Danıştay Kararı 10. Daire 2007/5872 E. 2010/8159 K. 19.10.2010 T.

10. Daire         2007/5872 E.  ,  2010/8159 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No: 2007/5872
Karar No: 2010/8159

Temyiz Eden (Davacı) : …
Vekilleri : …
Karşı Taraf (Davalı) : Sağlık Bakanlığı/ANKARA
İstemin Özeti : Davalı idareye bağlı … Sağlık Ocağı’nda davacıya yapılan tıbbi müdahalede, yanlış teşhis konulmak suretiyle hizmet kusuru bulunduğundan bahisle uğranıldığı ileri sürülen zarar karşılığı 20.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan dava sonucunda, … İdare Mahkemesi’nce; davacının evlenmesine sağlık yönünden engel bir hal bulunmadığına yönelik rapor almak için … Sağlık Ocağı’na başvurduğu, görevli doktor tarafından sonucun pozitif çıktığından bahisle söz konusu raporun verilmediği ve aynı tetkiklerin yeniden yapılması için davacının bir üst kuruma sevkedildiği, adı geçen doktor ile davacı arasında tartışma yaşandığı, olaya ilişkin olarak davacının Kaymakamlığa verdiği şikayet dilekçesi üzerine yapılan ön inceleme sonucu düzenlenen raporda, sağlık ocağında görevli personelin alınan ifadelerinde; doktorun davacıya hakaret ettiği veya sağlık ocağında görevli personel tarafından davacının hastalığı ile ilgili dedikodu çıkarıldığı yönünde bir bilgi ve belge bulunmadığı, bu durumda, vatandaşların hastalıklardan korunması ve sağlıklı bir çevre içinde yaşaması için önleyici sağlık hizmetlerini de sunmakla görevli olan idarenin, evlenmesine sağlık yönünden engel bir hal bulunmadığına yönelik rapor almak için başvuran davacı hakkında gerekli tetkikleri yapmasının ve bu tetkiklerin şüpheli çıkması sonucu bir üst kurumdan aynı tetkiklerin yeniden yapılmasını istemesinin, yürüttüğü kamu hizmetinin gereği olduğu; dolayısıyla olayda, hizmet kusuru bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Yerinde olmadığı ileri sürülen temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun bulunan mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden temyiz isteminin reddi ile … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA, 19.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.