Danıştay Kararı 10. Daire 2015/1038 E. 2020/5154 K. 19.11.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2015/1038 E.  ,  2020/5154 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2015/1038
Karar No : 2020/5154

TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Valiliği … Müdürlüğü
KARŞI TARAF (DAVACI): …
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN_KONUSU: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Fransa vatandaşı olan ve … olayları sırasında gözaltına alınan davacı tarafından, geri gönderme merkezine teslim edilerek muhafaza altına alınmasına ilişkin davalı idare işleminin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararıyla; 5683 sayılı Yabancıların Türkiye’de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun’un 23. maddesine göre memleket dışına çıkartılmalarına karar verilip de pasaport tedarik edemediklerinden veya başka sebeplerden dolayı Türkiye’yi terkedemiyenlerin İçişleri Bakanlığının göstereceği yerde oturmaya mecbur olduğunun belirtildiği ve anılan Kanun’da belirtilen hususların sınırlı bir şekilde sayıldığı dikkate alındığında; hakkında henüz bir karar verilmeyen ve pasaportu bulunduğu açık olan davacının doğrudan doğruya geri gönderme merkezine teslim edilerek muhafaza altına alınmasına yönelik davalı idare işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işlem iptal edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, davacı hakkında 5683 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI: Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
28/05/2013 tarihinde … ili, … ilçesi …’nda başlayan ve devam eden eylemlerle ilgili olarak 11/06/2013 tarihinde, saat 07:30 sıralarında gerçekleştirilen müdahaleler sonucunda … ilçesi … Mahallesi, … Sokak içerisinde bulunan … Partisi binasında yakalanan Fransa uyruklu davacı, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı soruşturması kapsamında Cebir ve Şiddet Kullanarak Anayasa’nın Öngördüğü Düzeni Ortadan Kaldırmak, Halkı İsyana Teşvik, Cevir ve Şiddet Kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etmek, Terör Örgütü Propagandası Yapmak, Örgüt Faaliyetleri İçinde Yakıcı Patlayıcı Madde Atmak Hazırlamak, Kamu Hizmetine Tahsis Edilmiş Mala ve Kişilere Ait Mala Zarar Vermek, Görevli Memura Hakaret, Suç İşlemeyi Teşvik Etmek gibi suçlardan gözaltına alınmış, sonrasında Cumhuriyet Savcılığınca serbest bırakılmasının ardından geri gönderme merkezine sevk edilmiştir.
Son olarak davacı hakkında … tahdit veri girişi yapılarak 24/06/2013 tarihinde ülkeden çıkışı sağlanmış, aynı tarihte davacı tarafından muhafaza altına alınma işleminin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasanın “Kişi hürriyeti ve güvenliği” başlıklı 19. maddesinde, “Herkes, kişi hürriyeti ve güvenliğine sahiptir.
Şekil ve şartları kanunda gösterilen:
Mahkemelerce verilmiş hürriyeti kısıtlayıcı cezaların ve güvenlik tedbirlerinin yerine getirilmesi; bir mahkeme kararının veya kanunda öngörülen bir yükümlülüğün gereği olarak ilgilinin yakalanması veya tutuklanması; bir küçüğün gözetim altında ıslahı veya yetkili merci önüne çıkarılması için verilen bir kararın yerine getirilmesi; toplum için tehlike teşkil eden bir akıl hastası, uyuşturucu madde veya alkol tutkunu, bir serseri veya hastalık yayabilecek bir kişinin bir müessesede tedavi, eğitim veya ıslahı için kanunda belirtilen esaslara uygun olarak alınan tedbirin yerine getirilmesi; usulüne aykırı şekilde ülkeye girmek isteyen veya giren, ya da hakkında sınır dışı etme yahut geri verme kararı verilen bir kişinin yakalanması veya tutuklanması; halleri dışında kimse hürriyetinden yoksun bırakılamaz…” hükmü yer almaktadır.
Mülga 5683 sayılı Yabancıların Türkiye’de İkamet Ve Seyahatleri Hakkında Kanun’un “Muzır şahıslar” başlıklı 19. maddesinde, “İçişleri Bakanlığınca memlekette kalması umumi güvenliğe, siyasi ve idari icaplara aykırı sayılan yabancıların verilecek muayyen müddet zarfında Türkiye’den çıkmaya davet olunacağı, bu müddetin sonunda Türkiye’yi terketmiyenlerin sınır dışı edilebileceği”; 23. maddesinde de, “Memleket dışına çıkartılmalarına karar verilipte pasaport tedarik edemediklerinden veya başka sebeplerden dolayı Türkiye’yi terkedemiyenlerin İçişleri Bakanlığının göstereceği yerde oturmağa mecbur olduğu” kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerine göre memlekette kalması umumi güvenliğe, siyasi ve idari icaplara aykırı sayılan yabancının sınır dışı edilebileceği ve bir yabancının usulüne aykırı olarak ülkeye girmesi, hakkında sınır dışı etme veya geri verilmesi kararının uygulanması sürecinde kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının kısıtlanabileceği, hakkında sınır dışı etme kararı verilen yabancılardan pasaport tedarik edemediklerinden veya başka sebeplerden dolayı Türkiye’yi terk edemeyenlerin de Bakanlığın göstereceği yerde oturmağa mecbur olduklarının düzenlediği görülmektedir.
Dosya içerisinde yer alan bilgi ve belgeler incelendiğinde; davacının 11/06/2013 tarihinde Cebir ve Şiddet Kullanarak Anayasa’nın Öngördüğü Düzeni Ortadan Kaldırmak, Halkı İsyana Teşvik, Cevir ve Şiddet Kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etmek, Terör Örgütü Propagandası Yapmak, Örgüt Faaliyetleri İçinde Yakıcı Patlayıcı Madde Atmak Hazırlamak, Kamu Hizmetine Tahsis Edilmiş Mala ve Kişilere Ait Mala Zarar Vermek, Görevli Memura Hakaret, Suç İşlemeyi Teşvik Etmek suçlarından gözaltına alındığı, daha sonra Cumhuriyet Savcılığınca serbest bırakılmasına karar verildiği, bunun ardından 15/06/2013 tarihinde geri gönderme merkezine sevk edilen davacı hakkında sınır dışı etme kararı alınarak 24/06/2013 tarihinde ülkeden çıkışının sağlandığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta; davacı hakkında yürütülen soruşturmaya konu suçun niteliği ve bu suça ilişkin dava dosyası içinde bulunan olay tutanağında yer alan tespitler birlikte değerlendirildiğinde; kamu güvenliği ve esenliğinin korunması bakımından yabancıların yurda girişine izin verme veya yurtta kalmasına izin verilecek yabancılarla ilgili olarak karar alma konusunda takdir yetkisi bulunan İçişleri Bakanlığınca anılan tespitler uyarınca davacının sınır dışı edilmesine karar verilmiş olup, bu işlemin iptali istemiyle açılan davada, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararı Dairemizin 19/11/2020 tarih ve E:2015/1734, K:2020/5155 sayılı (Dairemizce iş bu dava dosyası ile aynı gün görüşülüp karara bağlanan ve UYAP sisteminde karar numarası sonra alınan) kararıyla bozulmuştur.
Bu haliyle, hukuka uygun bulunan sınır dışı işleminin icrası kapsamında davacının muhafaza altına alınabileceği açık olup sınır dışı işlemi süratle uygulanarak makul süre içerisinde davacının ülke dışına çıkışının sağlandığı da dikkate alındığında; davacı hakkında tesis edilen davaya konu işlemde hukuka aykırılık olmadığı sonucuna varıldığından işlemin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin iptaline ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.