Danıştay Kararı 10. Daire 2005/464 E. 2007/2397 K. 08.05.2007 T.

10. Daire         2005/464 E.  ,  2007/2397 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2005/464
Karar No: 2007/2397

Temyiz Eden (Davalı) : …
Karşı Taraf (Davacı) : …
Vekili : …
İstemin Özeti : 17.9.2001 tarihli gümrük giriş beyannamesi ile ithal edilmiş olan davacıya ait otomobilin, bedelsiz ithalat müracaat ve izin formunun iptal edilerek, aracın yurtdışı edilmek üzere tesliminin istenilmesine ilişkin Gümrükler Genel Müdürlüğünün 3.6.2003 tarih ve … sayılı işlemi ile bu işlem gereğince aracın 3 gün içinde İzmir Gümrüğüne tesliminin istenilmesine ilişkin 18.6.2003 tarih ve … sayılı İzmir Gümrük Müdürlüğü işleminin iptali istemiyle açılan dava sonucunda; … İdare Mahkemesince, 20.2.2000 tarih ve 23970 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Bazı Şahsi Mahiyette Eşyanın Bedelsiz İthaline İlişkin Tebliğde, yurt dışından kesin dönüş yapan Türk Vatandaşlarının mülkiyetlerinde bulunan şahsi mahiyetteki bazı eşyalarını Türkiyeye dönüşte yanlarında getirirken gümrük vergisi ödememelerinin amaçlandığı; Tebliğde, “Green Card” olarak adlandırılan, Amerika Birleşik Devletlerinde yabancılara verilen oturma ve çalışma izni anlamına gelen belgeye sahip kişiler ile çifte vatandaşlığa sahip kişilerin Tebliğ uyarınca belirlenen haktan nasıl ve hangi şartlarda yararlanabilecekleri hususunda ayrıntılı bir düzenleme bulunmadığı; uyuşmazlığa konu olayda, Tebliğe göre, bedelsiz ithalattan yararlanabilmek için gerekli belgelerden olan ikametgah nakil belgesinin; bu belgeye esas olması gereken, çalışma ve oturma izin belgelerinin iptal edildiğine dair herhangi bir belgenin Green Card sahibi olması nedeniyle verilememesi nedeniyle, … Başkonsolosluğunca, davacının beyanı ve ibraz ettiği diğer belgelere dayanılarak verildiğinin anlaşıldığı; bu durumda, davacının kesin dönüş istemi ile Başkonsolosluktan ikametgah nakil belgesi alması ve şahsına ait aracı Türkiyeye getirmek istemesinin Tebliğle ortaya konulan amaca uygun olduğu; davalı idarece, davacının başka amaçla hareket ettiğinin ortaya konulamaması karşısında, davacının salt Green Card sahibi olduğu için ikametgah nakil belgesinde öngörülen ilişik kesme belgesini sunamaması nedeniyle aracının bedelsiz ithalattan yararlandırılamayacağından söz edilemeyeceği, bu durumda tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından, davacının eksik belgelerle aldığı ikametgah nakil belgesine istinaden bedelsiz ithal işlemi yapılmış olduğu, Green Card sahiplerinin yurt dışındaki oturma ve çalışma müsaadelerinin iptalinin mümkün olmadığı ileri sürülerek, anılan mahkeme kararının temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti :Savunma verilmemiştir.
D.Tetkik Hakimi :…
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun bulunan mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi :İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü:
Mevzuatta, Green Card sahibi olan Vatandaşlarımızın kesin dönüş amacıyla Türkiyeye ikametgahlarını naklederken, bedelsiz ithalat hakkından nasıl ve hangi şartlarda yararlanabilecekleri veya yararlanamıyacakları hususunda, Bazı Şahsi Mahiyette Eşyanın Bedelsiz İthaline İlişkin Tebliğdeki genel düzenlemeler dışında, açık bir düzenleme bulunmadığından, davalı idarece, davacının Türkiye’nin New York Başkonsolosluğundan, beyanına ve sunduğu belgelere dayanılarak verilen ikametgah nakil belgesi dayanak alınarak , aracının bedelsiz ithalat hükümlerinden yaralandırılmasında açık bir hata yoktur. Bu nedenle idarenin yorumda hataya düştüğünü ileri sürerek işlemi geri alamayacağı açıktır. Davacının gerçek dışı beyanı veya hilesinin de bulunmadığı bu durumda, idarenin işlemi haklı geri alma sebepleri bulunmadığından, dava konusu işlemler idari istikrar ilkesine uygun düşmeyecektir.
İdare ve Vergi Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49.maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Açıklanan nedenlerle 2577 sayılı Yasanın 49.maddesine uygun bulunmayan davalı idarenin temyiz isteminin reddine, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA, 8.5.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.