Danıştay Kararı 10. Daire 2015/4212 E. 2020/7162 K. 30.12.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2015/4212 E.  ,  2020/7162 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2015/4212
Karar No : 2020/7162

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü / ANKARA
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACILAR) : Müteveffa … Mirasçıları
…, …, …,
… ve …’e vekaleten

VEKİLLERİ : Av. ….

İSTEMİN_KONUSU : Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, kısmen görev yönünden reddine ilişkin … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kabule ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Samsun ili, Atakum ilçesi, … Mahallesi, … ada … parselde kayıtlı davacıların veraseten maliki olduğu taşınmazın önünde başlanılan yan yol/servis yolu çalışması nedeniyle taşınmazda ve üzerindeki binada meydana geldiği iddia olunan değer kaybı nedeniyle 40.000,00 TL, yan yol/servis yolu çalışmaları sırasında taşınmaza yapılan 50,23 m² tecavüz nedeniyle de 20.000,00 TL olmak üzere toplam 60.000,00 TL tazminatın idareye başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; değer kaybı miktarının tespit edilmesine ilişkin hususların teknik bilgiyi gerektirmesi nedeniyle mahallinde gerçekleştirilen keşif ve bilirkişi incelenmesi neticesi düzenlenen bilirkişi raporuna göre; “… Mahallesi, … ada … parselin, 1/1000 ölçekli uygulama imar planında kısmen yol kısmen de TAKS :0,30 KAKS:1,60 yapılaşma koşullu ayrık nizam 5 katlı konut alanına rastladığı, servis yolunun … nolu parsele 50,23 m² tecavüzlü olduğu belirtilerek davanın açıldığı, yapılan incelemede bu miktarın 34,86 m² olduğunun tespit edildiği, taşınmaz üzerindeki binanın Atakum Belediyesi tarafından düzenlenen … tarih ve … sayılı yapı ruhsatı ile inşa edildiği, zemin katta bulunan dükkanın brüt alanının 165,24 m² 1., 2., 3. katta bulunan meskenlerin her birinin brüt alanının ise 197,24 m² olduğu ve toplam inşaat alanının 756,96 m² olduğu, … nolu parsel üzerindeki binanın dışının sıvalı ve boyalı olduğu, ısıtma sisteminin sobalı olduğu, pencerelerin pvc, iç ve dış kapıların ahşap doğrama olduğu, meskun saha içerisinde bulunduğu, belediyenin sağladığı hizmetlerden yararlandığı, elektrik, su, telefon, kanalizasyon ve ulaşım problemlerinin bulunmadığı, Samsun-Sinop karayoluna cepheli olduğu, parselin 34,86 m² lik kısmının servis yolu içerisinde kaldığı ve mevcut imar planına göre bu kısmın yola terk edilmesi gerektiği, servis yolu yapımı sebebiyle söz konusu parselin girişinde kot farkı oluştuğu ve taşınmazda girişin yükseklik farkından dolayı zorlaştığının gözlemlendiği, taşınmaz (gayrimenkul) değerlemede üç farklı yöntemin sıklıkla kullanıldığı, bunların; • Karşılaştırma (Emsal) yöntemi, • Gelir kapitalizasyonu yöntemi, • Maliyet yöntemi olduğu, dava konusu taşınmazın değerinin tespitinde arsa için emsal/karşılaştırma yönteminin, bina için ise maliyet yöntiminin kullanılmasının uygun görüldüğü, bu amaçla söz konusu taşınmazla benzer özelliklere sahip yakın zamanda satışa sunulmuş arsalar araştırıldığı, tüm değer artırıcı ve azaltıcı unsurlar göz önünde bulundurulmak suretiyle fiyat analizlerinin yapıldığı, belirlenen üç emsal arsanın ortalama m² birim değerinin 397,00 TL olarak hesaplandığı, bölgedeki arz ve talepler ile bölgenin gelişim potansiyeli, taşınmazın konumu ve imar durumu dikkate alınarak dava konusu taşınmazın m² değerinin 350,00 TL olarak belirlendiği, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mimarlık ve Mühendislik Hizmet Bedellerinin Hesabında Kullanılacak 2015 yılı Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkında Tebliğ ve 02/02/1982 tarih ve 17886 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan aşınma paylarını gösterir cetvel ile arsa bedelleri ve piyasa alım satım rayiçleri birlikte değerlendirilerek kıymet takdiri yapıldığı, bu durumda servis yolunda kalan 34,86 m² lik kısmın değerinin; 34,86 m2 x 350 TL/m² = 12.201 TL olarak belirlendiği, zemin katta bulunan dükkan niteliğindeki … nolu bağımsız bölümün değerinin; binanın değeri: 165,24 m² X 590-TL/m² X(1-015) X (1-0,20)=66.294 TL, arsa değeri: 572,73 m² X 28/100 X 350TL/m²=56.128-TL Toplam =66.294+56128=122422-TL, 1. katta bulunan mesken niteliğindeki … nolu bağımsız bölümün değerinin; binanın değerinin: 197,24 m² X 590TL/m² X(1-015) X (1-0,20)=79.133-TL, arsa değeri: 572,73 m² X 24/100 X 350TL/m² =48.109-TL Toplam =79.133+48.109=127.242-TL, 2. katta bulunan mesken niteliğindeki … nolu bağımsız bölümün değerinin; binanın değerinin: 197,24 m² X 590TL/m² X(1-015) X (1-0,20)=79.133-TL, arsa değeri: 572,73 m² X 24/100 X 350TL/m² =48.109-TL Toplam =79.133+48.109=127.242-TL, 3. katta bulunan mesken niteliğindeki … nolu bağımsız bölümün değerinin; binanın değerinin: 197,24 m² X 590TL/m² X(1-015) X (1-0,25)=74.187-TL, arsa değeri: 572,73 m² X 24/100 X 350TL/m² =48.109-TL Toplam =74.187+48.109=122.296-TL, olarak hesaplandığı, davaya konu olan yan yol çalışmasının yürürlükteki mevcut imar planına göre inşa edildiği, bu inşaat yapılırken herhangi bir güzergah değişikliği yapılmadığı, taşınmazların imar planında yer alan kullanım amacının değişikliğe uğramadığı, inşa edilen yan yol inşaatı sebebiyle taşınmazların değerine etki eden faktörler, ulaşım, etkin görünüm ve prestij, mimari, çevre emniyeti ve gürültü kirliliği, ekonomik kazanım, yapı maliyetleri, doğal afetler yönlerinden değerlendirildiği ve zemin kat … nolu bağımsız bölüm için; ulaşım yönünden %2, etkin görünüm ve prestij yönünden %2, çevre emniyeti ve gürültü kirliliği yönüden %1, ekonomik kazanım yönünden %1, doğal afetler yönünden de %1 olmak üzere toplam değer kaybı oranının %7 olarak belirlendiği, … nolu bağımsız bölümün değer kaybı=122.422 X 0,07= 8570-TL olarak hesaplandığı, …,… ve … nolu bağımsız bölümler için; ulaşım yönünden %1, etkin görünüm ve prestij yönünden %1, doğal afetler yönünden ise %1 olmak üzere toplam değer kaybı oranlarının %3 olarak belirlendiği, … ve … nolu bağımsız bölümlerin ayrı ayrı değer kaybı=127.242 X 0,03= 3817-TL olarak hesaplandığı, … nolu bağımsız bölümün değer kaybı=122.296 X 0,03=3667-TL olarak hesaplandığı”nın görüldüğü, anılan bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, bilirkişi raporundaki belirleme ve tespitler mevzuata uygun olarak taşınmazdaki gerçek değer kaybına yönelik olduğundan davalı idarece yapılan itiraza itibar edilmeyerek raporun hükme esas alınabilecek nitelikte görüldüğü, olayda, Samsun-BafraYolu arasında bölünmüş yolun her iki tarafına yapılan servis yolunun planlara işlendiği, yan yol çalışmalarının şehiriçi ve şehirlerarası yolların trafik akışının düzenli bir şekilde akışını, ulaşımın rahat ve güvenliğini sağlanmak amaçlarıyla yapıldığı, ancak, davalı idare tarafından inşa edilen yolun görünüm, prestij, çevre emniyeti, gürültü kirliliği, ekonomik kazanım ve doğal afet yönlerinden taşınmazlarda değer kaybına sebebiyet verdiği, yol yapımı nedeniyle taşınmaz sahiplerinin katlandığı bu külfetinin karşılığı taşınmaz değer kaybının davacılara ödenmesi gerektiği, bu durumda, trafik akışının düzenli bir şekilde sağlanması ve ulaşımın rahat, verimli ve güvenli bir şekilde yürütülmesi için gerçekleştirilen yan yol imalatının, Samsun İli, Atakum İlçesi, … Mahallesi, … ada … parselde kayıtlı davacıların veraseten maliki olduğu taşınmazda meydana getirdiği değer kaybı karşılığı olan (8570-TL + 3817-TL + 3817-TL + 3667-TL=) 19.871,00 TL’nin davacılara ödenmesi gerektiği, bu tutarın üzerinde talep edilen değer kaybı zararının ise reddedilmesi gerektiği sonucuna varıldığı, davacıların yol çalışması nedeniyle tecavüz edilen kısımla ilgili olarak talep ettiği 20.000,00 TL tazminat istemine gelince; idarenin yürütmekle yükümlü bulunduğu kamu hizmetine ilişkin olarak imar planı kararlarıyla özel mülkiyete konu taşınmazların tasarruflarının kısıtlanması nedeniyle uğranılan zararın idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları muhtel olanlar tarafından açılacak tam yargı davalar kapsamında yargısal denetim yapan idari yargı yerine ait olduğu; idarece herhangi bir ayni hakka müdahalede bulunulduğu, özel mülkiyete konu taşınmaza kamulaştırmasız el atıldığı veya plan ve projeye aykırı iş görüldüğü iddiasıyla açılacak müdahalenin men’i, meydana gelen zararın tazmini veya kamulaştırmasız el atma davalarının ise, mülkiyete tecavüzün önlenmesine ve haksız fiillere ilişkin özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinde çözümleneceği, yerleşik yargısal içtihatlarla kabul edilmiş bulunduğu, bu durumda, dava konusu taşınmazın imar planında yol alanı olarak ayrılan kısma idare tarafından bu alanda herhangi bir kamulaştırma yapılmaksızın yol yapıldığı ve davacıların asıl zararının kamulaştırmasız el atmadan kaynaklandığı açık olduğundan, davanın 20.000,00 TL’lik tazminat istemine ilişkin kısmının, haksız fiillere ilişkin özel hukuk hükümlerine göre görüm ve çözümünün, adli yargı yerinin görevine girdiği gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, kısmen görev yönünden reddine, değer kaybı nedeniyle talep edilen 40.000,00 TL tazminatın 19.871,00 TL lik kısmının keşif tarihi olan 16/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı tarafından davacılara ödenmesine, 20.129,00 TL tazminat istemi yönünden ise davanın reddine, tecavüz edilen alan ilgili olarak talep edilen 20.000,00 TL tazminat istemi yönünden davanın görev yününden reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yapılan yolun imar planına yola terk edilmesi gereken kısımda yapıldığı, yol imar planına göre yapıldığından değer kaybından söz edilemeyeceği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Dava, Samsun ili, Atakum ilçesi, … Mahallesi, … ada … parselde kayıtlı davacıların veraseten maliki olduğu taşınmazın önünde başlanılan yan yol/servis yolu çalışması nedeniyle taşınmazda ve üzerindeki binada meydana geldiği iddia olunan değer kaybı nedeniyle 40.000,00 TL, yan yol/servis yolu çalışmaları sırasında taşınmaza yapılan 50,23 m² tecavüz nedeniyle de 20.000,00 TL olmak üzere toplam 60.000,00 TL tazminatın idareye başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasanın 125. maddesinde; idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu hükme bağlanmıştır.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un görev ve yetkiler başlıklı 4. maddesinin (a) bendinde “Otoyol, Devlet ve il yolları ağına giren karayolları güzergâhları ile bunların değişikliklerine ilişkin planları hazırlamak veya hazırlatmak” Karayolları Genel Müdürlüğü’nün görevleri arasında sayılmıştır.
İdare kural olarak, yürüttüğü kamu hizmetiyle nedensellik bağı kurulabilen zararları ödemekle yükümlü olup; idari eylem ve/veya işlemlerden doğan zararlar, idare hukuku kuralları çerçevesinde, hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluk ilkeleri gereği tazmin edilmektedir.
Ancak, idarenin kusursuz sorumluluğu, kamu hizmetinin görülmesi sırasında kişilerin uğradıkları özel ve olağan dışı zararların idarece tazmini esasına dayanmakta olup; kusur sorumluluğuna oranla ikincil derecede bir sorumluluk türüdür. Başka bir anlatımla idare, yürüttüğü hizmetin doğrudan sonucu olan, idari faaliyet ile nedensellik bağı kurulabilen, özel ve olağan dışı zararları kusursuz sorumluluk ilkesi gereği tazminle yükümlüdür.
Kusursuz sorumluluk sebeplerinden olan “kamu külfetleri karşısında eşitlik” ya da diğer adıyla “fedakârlığın denkleştirilmesi” ilkesi, nimetlerinden tüm toplum tarafından yararlanılan idarenin eylem ve işlemlerinden doğan külfetlerin, sadece belli kişi veya kişilerin üstünde kalması durumunda, bu kişi veya kişilerin uğradığı zararların, kusuru olmasa dahi idarece tazminini öngörmektedir. Risk sorumluluğundan farklı olarak burada, kazalardan kaynaklanmayan, diğer bir deyişle arızi nitelikte olmayan, önceden öngörülebilen zararların tazmini söz konusudur. İdari faaliyetin doğal sonucu olan bu zarar, etki alanı bakımından sınırlı, özel ve olağan dışı nitelik arz etmektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinin atıfta bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 266. maddesinde ise, “Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir.” kuralına yer verilmiştir.
Bilirkişiye başvurulmasındaki amacın, hukuka uygun karar verebilmek için gerekli verilere ulaşmak olduğu göz önünde tutulduğunda, bilirkişilerin uyuşmazlık konusunda özel ve teknik bilgiye sahip olan kişiler arasından seçilmesi gerektiği kuşkusuz olup, bilirkişi veya bilirkişilerce düzenlenen raporda, sorulara verilen cevapların şüpheye yer vermeyecek şekilde açık, rapor içeriğinin ise hükme esas alınabilecek nitelikte olması gerekmektedir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 282. maddesinde; “Hakim, bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle birlikte serbestçe değerlendirir.” hükmü yer aldığından; sunulan bilirkişi raporunun hükme esas alınabilecek yeterlikte olmaması veya taraflarca yapılan itirazları karşılamaması halinde bilirkişilerden ek rapor istenilebileceği veya yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılabileceği gibi verilen rapor dikkate alınmadan uyuşmazlığın çözümüne engel bir düzenlemenin bulunmadığı açıktır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden; Samsun ili, Atakum ilçesi, … Mahallesi, … ada … parselde kayıtlı davacıların veraseten maliki olduğu taşınmazın önünde başlanılan yan yol/servis yolu çalışması nedeniyle taşınmazda ve üzerindeki binada meydana geldiği ileri sürülen değer kaybının ödenmesi istemiyle davalı idareye 12/02/2013 tarihinde başvuru yapıldığı, başvurunun reddedilmesi üzerine, değer kaybının ödenmesi istemiyle açılan davada, Mahkemece yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapora göre; … Mahallesi, … ada … parselin, 1/1000 ölçekli uygulama imar planında kısmen yol kısmen de TAKS :0,30 KAKS:1,60 yapılaşma koşullu ayrık nizam 5 katlı konut alanına rastladığı, servis yolunun … nolu parsele 50,23 m² tecavüzlü olduğu belirtilerek davanın açıldığı, yapılan incelemede bu miktarın 34,86 m² olduğunun tespit edildiği, taşınmaz üzerindeki binanın Atakum Belediyesi tarafından düzenlenen … tarih ve … sayılı yapı ruhsatı ile inşa edildiği, zemin katta bulunan dükkanın brüt alanının 165,24 m² 1., 2., 3. katta bulunan meskenlerin her birinin brüt alanının ise 197,24 m² olduğu ve toplam inşaat alanının 756,96 m² olduğu, … nolu parsel üzerindeki binanın dışının sıvalı ve boyalı olduğu, ısıtma sisteminin sobalı olduğu, pencerelerin pvc, iç ve dış kapıların ahşap doğrama olduğu, meskun saha içerisinde bulunduğu, belediyenin sağladığı hizmetlerden yararlandığı, elektrik, su, telefon, kanalizasyon ve ulaşım problemlerinin bulunmadığı, Samsun-Sinop karayoluna cepheli olduğu, parselin 34,86 m² lik kısmının servis yolu içerisinde kaldığı ve mevcut imar planına göre bu kısmın yola terk edilmesi gerektiği, servis yolu yapımı sebebiyle söz konusu parselin girişinde kot farkı oluştuğu ve taşınmazda girişin yükseklik farkından dolayı zorlaştığının gözlemlendiği, taşınmaz (gayrimenkul) değerlemede üç farklı yöntemin sıklıkla kullanıldığı, bunların; • Karşılaştırma (Emsal) yöntemi, • Gelir kapitalizasyonu yöntemi, • Maliyet yöntemi olduğu, dava konusu taşınmazın değerinin tespitinde arsa için emsal/karşılaştırma yönteminin, bina için ise maliyet yöntiminin kullanılmasının uygun görüldüğü, bu amaçla söz konusu taşınmazla benzer özelliklere sahip yakın zamanda satışa sunulmuş arsalar araştırıldığı, tüm değer artırıcı ve azaltıcı unsurlar göz önünde bulundurulmak suretiyle fiyat analizlerinin yapıldığı, belirlenen üç emsal arsanın ortalama m² birim değerinin 397,00 TL olarak hesaplandığı, bölgedeki arz ve talepler ile bölgenin gelişim potansiyeli, taşınmazın konumu ve imar durumu dikkate alınarak dava konusu taşınmazın m² değerinin 350,00 TL olarak belirlendiği, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mimarlık ve Mühendislik Hizmet Bedellerinin Hesabında Kullanılacak 2015 yılı Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkında Tebliğ ve 02/02/1982 tarih ve 17886 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan aşınma paylarını gösterir cetvel ile arsa bedelleri ve piyasa alım satım rayiçleri birlikte değerlendirilerek kıymet takdiri yapıldığı, bu durumda servis yolunda kalan 34,86 m² lik kısmın değerinin; 34,86 m2 x 350 TL/m² = 12.201- TL olarak belirlendiği, zemin katta bulunan dükkan niteliğindeki … nolu bağımsız bölümün değerinin; binanın değeri: 165,24 m² X 590-TL/m² X(1-015) X (1-0,20)=66.294-TL, arsa değeri: 572,73 m² X 28/100 X 350TL/m²=56.128-TL Toplam =66.294+56128=122422-TL, 1. katta bulunan mesken niteliğindeki … nolu bağımsız bölümün değerinin; binanın değerinin: 197,24 m² X 590TL/m² X(1-015) X (1-0,20)=79.133-TL, arsa değeri: 572,73 m² X 24/100 X 350TL/m² =48.109-TL Toplam =79.133+48.109=127.242-TL, 2. katta bulunan mesken niteliğindeki … nolu bağımsız bölümün değerinin; binanın değerinin: 197,24 m² X 590TL/m² X(1-015) X (1-0,20)=79.133-TL, arsa değeri: 572,73 m² X 24/100 X 350TL/m² =48.109-TL Toplam =79.133+48.109=127.242-TL, 3. katta bulunan mesken niteliğindeki… nolu bağımsız bölümün değerinin; binanın değerinin: 197,24 m² X 590TL/m² X(1-015) X (1-0,25)=74.187-TL, arsa değeri: 572,73 m² X 24/100 X 350TL/m² =48.109-TL Toplam =74.187+48.109=122.296-TL, olarak hesaplandığı, davaya konu olan yan yol çalışmasının yürürlükteki mevcut imar planına göre inşa edildiği, bu inşaat yapılırken herhangi bir güzergah değişikliği yapılmadığı, taşınmazların imar planında yer alan kullanım amacının değişikliğe uğramadığı, inşa edilen yan yol inşaatı sebebiyle taşınmazların değerine etki eden faktörler, ulaşım, etkin görünüm ve prestij, mimari, çevre emniyeti ve gürültü kirliliği, ekonomik kazanım, yapı maliyetleri, doğal afetler yönlerinden değerlendirildiği ve zemin kat… nolu bağımsız bölüm için; ulaşım yönünden %2, etkin görünüm ve prestij yönünden %2, çevre emniyeti ve gürültü kirliliği yönüden %1, ekonomik kazanım yönünden %1, doğal afetler yönünden de %1 olmak üzere toplam değer kaybı oranının %7 olarak belirlendiği, … nolu bağımsız bölümün değer kaybı=122.422 X 0,07= 8570-TL olarak hesaplandığı, …,… ve … nolu bağımsız bölümler için; ulaşım yönünden %1, etkin görünüm ve prestij yönünden %1, doğal afetler yönünden ise %1 olmak üzere toplam değer kaybı oranlarının %3 olarak belirlendiği, … ve … nolu bağımsız bölümlerin ayrı ayrı değer kaybı=127.242 X 0,03= 3817-TL olarak hesaplandığı, … nolu bağımsız bölümün değer kaybı=122.296 X 0,03=3667-TL olarak hesaplandığı, İdare Mahkemesince 19.871,00 TL’nin keşif tarihinden (16/02/2015) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesine hükmedildiği görülmüştür.
Dosyada mevcut bilirkişi raporunun tetkikinden; emsal alınan taşınmazlar ile dava konusu taşınmazın benzer ve farklı yönlerinin neler olduğu ayrıntılı olarak belirtilmeden m² birim fiyatları tespit edilerek dava konusu taşınmazların değer kaybının hesaplandığı, yanyol yapılmasından önce ve sonrasında o bölgedeki yapılarda yanyol yapılmasıyla birlikte herhangi bir değer artışı veya azalışı olup olmadığı hususu araştırılmaksızın zarar hesabı yapıldığı, dava konusu taşınmaz ile yanyol arasında ne kadar mesafa bulunduğu ve aradaki mesafenin dava konusu taşınmazın değer kaybının hesaplamasında esas alınan kriterlere etkisinin ne düzeyde olduğunun belirlenmediği, taşınmaz için belirlenen değer kaybı oranlarının ayrıntılı olarak gerekçelendirilmediği, arsanın değer kaybı belirlenirken yolda kaldığı belirtilen 34,86 m2’nin arsanın alanından düşülmediği, ayrıca taşınmazın alım satım işlemine tabi rayiç bedelleri belirlenirken daima arsa payı bedeli ile yapı bedeli toplamı olarak tek bir değer belirlenmesi gerekirken bağımsız bölümler için arsa payının ayrı yapı bedelinin ayrı hesaplanmasının taşınmazın serbest piyasa rayiçlerini yansıtmayacağı ve yapılacak olan bu değerlendirme ile bir ana taşınmazdaki farklı cephe, kat ve konumlardaki bağımsız bölümler arasında ki şerefiye farklarının değerlendirilmesinin de mümkün olmayacağı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki açıklamalar ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; uyuşmazlık konusu olayda, Samsun ili, Atakum ilçesi, … Mahallesi, … ada … parselde kayıtlı davacıların veraseten maliki olduğu taşınmazın önünden geçen kesiminde, yan yol/servis yolu düzenlemesine ilişkin imar planı değişikliği ve bu plana göre de yan yol/servis yolu çalışmalarının yapıldığı anlaşıldığından, davacılar murisinin dava konusu taşınmazı edindiği / inşa ettiği tarih itibarıyla yan yol/servis yolu düzenlemesi ile ilgili imar planı ve notlarındaki durumun ne olduğunun tespit edilmesi, şayet imar düzenlemesinde söz konusu yan yol/servis yolu öngörülmüş, yan yol/servis yolu ile kot farkı oluşacağı anlaşılıyor ve davacılar murisi tarafından buna rağmen taşınmaz edinilmiş / inşa edilmiş ise idarenin herhangi bir tazminat yükümlülüğünün doğmayacağı, aksi durumun geçerli olması halinde ise, taşınmazın meri imar planındaki kullanım fonksiyonu, üzerindeki yapının hukuki durumu ve yan yolun/servis yolunun taşınmaz üzerindeki etkisi, oluşan kot farkının ne kadar olduğu, yan yol/servis yolu yapılmadan öncesinde mevcut yolun durumu, yan yol/servis yolu yapılmadan öncesinde mevcut yol ile taşınmaz arasında kot farkı olup olmadığı, yanyol/servis yolu güzergahında bulunan bütün taşınmazlarda kot farkı oluşup oluşmadığı, yan yol/servis yolu yapımı nedeniyle taşınmazda değer artışı olup olmadığı, taşınmazın kullanımı ve ulaşım olanaklarına göre değer kaybı tespit edilerek, ayrıca davacıların müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı ve herhangi bir zarar söz konusu ise, zararın özel ve olağan dışı bir zarar olup olmadığı hususları araştırılarak bir karar verilmesi gerekirken, aksi yönde verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Öte yandan, tazminat talebinin reddine dair … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemi yönünden, söz konusu işlemin ön karar niteliğinde idari davaya konu olabilecek bir işlem olmadığı gerekçesiyle incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerektiği de açıktır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, kısmen de görev yönünden reddine ilişkin … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyize konu kabule ilişkin kısmının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/12/2020 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden, davalı idarenin temyiz istemi reddedilerek İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyoruz.