Danıştay Kararı 10. Daire 2015/2167 E. 2020/4018 K. 20.10.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2015/2167 E.  ,  2020/4018 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2015/2167
Karar No : 2020/4018

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı / …
VEKİLİ : 1. Huk. Müş. Yrd. …

İSTEMLERİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı davanın kısmen kabulü kısmen reddi yolundaki kararının taraflarca aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 02/11/2008 tarihinde Hakkari ilinde 50-60 kişiden oluşan bir grubun yasadışı gösterisine polisin gerekli uyarılarda bulunmasına rağmen grubun dağılmaması üzerine göstericilere polisin panzerle müdahale ettiği sırada panzerin davacıya çarpması ve davacının sol ayak bileğinin aracın altında kalması neticesinde sakatlandığından bahisle 220.000,00 TL maddi, 80.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 300.000,00 TL tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; polisin gerekli güvenlik önlemlerini almayarak göstericilere müdahale ettiği sırada davacının işgücü kaybına uğramış olmasında idarenin hizmet kusurunun bulunduğu, asgari ücret üzerinden davacının işgücü kaybından kaynaklanan zararının bilirkişi tarafından 100.434,09 TL olarak hesaplandığı, dosyada bulunan belgelerden davacının 7.590,08 TL hastane masrafı yapmış olduğunun anlaşıldığı, hükme esas alınan raporda hesaplanan 100.434,09 TL ile 7.590,08 TL hastane masrafından oluşan toplam 108.024,17 TL maddi tazminatın ve takdiren belirlenen 40.000,00 TL manevi tazminatın idareye başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, tazminat isteminin fazlaya ilişkin kısmı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacı tarafından, hükmedilen maddi ve manevi zararın, olay nedeniyle uğramış olduğu zararı karşılayacak miktarda olmadığı, yasal faizin olay tarihinden itibaren işletilmesi gerektiği ileri sürülmektedir. Davalı tarafından, uğranıldığı ileri sürülen zararın 5233 sayılı Kanun hükümlerine göre değerlendirilip karara bağlanması gerektiği ileri sürülmektedir.

TARAFLARIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, davacının temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır. Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
02/11/2008 tarihinde Hakkari ilinde 50-60 kişiden oluşan bir grubun yasadışı gösterisine polisin gerekli uyarılarda bulunmasına rağmen grubun dağılmaması üzerine göstericilere polisin panzerle müdahale ettiği sırada panzerin davacıya çarpması ve davacının sol ayak bileğinin aracın altında kalması neticesinde sakatlandığından bahisle 220.000,00 TL maddi, 80.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 300.000,00 TL tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun’un 1. maddesinde, bu Kanun’un amacının, terör eylemleri veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle maddî zarara uğrayan kişilerin, bu zararlarının karşılanmasına ilişkin esas ve usulleri belirlemek olduğu; 2. maddesinde, bu Kanun’un, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 1’inci, 3’üncü ve 4’üncü maddeleri kapsamına giren eylemler veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle zarar gören gerçek kişiler ile özel hukuk tüzel kişilerinin maddî zararlarının sulhen karşılanması hakkındaki esas ve usullere ilişkin hükümleri kapsadığı, aynı maddenin ikinci fıkrasının (e) bendinde, kişilerin kendi kasıtları sonucunda oluşan zararların; (f) bendinde ise, 3713 sayılı Kanunun 1., 3. ve 4. maddeleri kapsamındaki suçlar ile terör olaylarında yardım ve yataklık suçlarından mahkum olanların bu fiillerinden dolayı uğradıkları zararların Kanun kapsamında bulunmadığı belirtilmiş; 7. maddesinin, (a) bendinde; hayvanlara, ağaçlara, ürünlere ve diğer taşınır ve taşınmazlara verilen her türlü zararlar; (b) bendinde; yaralanma, engelli hale gelme ve ölüm hallerinde uğranılan zararlar ile tedavi ve cenaze giderleri; c) bendinde; terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle kişilerin mal varlıklarına ulaşamamalarından kaynaklanan maddî zararlar, bu Kanuna göre sulh yoluyla karşılanabilecek zarar kalemleri arasında sayılmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
02/11/2008 tarihinde Hakkari ilinde 50-60 kişiden oluşan bir grubun yasadışı gösterisine polisin gerekli uyarılarda bulunmasına rağmen grubun dağılmaması üzerine göstericilere polisin panzerle müdahale ettiği sırada panzerin davacıya çarpması ve davacının sol ayak bileğinin aracın altında kalması neticesinde sakatlanmasından kaynaklanan zararın, davacının olaya aktif ve gönüllü olarak katıldığı yönünde bir tespit bulunmadığı, davacı hakkında terör örgütü propagandası yapmak, yaralama ve kamu malına zarar verme suçundan kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği hususu gözetilerek 5233 sayılı Kanun hükümlerine göre hesaplanacak maddi zararın davacıya ödenmesi gerekirken, zararın idarenin hizmet kusurundan kaynaklandığı gerekçesiyle genel hükümlere göre hesaplanan maddi zararın davacıya ödenmesi yolunda verilen kararda hukuki isabet görülmemiştir.
Öte yandan, yasadışı toplantı ve gösteri yürüyüşünde göstericilerin taş atarak güvenlik güçlerine saldırması nedeniyle olayın bir terör olayına dönüştüğü, terör olayı nedeniyle meydana gelen ve sosyal risk ilkesi kapsamında bulunup 5233 sayılı Kanun uyarınca karşılanmayan manevi zararın, idare hukukunun tazminata ilişkin ilke ve kuralları çerçevesinde davacının manevi tazminat isteminin değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin kabulüne,
2. Davanın kısmen kabulü, kısmen reddine ilişkin … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/10/2020 tarihinde esasta oy birliği, gerekçede oy çokluğuyla karar verildi.

(X)-KARŞI OY :

Yasadışı toplantı ve gösteri yürüyüşüne aktif ve gönüllü olarak katıldığı yönünde bir tespit bulunmayan, terör örgütü propagandası yapmak, yaralama ve kamu malına zarar verme suçlarından hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilen davacının, olaya müdahale eden polis panzerenin çarpması sonucu sakat kalması nedeniyle uğradığı zararın, kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca tazmin edilmesine karar verilmesi gerekçesiyle mahkeme kararının bozulması gerekirken; olayın 5233 sayılı Yasa kapsamında kaldığı gerekçesiyle verilen bozma kararına, gerekçe yönünden katılmıyoruz.