Danıştay Kararı 10. Daire 2016/12017 E. 2020/5407 K. 25.11.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2016/12017 E.  ,  2020/5407 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/12017
Karar No : 2020/5407

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Ukrayna vatandaşı olan davacı tarafından, turistlik amaçlı ikamet izni başvurusunun reddine ilişkin 13/11/2015 tarihinde tebliğ edilen İstanbul Valiliği işleminin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; kısa dönem ikamet izni başvurusunda ülkede kalacağı adres bilgilerini usulüne uygun şekilde verdiği sabit olan davacının, idarece kısa dönem ikamet izni için gerekli diğer şartları sağlayıp sağlamadığının incelenmesi gerekirken, yeterli inceleme ve araştırma yapılmaksızın davacının verdiği adreste bulunamadığından bahisle talebinin doğrudan reddedilmesine ilişkin tesis edilen işlemde hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptal edilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacının ikamet izin başvurusunda bildirdiği adrese muhtelif tarih ve saatlerde gidilmesine rağmen adreste bulunan evde kimsenin olmadığı, adres çevresinde davacının tanınmadığı hususlarının tespit edildiği dikkate alındığında; davacının ikamet izni başvurusunda göstermiş adreste ikamet etmemesi ve bu hususu idareye bildirmeyerek idareyi yanıltmaya çalışması ile yeterli maddi gelire sahip olmaması nedenleriyle davacıya ikamet izni verilmesinin uygun görülmediği belirtilerek dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/11/2020 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

(X)_KARŞI OY :

6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun “Kısa Dönem İkamet İzni” başlıklı 31. maddesinde, turizm amaçlı kalacak şahıslar kısa dönem ikamet izni verilebilecek kişiler arasında yer verilmiş; “Kısa dönem ikamet izninin şartları” başlıklı 32. maddesinde de, Türkiye’de kalacağı adres bilgilerini vermek kısa dönem ikamet izni için gerekli şartlar arasında sayılmıştır. ”Kısa dönem ikamet izninin reddi, iptali veya uzatılmaması” başlıklı 33. maddede ise, 32 nci maddede aranan şartlardan birinin veya birkaçının yerine getirilmemesi veya ortadan kalkması halinde ikamet izni verilmeyeceği, verilmişse iptal edileceği, süresi bitmişse de uzatılmayacağı kurala bağlanmıştır.
Uyuşmazlıkta; davacının ikamet izin başvurusunda belirtilmiş olduğu adreste davalı idarece yapılan tahkikat sonucu düzenlenen 10/10/2015 tarihli tutanakta; söz konusu adrese muhtelif tarih ve saatlerde gidilmesine rağmen kimseye ulaşılamadığı, daha sonra davacının alınan ifadesinde geçimini ne şekilde sağladığı sorusuna çelişkili cevaplar vermesi üzerine adres çevresinde gizli araştırma yapıldığı, bu araştırma sonucunda, söz konusu adres çevresinde davacının tanınmadığı ve hiç görülmediğinin tespit edildiği dikkate alındığında; ikamet izin başvurusunda göstermiş olduğu adreste ikamet etmediği anlaşılan davacının başvurusunun reddi yolunda tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği oyuyla aksi yöndeki Daire kararına katılmıyorum.