Danıştay Kararı 10. Daire 2005/2359 E. 2007/4631 K. 10.10.2007 T.

10. Daire         2005/2359 E.  ,  2007/4631 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2005/2359
Karar No: 2007/4631

Temyiz Eden (Davacı ) : …
Vekili : …
Karşı Taraf ( Davalı ) : …
İstemin Özeti : Davacı şirketin … Başkanlığından kiraladığını belirttiği … Dinlenme Tesislerinden, 2886 sayılı Kanunun 75. maddesi uyarınca tahliye ettirilmesi yönünde tesis edilen ve hukuka aykırılığı, temyiz incelenmesinden geçerek kesinleşen mahkeme kararı ile saptanan davalı idare işlemi nedeniyle uğranıldığı öne sürülen 800.000 – YTL malzeme bedeli, 500.000 – YTL ticari kayıp ve 50.000 – YTL manevi zarar olmak üzere: toplam 1.350.000 – YTL tazminatın, taşınmaza el konulduğu 22.12.2000 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle beraber ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan dava sonucunda, … İdare Mahkemesince; 2886 sayılı Kanunun 75. maddesi kapsamında kalmayan bir taşınmaz için anılan madde uyarınca işlem tesis edilmesi hukuka uygun bulunmamakla birlikte, davacının söz konusu tesisleri kullanımının davalı idare yönünden bağlayıcı bir hukuki ilişkiye dayalı bulunmadığı gibi, kusursuz sorumluluk ilkesi gereğince tazmin sorumluluğunu gerektiren bir durumdan da söz edilemeyeceği; oluştuğu iddia edilen zarar, 2886 sayılı Kanunun 75. maddesinin uygulanmış olmasından değil, tesislerin davacı şirket tarafından kullanımına dayanak teşkil ettiği belirtilen hukuki ilişkiden kaynaklandığından; bu ilişkinin tarafı olmayan idareye, oluşan zarardan dolayı kusur izafe etmenin mümkün görülmediği; bu bağlamda davalı idarenin tazmin sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Yerinde olmadığı ileri sürülen temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun bulunan mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü: İdarelerin tesis ettikleri ve Mahkemeler tarafından hukuka aykırılıkları saptanan işlemleri sonucunda, oluşan zarardan sorumlu olacakları İdare Hukukunun bilinen ilkelerindendir. Ancak, her hukuka aykırı işlemin iptali, mutlaka idarenin tazmin sorumluluğunu gerektirmez. İdarenin tazmin sorumluluğu için, bir zararın doğması ve zararın, idarenin işlem ya da eyleminden kaynaklanması gerekmektedir.
Öte yandan, her ne kadar davacı söz konusu tesisleri davalı idareden kiraladığını belirtmekte ise de, Yargıtay temyiz aşamasından geçerek, 26.11.2002 tarihinde kesinleşen … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacı … Turizm İnş. ve Tic. Ltd Şti ile … Başkanlığı arasında, … tesislerine ilişkin bir kira sözleşmesinin yapılmadığı, … Başkanlığı ile üçüncü şahıs konumundaki … Belediye Başkanlığı arasında yapılıp, protokole bağlanan 27.5.1996 tarihli kira sözleşmesinde kira süresinin 3 yıl olduğu; davacının alt kiracı olduğu kabul edilse bile, alt kiracının taşınmazı kullanma kapsamı ve süresinin, asıl kiracının hakkı ile sınırlı olduğu ve alt kiracının kiralayana karşı ileri sürebileceği herhangi bir hakkının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine hükmedildiği gözetildiğinde, davacının hukuken korunacak meşru bir kullanma hakkı bulunmadığı açık olduğundan, … İdare Mahkemesinin kararında hukuki isabetsizlik bulunmamaktadır.
İdare ve Vergi Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden temyiz isteminin reddi ile … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA, 10.10.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.