Danıştay Kararı 10. Daire 2014/5992 E. 2015/6223 K. 24.12.2015 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2014/5992 E.  ,  2015/6223 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2014/5992
Karar No : 2015/6223

Temyiz Eden (Davacı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davalı) :
İstemin_Özeti : … Müdürlüğü’nde teknisyen yardımcısı olan davacı tarafından, 15.4.2005 tarihinde geçirdiği iş kazası nedeniyle belinin 3 ayrı yerinde kırık meydana geldiği, kırık yerlere platin takıldığı, ciddi anlamda bedensel güç kaybına uğradığı, normal insanlar gibi yürüyemediği ve olayın oluşumunda davalı idarenin kusurlu olduğu iddiasıyla bedensel güç kaybı için 2.000,00 TL maddi tazminatın, acı ve üzüntüsüne karşılık olmak üzere 30.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan dava sonucunda … 2. İdare Mahkemesince; dava konusu olayın 15.4.2005 tarihinde meydana geldiği, davacının belindeki kırıklar nedeniyle ameliyat geçirdiği, akabinde istirahat döneminden sonra işe başladığı, bu arada zararın tespitine yönelik herhangi bir davanın açılmadığı veya bu konuda idareye başvuruda bulunulmadığı, olay tarihinin üzerinden yaklaşık 7 yıl geçtikten sonra 6/6/2012 tarihinde 2.000,00 TL maddi 30.000,00 TL manevi tazminatın davalı idareden tahsili için … İş Mahkemesinin 2013/159 sayılı esasında dava açıldığı, bu davanın 5/11/2013 tarih ve 2013/180 sayılı karar ile “Yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle reddine” karar verildiği görülmekte olup, olay tarihinin üzerinden 7 yıl geçtikten sonra İş Mahkemesindeki davanın açıldığı dikkate alındığında ve 2577 sayılı Yasanın 13. maddesine göre “eylemden itibaren en fazla 5 yıl içinde” tazminat davası açılacağı hükmü karşında davanın süre aşımı yönünden reddi yolunda verilen kararın temyizen incelenerek bozulmasına karar verilmesi istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun bulunan mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü:
Olayda; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 13. maddesinde belirtilen dava açma sürelerini canlandıracak nitelikte, davacının yaralanmasına sebep olan kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunan kişi ya da kişilerin tespitine ilişkin adli ya da idari soruşturma veya davacının sağlık durumunda meydana gelen herhangi bir değişikliğe ilişkin sağlık raporu olmadığı da görülmektedir.
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden, temyiz isteminin reddi ile … 2. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… sayılı kararının ONANMASINA 24/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.