Danıştay Kararı 10. Daire 2004/12712 E. 2005/1612 K. 11.04.2005 T.

10. Daire         2004/12712 E.  ,  2005/1612 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2004/12712
Karar No : 2005/1612

Temyiz Eden (Davacı) : …
Vekili : …
Temyiz Eden ve Karşı Taraf (Davalı) : …
İstemin Özeti : Davacıya ait eczanede müfettiş tarafından yapılan denetimler sonucunda, bazı ilaçlardan zorunlu olduğu halde katkı payı alınmadığı, bazı ilaçların da belirlenen satış fiyatının üzerinde bir fiyatla satıldığı öne sürülerek fazla ödendiği saptanan tutarın davacıdan tahsili yoluna gidilmesi üzerine, tahsil edilen tutarın iadesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 16.12.1999 tarih ve … sayılı işlemin iptali ve tahsil edilen ana para ve faiz toplamı olan 2.809.494.000- TL’nın ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılan dava sonucunda; … İdare Mahkemesince, dava konusu işlem Kısmen İptal edilerek, “…” adlı ilaca ilişkin tazminat isteminin kabulü, “…” isimli ilaca yönelik ise davanın reddi yolunda verilen … tarih, E:…, K:… sayılı kararın davacı ve davalı idare tarafından aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmaların Özeti : Savunma verilmemiştir.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Özel hukuk hükümlerine göre düzenlenen sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlığın görüm ve çözümü adli yargının görev alanında bulunduğundan, davanın görev yönünden reddi gerekirken esası hakkında karar veren temyize konu mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı :…
Düşüncesi : İdare ve Vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Taraflar temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, sözkonusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, taraflar temyiz isteminin reddi ile temyiz edilen mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü:
Davacıya ait eczanede müfettiş tarafından yapılan denetimler sonucunda, bazı ilaçlardan zorunlu olduğu halde katkı payı alınmadığı, bazı ilaçların da belirlenen satış fiyatının üzerinde bir fiyatla satıldığı öne sürülerek fazla ödendiği saptanan tutarın davacıdan tahsili yoluna gidilmiş; davacının, incelemenin hatalı olduğu iddiasıyla tahsil edilen tutarın iadesi istemi ise reddedilmiştir. Davacı, başvurusunun reddine ilişkin 16.12.1999 tarih ve … sayılı işlemin iptali ve tahsil edilen ana para ve faiz toplamı olan 2.809.494.000- TL’nın ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle bu davayı açmıştır.
Van İdare Mahkemesi, uyuşmazlığın esasını inceleyerek; “…” isimli ilaca yönelik davacının ilacın reçete ve fatura tarihinde geçerli satış fiyatını esas aldığı, bu nedenle “…” isimli ilaç üzerinden yapılan tahsilatta hukuka uyarlık bulunmadığı; “…” isimli ilacın ise, Mali Yıl Bütçe Uygulama Talimatı’na ekli listede büyüme hormonu kategorisinde yer aldığı ve ilaçtan hasta katılım payı alınacağı öngörüldüğü halde , bu ilaca ilişkin faturalarda hasta katılım payının alınmadığı, bu itibarla “…” isimli ilaca ilişkin yapılan tahsilatın ise hukuka uygun olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemi kısmen iptal ederek, “…” adlı ilaca ilişkin tazminat isteminin kabulü, “…” isimli ilaca yönelik ise davanın reddine karar vermiştir.
Davacı ve davalı idare, anılan mahkeme kararının aleyhlerine olan kısımlarının hukuka aykırı olduğu iddiasıyla temyizen incelenip bozulmasını istemektedir.
İdari yargının görev alanı; idare hukuku kuralları içinde, kamu hizmetinin yürütülmesi amacıyla, kamu gücü kullanılarak tesis edilen idari işlemler, idari eylemler ve idari sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklar nedeniyle açılan davaların görüm ve çözümüyle sınırlıdır.
Bir sözleşmenin idari sözleşme sayılabilmesi için sürekli bir kamu hizmetinin görülmesi amacını taşıması, taraflardan birinin idare olması ve kamu hukukuna özgü, kamu hukukundan doğan şart ve hükümlerin sözleşmede yer alması zorunludur.
Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında 178. sayılı KHK’nin 10. maddesiyle tanınan düzenleme yetkisini kullanarak çıkardığı 6.3.1999 tarih ve 23631 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 1999 Mali Yılı Bütçe Uygulama Talimatı ve Protokolü’nün ” Eczanelerde Yapılacak Anlaşma” başlıklı 14. maddesinin ilk üç bendinde, ” 14.1. Tedavi Yönetmeliği gereğince, kurumlarca ilaç ve gereçlerin sağlanmasının mümkün olmadığı hallerde, kurumlarla eczaneler arasında yapılacak anlaşmaya esa teşkil etmek üzere Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti ile Bakanlığımız arasında PROTOKOL (Ek-4) imzalanmıştır.
14 a) Kurumlarla anlaşma yapmak isteyen eczacının, protokol ekindeki “başvuru formu’nu bağlı bulunduğu Türk Eczacıları Birliği Bölge Eczacı Odasına onaylatması gerekmektedir. 14 b) Kurumlar “Protokol’de yer alan usul ve esaslar çerçevesinde %5 indirimli ve yukarıda belirtilen işlemleri tamamlayan her eczane ile protokol ekinde yer alan örnek “eczanelerle yapılacak anlaşma” formuna göre (bu protokoldeki hükümlere aykırı hareketleri nedeniyle anlaşmaları feshedilenler hariç) anlaşma yapacaktır (…)” denilmiş ve konuya ilişkin diğer hususlar ise takip eden 6 bent halinde belirlenmiştir.
Maliye Bakanlığı ile Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti arasında “Devlet Memurlarının Tedavi Yardımı ve Cenaze Giderleri Yönetmeliği” uyarınca kurum mensuplarının eczanelerden temin edecekleri ilaçlarla ilgili olarak, kurumlarla eczaneler arasında yapılacak anlaşma için; protokol kapsamına kimlerin girdiği; ilaçların verilmesi, bedelinin tahsili, fiyat küpürlerinin reçeteye yapıştırılması gibi hangi esasların uygulanacağı; eczanelerin sözleşmelerinin hangi hallerde feshedileceği ve fesih süreleri ile eczanelerin sözleşmeyi ne şekilde feshedebileceği; ödemelerin ne kadar sürede yapılacağı; ihtilaf halinde ne yapılacağı; kurumlarla eczaneler arasında bu protokol esaslarına göre anlaşma yapılacağı ve yürürlük hususlarında görüş birliğine varılarak protokol imzalanmıştır.
Bu düzenlemelere göre, reçete muhteviyatı ilaçları %5 indirimli olarak vermeyi kabul eden ve protokol ekinde yer alan “Başvuru Formu” nu bağlı bulunduğu T.E.B. Bölge Eczacı Odasına onaylatarak kurumlara başvuran eczanelerle (başvuru formuyla bütün halde olan ” Eczanelerde Yapılacak Anlaşma”) anlaşma imzalanacağı ve protokolde belirlenen hükümlerin de bu anlaşmanın ekini oluşturacağı anılan anlaşmanın da özel hukuk hükümlerine tabi olduğu anlaşılmaktadır.
Olayda, davacıya ait eczane ile kamu kurum ve kuruluşları arasında yukarıda aktarılan düzenlemeler çerçevesinde anlaşma yapılması, uyuşmazlığın da anlaşmanın eki sayılan Mali Yılı Bütçe Uygulama Talimatı ve Protokolü’nün uygulanmasından kaynaklanması karşısında, uyuşmazlığın özel hukuk hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gerekmektedir.
Bu durumda, taraflar arasında kamu hukuku kuralları çerçevesinde yapılmayan ve kamu gücü kullanılmayan özel hukuk sözleşmesinin uygulanmasından kaynaklanan uyuşmazlığa ilişkin davanın, görüm ve çözümünün adli yargının görevine girdiği gerekçesiyle görevden reddi gerekirken, işin esasına geçilerek karar verilmesinde hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyiz istemlerinin kabulüne, … İdare Mahkemesinin … tarih, E:…, K:… sayılı kararının görev yönünden bozulmasına, dava dosyasının yeniden bir karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilmesine 11.4.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.