Danıştay Kararı 10. Daire 2015/1834 E. 2020/4528 K. 04.11.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2015/1834 E.  ,  2020/4528 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2015/1834
Karar No : 2020/4528

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı / ..
VEKİLİ : 1. Huk. Müş. Yrd. … / Aynı yerde

KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1- …
2- …
VEKİLLERİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Suriye vatandaşı olan davacılar tarafından, Türk vatandaşı bir annenin çocukları olduklarından bahisle 5901 sayılı Türk vatandaşlığı Kanunu’nun 7. maddesi uyarınca Türk vatandaşlığına alınma talebi ile yapmış oldukları başvurunun reddine ilişkin İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararıyla; 5901 sayılı Kanun ve anılan Kanun’un Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; Türk vatandaşlığının ispatının herhangi bir şekle tabi olmadığı ve ana veya babadan dolayı Türk vatandaşlığı iddiasında bulunan kişilerin bu iddialarını kanıtlayacak her türlü bilgi ve belgeyi ibraz edebilecekleri gibi tıbbi raporlara dayanılarak mahkemece verilmiş olan tespit kararı da ibraz edebilecekleri ancak böyle bir karar sunulmasının zorunlu olmadığı anlaşıldığından, Suriye makamlarınca düzenlenen nüfus kayıtlarında davacıların anneleri olarak … isimli kişinin göründüğü, …’nın ise Türk vatandaşı olan …. isimli kişi olduğuna ilişkin … Asliye Hukuk Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı tespit kararının bulunduğu dikkate alındığında; Türk vatandaşı anneden doğdukları kanaatine varılan davacıların Türk vatandaşlığına alınma taleplerinin kabul edilmesi gerekirken, salt tıbbi rapora dayanılarak verilmiş bir tespit kararı bulunmadığından bahisle söz konusu talebin reddedilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işlem iptal edilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacıların, 5901 sayılı Kanun’un Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 63. maddesi uyarınca tıbbi raporlara dayanılarak Mahkemece verilmiş olan tespit kararı ibraz etmesi halinde Türk vatandaşlığını kazanabileceği belirtilerek dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacılar tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/11/2020 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

(X)-KARŞI OY :
Türk vatandaşlığını kazanmak üzere başvuran bir yabancının, 5901 sayılı Kanun’da belirlenen şartların varlığı halinde yetkili makam kararı ile Türk vatandaşlığına alınabileceği anlaşılmakla birlikte; vatandaşlığın bir bireye verilmesi egemenlik hakkıyla doğrudan ilgili olduğundan, aranan şartları taşımış olmanın vatandaşlığın kazanılmasında kişiye mutlak bir hak kazandırmayacağı açıktır.
Bu durumda, vatandaşlık vermek Devletin hükümranlık hakkı olduğundan, Türk vatandaşlığını kazanma istemiyle başvuruda bulunan bir yabancı hakkında Kanun’da belirtilen şartları taşısa dahi Devlet tarafından hükümranlık hakkı kullanılarak vatandaşlık verilmeyebilir.
Bu haliyle hükümranlık yetkisi dahilinde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından, anılan işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle çoğunluk kararına katılmıyorum.