Danıştay Kararı 10. Daire 2015/1247 E. 2020/6415 K. 16.12.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2015/1247 E.  ,  2020/6415 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2015/1247
Karar No : 2020/6415

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı / …
(Mülga … Bakanlığı)
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

KARŞI TARAF (DAVACILAR): 1- … Muhtarlığı
VEKİLİ : Av. …
2- … Belediye Başkanlığı / …
3- … Odası …Şube Başkanlığı
4- …

DAVACI YANINDA (MÜDAHİLLER): 1- …

29- …

VEKİLLERİ : Av. …

DAVALI YANINDA (MÜDAHİL): … A.Ş. Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılar tarafından, TEİAŞ Genel Müdürlüğü’nün “380 kV Bandırma DGGKÇS – İçdaş II – Lapseki Enerji Nakil Hattı Projesi”nin isabet ettiği toplam 208,5511 hektar yüzölçümlü tarım arazilerinin tarım dışı amaçla kullanılması talebinin uygun olduğuna dair Çanakkale Toprak Koruma Kurulu kararı sonrasında söz konusu tarım arazilerinin tarım dışı amaçla kullanılması için izin verilmesine ilişkin … tarih ve …sayılı Tarım ve Orman Bakanlığı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; enerji iletim hattı için seçilen güzergahın ekonomik ve çevreye en az etkili alan olarak seçilmesi gerekirken davaya konu edilen güzergahta ENH projesi için alternatif güzergah çalışması yapılmadığı, enerji iletim hattı için seçilen güzergahın çevreye en az etkili alan olarak seçilmesi gerekirken bu durumun göz önüne alınmadığı, ayrıca davacıların enerji iletim hattının Yeniceköy’ün kuzeyinden yani Lapseki’nin en değerli meyveliklerinin üzerinden geçtiği yönündeki iddiası değerlendirildiğinde, Yeniceköy civarında uyuşmazlığa konu hattın paralelinden geçen CENAL TES-LAPSEKİ 2 ENH için yapılan itirazlar üzerine müdahil TEİAŞ tarafından anılan hattın iptal edilerek Yeniceköy dışından geçecek şekilde yeniden düzenlendiği, bu şekilde 10.796,16 m olan anılan hattın daha sonra yeni güzergah planlanarak 10.937,63 m olarak belirlendiği, davacıların talep ettiği ve önerdikleri güzergahın da bu değere yakın olduğu, davaya konu İÇDAŞ 2- LAPSEKİ ENH’nın, CENAL TES-LAPSEKİ 2 ENH kuzeyinden geçtiği kabul edilirse yaklaşık 10.900 m civarında olacağı, dolayısıyla hattın Yeniceköy’ün güneyinden geçmesi halinde yaklaşık 500 m’lik mesafe artışı meydana geleceği, söz konusu ve projedeki yüksek gerilim hattının insan, tarım arazisi ve çevre sağılığına önemli bir sorun oluşturabileceği dikkate alındığında bu alternatif güzergahın uygulanabilirliği açısından maliyet artışının gözardı edilebileceği, İÇDAŞ 2- LAPSEKİ ENH’nın, CENAL TES-LAPSEKİ 2 ENH S14/A, K2 ve S16 noktalarına paralel olarak hattın yeniden düzenlenmesi durumunda yüksek gerilim hattının tarım arazileri ile yerleşim yerleri dışarısına çıkartılması ile birçok bilim insanı ve yapılan araştırma sonuçlarının ortaya koymuş olduğu gerek insan, gerek 208,5511 hektarlık tarım arazi ve gerekse diğer canlılar üzerine olması kuvvetle muhtemel olumsuzlukların bertaraf edilmiş olacağı ve söz konusu proje hattının CENAL TES-LAPSEKİ 2 ENH’na paralel ve kuzeyinden S14/A, K2 ve S16 noktalarına paralel geçirilmesinin daha uygun olduğu, bu hususlar gözetilmeden tesis edilen “380 kV Bandırma DGGKÇS – İçdaş II – Lapseki Enerji Nakil Hattı Projesi”nin isabet ettiği toplam 208,5511 hektar yüzölçümlü tarım arazilerinin tarım dışı amaçla kullanılması için izin verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu, yapılması planlanan projenin enerji nakil hattı olması nedeniyle başlangıç ve bitiş noktaları dikkate alındığında, sadece kuru marjinal tarım alanlarından geçecek alternatif bir güzergah tespit etme imkanı bulunmadığı, projenin enerji iletimi amacıyla yapıldığı, alternatif alanın olmadığı, belirlenen yerin plan bütünlüğü, iklim, topografya, jeoloji, jeofizik, deprem ve doğal afetler ile teknik ve ekonomik gereksinmeler yönünden de etkilerinin araştırılarak uygunluğunun belirlendiği, 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’nun 13. maddesi çerçevesinde verilmiş bir izin olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI :Davacı … Muhtarlığı tarafından, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmakta olup, diğer davacılar tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/12/2020 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

(X)-KARŞI OY :
5403 sayılı Kanun ile ülkemiz açısından kıt bir kaynak olan tarım arazilerinin verimli, dengeli ve ekonomik olarak değerlendirilmesi amaçlanarak, tarım arazilerinin amaç dışı kullanımı için birden çok koşulun bir arada bulunması öngörülmüş, bu bağlamda; mutlak tarım arazileri, özel ürün arazileri, dikili tarım arazileri ile sulu tarım arazilerinin tarımsal üretim amacı dışında kullanılamayacağı, ancak alternatif alan bulunmaması ve sayma suretiyle belirtilen şartların bulunması durumunda; Toprak Koruma Kurulunun uygun görüşü üzerine, Tarım ve Orman Bakanlığınca veya Valiliklerce izin verileceği, belirtilen izin alındıktan sonra imar planı veya imar planı değişikliği yapılarak tarım arazilerinin değişik amaçla tahsis edilebileceği anlaşılmaktadır.
İlk derece mahkemesince, dava konusu araziler üzerinden geçirilmesi planlanan İÇDAŞ 2- LAPSEKİ ENH’nın, CENAL TES-LAPSEKİ 2 ENH S14/A, K2 ve S16 noktalarına paralel olarak hattın yeniden düzenlenmesi durumunda yüksek gerilim hattının tarım arazileri ile yerleşim yerleri dışarısına çıkartılması ile gerek insan, gerek 208,5511 hektarlık tarım arazisi ve gerekse diğer canlılar üzerine olması kuvvetle muhtemel olumsuzlukların bertaraf edilmiş olacağı ve söz konusu proje hattının CENAL TES-LAPSEKİ 2 ENH’na paralel ve kuzeyinden S14/A, K2 ve S16 noktalarına paralel geçirilmesinin daha uygun olduğu gerekçesi ile dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Uyuşmazlıkta, 208,5511 hektar tarım arazisinin tarım dışı amaçla kullanımına izin verilmesinin artık bu alanın tamamında tarım yapılmasının mümkün olmadığı anlamına gelmediği, sadece bu alana dikilecek olan enerji iletim hattı direklerinin ayak kısmına denk gelen meyve ağaçlarının kesilmesi gerektiği, enerji iletim hattı tellerinin 18-32 metre yükseklikte konumlandırılacağı, bu hattın altında tarım yapılmaya devam edilebileceği, hattın geçeceği alanın kamulaştırılması üzerine çiftçiler lehine irtifak hakkı tesis edileceğinden çiftçilerin arazisiz kalmasının söz konusu olmadığı, buna karşın; dava konusu enerji iletim hattının, bilirkişi raporunda alternatif alan olarak önerilen ve büyük bir kısmının orman alanı olduğu görülen alandan geçirilmesi halinde, bitki çeşitliliği daha yoğun olan ormanın güvenliği açısından hattın geçeceği alanın tamamının tıraşlanarak boş bırakılması gerekeceği görülmektedir.
Bu nedenle, enerji nakil hattı ayaklarının dikileceği toplam 1,62 hektarlık tarım arazisinin tarım dışı kullanımına karşı yaklaşık 210 hektarlık orman arazisinin tıraşlanması gerekeceğinden, bilirkişi raporunda gösterilen alternatif olarak önerilen orman alanının dava konusu yere alternatif olamayacağı anlaşıldığından, hukuka uygun olduğu görülen dava konusu işlemin iptali yolundaki mahkeme kararının bozulması gerektiği oyuyla aksi yöndeki Daire kararına katılmıyoruz.