Danıştay Kararı 10. Daire 2015/311 E. 2020/3035 K. 16.09.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2015/311 E.  ,  2020/3035 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2015/311
Karar No : 2020/3035

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Şekerleme Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Davalı idare tarafından yapılan bayındırlık hizmeti (karayolu yapım ve genişletme çalışmaları) nedeniyle, Afyonkarahisar-Antalya karayolu üzeri … mevkiinde bulunan davacı şirkete ait tesisin önünde yapımı devam eden yolun belli bir süre kapalı kaldığı, tesisin yol kotunun altında kaldığı, görüş açısının azaldığı, reklem tabelalarının kamulaştırma sınırları içinde kaldığı, otoparkının yarı oranda küçüldüğü, işletmenin iş yapamaz duruma gelmesi sonucu kârının azaldığı, bu nedenle işletmede değer kaybı meydana geldiği ileri sürülerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 35.000,00-TL maddi zararın işleyecek yasal faiziyle birlikte tazmini istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesince verilen temyize konu kararıyla; davacının Afyonkarahisar-Sandıklı Devlet Yolunun 0+400 km’sinde bulunan tesisin, kavşak mesafesi şartını sağlamadığı, bu nedenle yapılmasının uygun görülmediği, buna rağmen anılan tesise Akören Belediye Başkanlığı tarafından … tarihinde yapı kullanma izin belgesi verildiği, tesis sahibince, tesise karayolu bağlantısı sağlanması amacıyla davalı idareye yapılan başvuruya, … tarihinde bağlantı yolunun yapılmasının uygun görülmediği yönünde olumsuz cevap verildiği, karayolu yapım çalışmasının ise, … tarihinde tamamlanmasından sonra idare tarafından tesisin karayoluna izinsiz bağlantısı olduğu ve sözkonusu bağlantının kapatılması hususunda tesis sahibine … tarihinde ihtarat yapıldığı, buna rağmen Akören Belediyesi tarafından tesise … tarihinde geçiş yolu izin belgesi verildiği, öte yandan, bakım/onarım ve benzeri faaliyetler sırasında, tesisin geçiş yolları ile park yerlerinde meydana gelebilecek zararlardan dolayı tesis sahibinin zarar talebinde bulunamayacağı, geçiş yolu izin belgesi alınmadan, ruhsat alınsa dahi inşaata başlanılmaması gerekirken söz konusu tesise Akören Belediye Başkanlığı tarafından yapı kullanma izin belgesi verildiği, bu nedenle davacının kusurunun zarar ile eylem arasındaki illiyet bağını kestiği anlaşıldığından, davacının tazminat talebinin kabulüne hukuken olanak bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davacı tarafından, tesisin önünde yapımı devam yolun yaklaşık 45 gün kapalı kaldığı, yolun yükseltilmesi nedeniyle tesisin yaklaşık iki metre aşağıda kaldığı, kot farkının kapatılması için masraf yapıldığı, karşıdan gelen sürücülere göre tesisin görüş açısının oldukça azaldığı, reklam tabelalarının kamulaştırma sınırı içinde kaldığı, tesisin otoparkının yarı oranında küçüldüğü, işletmenin iş yapamaz duruma geldiği, muhtemel kar mahrumiyetine uğradığı ayrıca, yol yapımı sonrası tesisin değerinin düştüğü ileri sürülerek, İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, davacıya ait dava konusu tesisin kavşak mesafesi şartını sağlamadığı, giriş çıkış bağlantılarının devlet karayolundan yapıldığı, karayolu kenarında yapılacak ve açılacak tesislerin karayolu bağlantıları için ilgili Karayolları Bölge Müdürlüğünden uygun görüş almasının zorunlu olduğu halde uygun görüşün alınmadığı, trafik can ve mal güvenliği açısından dava konusu tesisin faaliyetinin derhal durdurulması gerektiği ve cezai işlem uygulanacağı yönünde tesis sahiplerine bildirim yapıldığı, yol kenarındaki tesislerin park yerlerinde ve geçiş yollarında meydana gelebilecek zararların Karayolları Kenarında Yapılacak ve Açılacak Tesisler Hakkında Yönetmelik gereği talep edilemeyeceği, ilgililer tarafından geçiş yolu izin belgesi alınmadan tesis faaliyete geçirildiğinden, idarenin eylemi ile zarar arasındaki illiyet bağının kesildiği bu nedenle, idarenin hizmet kusurundan bahsedilemeyeceği ileri sürülerek, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddi yolunda … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi