Danıştay Kararı 10. Daire 2004/9540 E. 2006/60 K. 25.01.2006 T.

10. Daire         2004/9540 E.  ,  2006/60 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2004/9540
Karar No : 2006/60

Temyiz Eden (Davalı) :…
Vekili : …
Temyiz Eden Müdahil (Davalı Yanında): …
Vekili : …
Karşı Taraf (Davacı) : …
İstemin Özeti : Muğla İli Dalaman İlçesi ile Bartın İlinde konuşlandırılması öngörülen 100 MW lık iki adet mobil santralin Samsun İline konuşlandırılmasına ilişkin … tarih ve … ve … sayılı TEAŞ Yönetim Kurulu Kararlarının iptali istemiyle bu dava açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; Anayasanın 56. maddesine göre herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğu, 2872 sayılı Çevre Kanununun 1. maddesinde de Kanunun amacının genel olarak bütün vatandaşların ortak varlığı olan çevrenin korunması olduğu belirtilerek 10. maddesinde, gerçekleştirmeyi planladıkları faaliyetleri sonucu çevre sorunlarına yol açabilecek kurum, kuruluş ve işletmelerin bir “Çevresel Etki Değerlendirme Raporu” hazırlayacaklarının kurala bağlandığı,
Anılan Yönetmelik hükmüne dayanılarak düzenlenen ve 23.1.1997 tarih ve 23028 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğinin 1. maddesinde Yönetmeliğin amacının açıklandığı ve termik güç santralleri (kurulu gücü 150 MW ve üzeri olanlar) nehir tipi santraller, gerilimi 154 kilo volt ve üstü enerji nakil hatları, petrol, petrokimyasal ürün depolama tesisleri, limanlar, iskeleler ve rıhtımların anılan Yönetmeliğin eki EK I’e göre çevresel etki değerlendirmesi uygulanacak faaliyetler listesinde yer aldığı,
Dava dosyasının incelenmesinden, Türkiye Elektrik Üretim İletim Anonim Şirketince tespit edilecek yerlerde çalıştırılmak üzere, yurt içinden veya yurt dışından mobil (yüzer-gezer) elektrik santrallerinin ihaleyle kiralanması ve hizmet alımı yoluyla işletilmesi konusunda adı geçen şirkete görev verilmesine ilişkin 98/10826 sayılı Bakanlar Kurulu kararına dayanılarak alınan Fethiye- Finike enerji nakil hattına bağlanacak şekilde Muğla İli, Dalaman İlçesinde yapımı öngörülen 100 MW’lık mobil santralin ve Bartın-Cide enerji nakil hattına bağlanacak şekilde Bartın İlinde yapımı öngörülen 100 MW’lık mobil santralin Samsun İlinde konuşlandırılmasına ilişkin … gün ve … ve … sayılı TEAŞ Yönetim Kurulu kararlarının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı,
Uyuşmazlıkta, dava konusu TEAŞ Yönetim Kurulu kararlarında sözü edilen birbirinden bağımsız ve her biri 100 MW elektrik santrallerinden Muğla İlinde yapımı öngörülen mobil santralin, kurulması ve işletilmesi amacıyla yapılan ihale sonucunda, ihaleyi alan müdahil … Enerji Üretim Anonim Şirketi ile davalı idare arasında sözleşme imzalandığı ve adı geçen müdahil şirket tarafından dava dosyasına ibraz edilen … Projesi tanıtım dosyasında da belirtildiği üzere, söz konusu mobil santrallerin Samsun İli, Tekkeköy sınırları içinde kurulacağı, bu enerji üretim tesislerinin her birinin 100 MW kapasiteli iki eş üniteden oluşacağı, bu tesislerde yakıt olarak HFO (heavy fuel-oil ya da bilinen adıyla fuel oil No:6) kullanılacağı, söz konusu mobil santrallerin sürekli üretim yapan temel yük santralleri olarak çalışacağı ve mobil kavramının da, 2×7 adet dizel motordan oluşacak bu sistemin, montaj ve sökülme kolaylığı ile tesislerin, söz konusu motorların hazır olabilirliği ile kısa sürede kurulup elektrik üretebilmesine bağlı olarak kullanıldığı,
Yukarıda belirtilen Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği hükümleri uyarınca, anılan mevzuat kapsamında gerçekleştirilmesi planlanan tüm faaliyetler nedeniyle çevreye yapılabilecek tüm etkilerin gözönünde bulundurularak çevre kirliliğinin önlenmesi amacıyla ilgili kurum, kuruluş ve işletmeler için “Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu (ÇED Raporu) hazırlamanın zorunlu olduğu, söz konusu faaliyetler için tüm idari ve teknik usul ve esaslar yerine getirildikten sonra alınacak “Çevresel Etkileri Önemsizdir” kararı veya çevresel etkileri önemli görülenler için alınacak “ÇED Olumlu Kararı” üzerine faaliyete başlanacağı, anılan Yönetmelik hükümlerinde belirtilen bu kararlar alınmadan faaliyete başlandığı tespit edilirse faaliyetin durdurulacağı,
Dava konusu olayda ise, TEAŞ Yönetim Kurulu Kararları ile her biri 100 MW kapasiteli iki eş üniteden oluşan mobil santralin, aynı ekosistem içinde ve 150 MW üzeri bir güç santrali olacağı ve yukarıda açıklaması yer alan Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği Eki I listenin 23. maddesinde de, kurulu gücü 150 MW ve üzeri olan termik güç santrallerinin, ÇED sürecinin uygulanacağı ve ÇED Raporunu gerektiren faaliyetler arasında sayıldığı dikkate alınacak olursa, anılan Yönetmelik hükümleri gereği çevre kirliliğinin önlenebilmesi amacıyla ÇED Raporu hazırlanmaksızın ve çevre üzerinde yapabileceği olumlu ve olumsuz bütün etkileri belirlenip değerlendirilmeksizin, yapımı planlanan söz konusu mobil santralin Samsun İlinde konuşlandırılması yolunda işlem tesis edildiği ve Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği hükümlerinin uygulanmadığı,
Her ne kadar, dava konusu TEAŞ Yönetim Kurulu Kararlarının alındığı tarih itibariyle, 29.9.2000 tarih ve 24185 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ve 23 Haziran 1997 tarih ve 23028 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğine Geçici Madde Eklenmesine İlişkin Yönetmeliğin 1. maddesi ile anılan Yönetmeliğe Geçici 6. madde eklendiği ve bu maddenin de, “mobil ve yüzer elektrik santralleri ve bu santrallerin enterkonnekte şebekeye bağlantısını sağlayacak enerji iletim hatları, santrallerde kullanılacak petrol, petrokimyasal ve kimyasal ürün depoları ile limanlar, iskeleler ve rıhtımlara ilişkin faaliyetlere bu Yönetmelik hükümleri 31.12.2002 tarihine kadar uygulanmaz” hükmünü içerdiği görülmekte ise de, 29.9.2000 tarih ve 24185 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğine Geçici Madde Eklenmesine İlişkin bu Yönetmeliğin Danıştay 6. Dairesinin 26.6.2002 tarih ve E:2000/7274, K:2002/3682 sayılı kararı ile kamu yararına ve hukuka aykırı olduğundan bahisle iptal edildiği,
Öte yandan, dava konusu TEAŞ Yönetim Kurulu Kararlarının alındığı tarihte yürürlükte olan ve 23.6.1997 tarih ve 22028 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğinin ve ilgili tebliğlerin 6.6.2002 tarih ve 24777 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanarak yürürlüğe giren Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğinin 28. maddesiyle tümüyle yürürlükten kaldırıldığı, ancak bu yeni Yönetmeliğin Geçici 6. maddesinde de mobil ve yüzer elektrik santralleri ve bu santrallerin enterkonnekte şebekeye bağlantısını sağlayacak enerji iletim hatları, santrallerde kullanılacak petrol, petrokimyasal ve kimyasal ürün depoları ile limanlar, iskeleler ve rıhtımlara ilişkin faaliyetlere 31.12.2002 tarihine kadar bu Yönetmelik hükümlerinin uygulanmayacağı kuralının yeniden düzenlendiği,
Olayda, davalı idare tarafından, Samsun İlinde konuşlandırılmasına karar verilen mobil santralin, ilgili şartname ve sözleşmelerinde, çevre mevzuatının belirlemiş olduğu tüm kriterlerin sağlamasının ön koşul olarak belirlendiği ve gerekli önlemlerin alındığı ileri sürülmekte ve bu bağlamda, 29.9.2000 tarih ve 24185 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Gayrisıhhi Müesseseler Yönetmeliği, Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği ve Hava Kalitesinin Korunması Hakkında Yönetmelikte değişikliğe gidilerek mobil ve yüzer elektrik santrallerinin kurulacağı yerin mevzuat açısından uygun olması ve tesisten kaynaklanabilecek kişi toplum ve çevre sağlığını olumsuz yönde etkileyebilecek tüm etkenlerin ilgili mevzuatta belirlenen esaslar dahilinde bertaraf edilmiş olması kaydıyla mobil ve yüzer santrallerin tesislerine başlanabileceğinin de düzenlendiği görülmekte ise de, gerek ÇED Yönetmeliğine geçici bir madde eklenmesi ve gerekse çevre mevzuatı ile ilgili diğer Yönetmeliklerde yapılan değişiklikler birlikte dikkate alındığında, amacın, mobil ve yüzer santrallerin konuşlandırılacak yer, tesis ve üretim aşamasında çevre mevzuatı ile ilgili hükümlerin 31.12.2002 tarihine kadar uygulanmamasını sağlamak olduğu, bu arada toplum ve çevre sağlığını olumsuz yönde etkileyebilecek etkenlerin de gözardı edilmek suretiyle çevre mevzuatı uygulamasının askıya alınıp bertaraf edildiği,
Bu durumda, amacı çevrenin korunması ve insanların sağlıklı bir çevrede yaşamalarına olanak sağlamak olan Çevre Kanunu ile Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliği hükümleri dikkate alınmak suretiyle yapımı planlanan mobil santralin kurulacağı yer açısından çevre üzerinde yapabileceği olumlu ve olumsuz bütün etkileri tespit edilip değerlendirilmeksizin ve olumsuz yöndeki etkilerinin önlenebilmesi amacıyla çevresel etki değerlendirmesi süreci işletilip ÇED raporu hazırlanmaksızın, söz konusu mobil santralin Samsun İlinde konuşlandırılması yolunda tesis edilen TEAŞ Yönetim Kurulu kararlarında çevre mevzuatına, kamu yararına ve hukuka uygunluk görülmediği,
Her ne kadar, iptali istenen TEAŞ Yönetim Kurulu Kararlarının iki adet mobil santralin Samsun İline konuşlandırılmasına ve dolayısıyla yer değişikliğine ilişkin bir karar olduğundan bu aşamada ÇED prosedürü işletilemeyeceği ileri sürülmekte ise de, yukarıda açıklaması yer alan Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğinin 1. madesinde açıkça belirtildiği gibi bu Yönetmeliğin amacının, gerçek ve tüzel kişilerin gerçekleştirmeyi planladıkları faaliyetlerinin çevre üzerinde yapabilecekleri bütün etkilerinin belirlenerek değerlendirilmesi ve tespit edilen olumsuz etkilerin önlenmesi için gerçekleştirilecek Çevresel Etki Değerlendirmesi sürecinde uyulacak idari ve teknik usul ve esasları düzenlemek olduğu dikkate alınacak olursa, ÇED sürecinin, tamamlanıp üretime geçen tesisler için değil gerçekleştirilmesi planlanan faaliyetler için sözkonusu olacağı ve iptali istenen dava konusu işlemin de gerçekleştirilmesi planlanan mobil santralin konuşlandırılacağı yerin tespitine ilişkin kararlar olup, ÇED prosedürünün işletilmesi gerektiği açık bulunduğundan davalı idarenin bu yöndeki iddiasına itibar edilmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare ve müdahil tarafından, usul ve hukuka aykırı olduğu ve uygulanma kabiliyeti bulunmadığı ileri sürülen anılan İdare Mahkemesince verilen kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun bulunan mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar ,söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 17. maddesi uyarınca davalı ve müdahilin duruşma istemi yerinde görülmeyerek gereği görüşüldü:
İdare ve Vergi Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49.maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden temyiz isteminin reddi ile … İdare Mahkemesi’nin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA 25.1.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi.