda benzer sorulara tutarsız ve çelişkili cevaplar verdikleri, yine evlilikleri ile ilgili aile birliğini gösterir nitelikte hiçbir iz ve emarenin olmadığı hususlarının tespit edildiği görülmektedir.
Bu haliyle, yukarıda yer verilen tespitler uyarınca Türk vatandaşı eşi ile evlilik birlikteliği içinde yaşamadığı anlaşılan davacının aile ikamet izni almak amacıyla anlaşmalı evlilik yaptığı sonucuna varıldığından, 6458 sayılı Kanun’un yukarıda yer verilen 37. maddesi hükmüne uygun olarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuka uygunluk bulunmamıştır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin iptaline ilişkin temyize konu … . İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.