Danıştay Kararı 10. Daire 2015/2575 E. 2020/4965 K. 16.11.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2015/2575 E.  ,  2020/4965 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2015/2575
Karar No : 2020/4965

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

VEKİLİ : Av. …

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Petrol Ltd. Şti’nin vergi borçları nedeniyle kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına ödeme emri gönderilmesi ve davacının banka hesapları ile ev eşyası ve iki adet kamyonuna haciz konulması üzerine açılan davalar sonucunda …. Vergi Mahkemesi’nin E:…, K:… sayılı kararıyla söz konusu ödeme emirleri ve haciz işlemlerinin iptal edilmesi üzerine, bahsi geçen ödeme emirleri ve haciz işlemleri nedeniyle uğranıldığı öne sürülen maddi ve manevi zararlara karşılık 200.000,00-TL maddi, 300.000,00-TL manevi olmak üzere toplam 500.000,00-TL tazminatın haciz tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte ödenmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; alınan bilirkişi raporu doğrultusunda toplamda 21.422,03 TL maddi zararın olduğu ve manevi tazminat istemi yönünden ise takdiren 15.000,00 TL’nin kabulünün gerektiği sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
1- Davacı tarafından; hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının yeterli olmadığı, maddi tazminatın yanlış tespit edildiği, olaylar nedeniyle yaşadığı üzüntüye karşılık 15.000 TL manevi tazminat verilmesinin kabul edilemeyeceği, reddedilen kısım için maktu vekalet ücreti verilmesi gerekiği ileri sürülmektedir.
2- Davalı idare tarafından, davacının kesin bir zararının olmadığı, hacizlerin haksız olduğunun kesinleşmediği, davanın süresinde olmadığı, tazminat miktarının hesaplanmasının hatalı olduğu, manevi tazminat verilmesinin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

TARAFLARIN SAVUNMASI : Taraflarca savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ :.Uyuşmazlığın çözümü vergi mahkemesinin görevinde bulunduğundan, mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacının ortağı olduğu … Petrol Ltd. Şti. unvanlı şirketin vadesi geçmiş vergi borçlarının tahsili amacıyla ödeme emirleri düzenlenmiş ve 6183 sayılı Kanun uyarınca 16/11/2009 tarihli haciz tutanağı ile davacının şahsına ait menkul mallarına haciz konulup, ait iki adet kamyonu da trafikten men edilerek otoparka çektirilmiştir.
Davalı tarafından yapılan ihtiyati haciz uygulamasının ve haczin kaynağı olan ödeme emirlerinin iptali için açılan davada …. Vergi Mahkemesi’nin 24/09/2010 tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiş, 19/01/2011 tarihinde ise araçlar davacıya iade edilmiştir.
Daha sonra davacı tarafından, davalı idarenin yapmış olduğu hatalı uygulamadan dolayı haczedilip trafikten men edilen 2 adet kamyonunu çalıştıramadığından bahisle 200.000,00 TL maddi ve 300.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi istemiyle bakılmakta olan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun’un “İdare Mahkemelerinin görevleri” başlıklı 5. maddesinin birinci fıkrasında, “İdare mahkemeleri, vergi mahkemelerinin görevine giren davalarla ilk derecede Danıştayda çözümlenecek olanlar dışındaki: a) İptal davalarını, b) Tam yargı davalarını, c) Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklardan hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan idarî sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davaları, d) Diğer kanunlarla verilen işleri, çözümler.” hükmüne; “Vergi Mahkemelerinin görevleri” başlıklı 6. maddesinde, “Vergi mahkemeleri, a) Genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davaları, b) (a) bendindeki konularda 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasına ilişkin davaları, c) Diğer kanunlarla verilen işleri, çözümler” hükmüne yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendinde, dava dilekçelerinin görev ve yetki yönünden ilk incelemeye tabi tutulacağı; 15. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde ise, Danıştay veya idare ve vergi mahkemelerince 14. maddenin 3 üncü fıkrasında yazılı hususlarda kanuna aykırılık görülürse, 14. maddenin 3/(a) bendine göre, idari yargının görevli olduğu konularda görevli veya yetkili olmayan mahkemeye açılan davanın görev veya yetki yönünden reddedilerek dava dosyasının görevli veya yetkili mahkemeye gönderilmesine karar verileceği hükme bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava konusu uyuşmazlıkta, davacı tarafından … Petrol Ltd. Şti’nin vergi borçları nedeniyle kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına ödeme emri gönderilmesi ve davacının banka hesapları ile ev eşyası ve iki adet kamyonuna haciz konulması üzerine açılan davalar sonucunda …. Vergi Mahkemesi’nin E:…, K:… sayılı kararıyla söz konusu ödeme emirleri ve haciz işlemlerinin iptal edilmesi üzerine, anılan ödeme emirleri ve haciz işlemleri nedeniyle uğranıldığı öne sürülen maddi ve manevi zararların tazmininin istendiği görüldüğünden, uyuşmazlığın görüm ve çözümünün vergi mahkemesinin görev alanı içerisinde bulunduğu sonucuna ulaşılmaktadır.
Bu durumda, ödeme emirleri ve haciz işlemleri nedeniyle uğranıldığı öne sürülen maddi ve manevi zararların tazmini istemiyle açılan davanın görüm ve çözümü, 2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun’un 6. maddesi uyarınca vergi mahkemesinin görevinde olup, … Bölge İdare Mahkemesinin görevli yargı yerini belirleme kararı üzerine İdare Mahkemesince uyuşmazlığın esası incelenerek verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin kabulüne,
2. Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.