Danıştay Kararı 10. Daire 2012/7620 E. 2012/6552 K. 13.12.2012 T.

10. Daire         2012/7620 E.  ,  2012/6552 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2012/7620
Karar No : 2012/6552

Temyiz Eden (Davacı) : …
Karşı Taraf (Davalı) : …
İstemin Özeti :Davacının konutunun bulunduğu … İli, … İlçesi, … Sokak, No:… adresinin önündeki caddenin bir kısmının çit çekilmek suretiyle … tarafından işgal edildiğinden bahisle, durumun tespiti için bilirkişi tayini ile müdahalenin men’ine karar verilmesi istemiyle açılan dava sonucunda, … İdare Mahkemesince, davanın reddi yolunda verilen … günlü, E:…; K:… sayılı kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Cevap verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi : …
Düşüncesi : Davacının iradesinin … tarafından yapılan yola yapılan müdahalenin men edilmesi olduğu ve gerçek kişi aleyhine açılan davanın adli yargının görevine girdiği dikkate alındığında, davanın görev yönünden reddi gerekirken, idari davaya konu edilebilecek işlem bulunmadığı gerekçesiyle davanın incelenmeksizin reddi yolunda verilen idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava; davacının konutunun bulunduğu … İli, … İlçesi, … Sokak, No:… adresinin önündeki caddenin bir kısmının çit çekilmek suretiyle … tarafından işgal edildiğinden bahisle, durumun tespiti için bilirkişi tayini ile müdahalenin men’ine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince ; taşınmazlarına tecavüzde bulunulduğunu iddia eden ilgililerce gerçek kişiler tarafından yapılan tecavüzlerin önlenmesi amacıyla Valilik veya Kaymakamlıklara yapılan başvuru üzerine idari yargı yerinde ancak alınan kararlara karşı ve işlemi tesis eden idare aleyhine müdahalenin men’i davası açılmasının mümkün olduğu, gerçek kişiler aleyhine taşınmaza vaki müdahalenin meni, adli yargı yerinde açılacak davaya ya da Valilik veya Kaymakamlığa yapılacak müracaata konu edilebilecek bir istem olduğu, idari davaya konusu edilebilecek kesin ve yürütülmesi zorunlu idari bir işlem niteliği taşımadığı anlaşılan ve gerçek kişi aleyhine müdahalenin men’i istemiyle açılan iş bu davanın esasının incelenmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle 2577 sayılı Kanunun 15/1-b maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, anılan mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek, temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesinde, idari dava türleri belirtilmiş olup; anılan maddenin 1/a bendinde, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları, 1/b bendinde, idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları, 1/c bendinde, tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar, şeklinde sayılmıştır.
Öte yandan, 2577 sayılı Yasanın 2.maddesinin 2. fıkrasında, idari yargı yetkisinin, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olduğu belirtilmiştir.
Bu itibarla, idari yargıda, gerçek kişilere karşı açılıp görülebilecek bir dava bulunmamaktadır.
Dava dilekçesinde, davalı olarak …’ın gösterildiği, davacının iradesinin … tarafından yola 1,5 metre yüksekliğinde çit çekilmek suretiyle yapılan müdahalenin bilirkişi aracılığıyla tespit edilerek, müdahalesinin men edilmesi olduğu ve gerçek kişi aleyhine açılan davanın adli yargının görevine girdiği dikkate alındığında, davanın görev yönünden reddi gerekirken, idari davaya konu edilebilecek işlem bulunmadığı gerekçesiyle davanın incelenmeksizin reddi yolunda verilen temyize konu idare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı Yasanın 49. maddesine uygun bulunan davacı temyiz isteminin kabulü ile … İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…; K:… sayılı kararının BOZULMASINA, 13/12/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.