Danıştay Kararı 10. Daire 2002/5500 E. 2003/1119 K. 26.03.2003 T.

10. Daire         2002/5500 E.  ,  2003/1119 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2002/5500
Karar No : 2003/1119

Temyiz Eden (Davacı) : …
Vekilleri : …
Karşı Taraf (Davalı) : …
Vekili : …
İstemin Özeti : İstanbul, Atatürk, Ankara Esenboğa, Antalya ve İzmir Adnan Menderes Havaalanları THY ve müşteri uçaklarının varış ve kalkışlı seferlerine verilecek yükleme ve boşaltma hizmetlerine ilişkin 8.2.2002 günlü ihale ile sözügeçen ihalenin onaylanmasına dair THY Anonim Ortaklığı Yönetim Kurulu Kararının iptali istemiyle açılan dava sonucunda, … İdare Mahkemesince davanın görev yönünden reddi yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Yerinde olmadığı öne sürülen temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi :. Kamu hizmeti niteliğinde olan ve idare fonksiyonu içinde yapılan işlemlere karşı açılan davalarda, idari yargının görevli olması nedeniyle temyize konu görev ret kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : İstanbul, Atatürk, Ankara Esenboğa, Antalya ve İzmir Adnan Menderes Havaalanları THY ve müşteri uçaklarının varış ve kalkışlı seferlerine verilecek yükleme ve boşaltma hizmetlerine ilişkin 8.2.2002 günlü ihale ile sözü geçen ihalenin onaylanmaına dair THY Anonim Ortaklığı Yönetim Kurulu Kararının iptali talebiyle açılan davayı adli yargının görevine girdiği gerekçesiyle görev yönünden reddeden … üncü İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Uyuşmazlık Mahkemesinin 24.12.2001 tarih ve Esas No:2001/90, Karar No:2001/99 sayılı kararında da belirtildiği üzere, Türk Hava Yolları A.O. 233 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye tabi bir Kamu İktisadi Kuruluşu iken Bakanlar Kurulunun 22.8.1990 tarih ve 90/822 sayılı kararı ile 3291 sayılı Kanunun 13 üncü maddesine göre özelleştirilmesine karar verilmiş olup, halen 4046 sayılı Kanun hükümlerine göre serkmayesindeki kamu payı % 50’nin altına düşünceye kadar yönetimi ve denetimi Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na ait olan, dolayısıyla kamu kurumu niteliğini koruyan bir kuruluştur.
Bu sebeple 4046 sayılı Kanun’un 37/a maddesindeki, ” Bu Kanun hükümleri gereğince özelleştirme programına alınan kuruluşlar özel hukuk hükümlerine tabi olup, bunlar hakkında varsa kendi kuruluş kanunları ile diğer kanunlarda yer alan bu Kanuna aykırı hükümler ve 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri uygulanmaz ” hükmünün, davalı Türk Hava Yolları A.O.’nun özel hukuk hükümlerine tabi olacak işlemlerinde geçerli olacak şekilde anlaşılması gerekmektedir.
Anayasa’nın “Yargı yolu” başlığı altındaki 125 inci maddesinin birinci fıkrasındaki “İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır ” hükmünü yorumlayan Anayasa Mahkemesi 9.2.1994 tarih ve Esas No:1994/43 Karar No:1994/42 sayılı kararında bu kuralın, yönetimin kamu hukuku ve özel hukuk alanına giren “her türlü” eylem ve işlemlerini kapsadığını, bunlardan, kamu hukuku alanındaki eylem ve işlemleri için idari yargının, özel hukuk alanındakiler için de adli yargının görevli olduğuna karar vermiştir.
Bu sebeple, kamu kurumu niteliğini koruyan davalı Türk Hava Yolları A.O’nun dava konusu İstanbul Atatürk, Ankara Esenboğa, Antalya ve İzmir Adnan Menderes Havaalanları THY ve müşteri uçaklarının varış ve kalkış seferlerine verilecek yükleme ve boşaltma hizmetlerine ilişkin 8.2.2002 tarihli ihale ile bu ihalenin onaylanmasına dair THY Anonim ortaklığı Yönetim Kurulu Kararının, yönetimin hangi tür işlemine girdiğinin tesbiti gerekir.
2920 sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu’nun 44 üncü maddesinde, Ulaştırma Bakanlığı’nın havaalınlarında, yolcu ve yük trafiğinin ve her türlü hizmetlerin çağdaş sivil havacılık ilkelerine ve ülke çıkarlarına uygun bir biçimde yürütülmesi amacı ile gereken önlemleri almaya veya aldırmaya yetkili olduğu kurala bağlanmış olup, bu hükümle birlikte Ulaştırma Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri hakkında 3348 sayılı Kanun’un 2 inci, 12 inci ve 35 inci maddelerine dayanılarak havaalanları yer hizmetlerinin uluslara seviyede yapılmasını sağlamak için uygulanacak usul ve esasları düzenlemek, hizmet türlerini belirlemek ve bu hizmetlerle ilgili ücret tarifelerini tesbit etmek amacıyla Havaalanları Yer Hizmetleri Yönetmeliği çıkarılmıştır.
Sözü edilen düzenleme uyarınca, Ulaştırma Bakanlığının görev ve yetkisinde sayılan havalanları yer hizmetleri işletmeciliğinin, kamu hizmeti niteliğinde bulunduğu tartışmasızdır.
Kamusal ihtiyaçları karşılamak üzere idarenin yönetimi veya yakın gözetimi altında kamu yararı amacı doğrultusunda yürütülen faaliyet olan kamu hizmeti idare hukuku kuralına tabi bulunmaktadır. Kamu hizmetinin düzenlenmesi veya yürütülmesi amacıyla kamu gücüne dayanılarak tesis edilen işlemler de idari işlem niteliğini taşımaktadır.
Bu durumda tek yanlı, kesin ve yürütülmesi zorunlu idari işleme karşı açılan davada idari yargı görevli iken, uyuşmazlıkta adli yargının görevli olduğundan bahisle verilen görev ret kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan sebeplerle, 2577 sayılı Kanunun 49 uncu maddesi gereğince temyiz talebinin kabulüyle … İdare Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği düşünüldü:
Temyiz dosyasının tekemmül etmiş olduğu anlaşılmakla, yürütmenin durdurulması istemi görüşülmeyerek işin esasına geçildi :
Dava, İstanbul, Atatürk, Ankara Esenboğa, Antalya ve İzmir Adnan Menderes Havaalanları THY ve müşteri uçaklarının varış ve kalkışlı seferlerine verilecek yükleme ve boşaltma hizmetlerine ilişkin 8.2.2002 günlü ihale ile sözügeçen ihalenin onaylanmasına dair THY Anonim Ortaklığı Yönetim Kurulu Kararının iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince, 22.8.1990 günlü, 90/822 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla özelleştirme kapsamına alınan ve halen özelleştirme kapsamında bulunan Türk Hava Yolları Anonim ortaklığının 4046 sayılı Kanunun 37/a maddesi uyarınca özel hukuk hükümlerine tabi olduğu, uyuşmazlık konusu ihaleye ilişkin ihale şartnamesinin 9.maddesi ile ihale ilan kararında Türk Hava Yolları Anonim Ortaklığının, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümlerine tabii olmadığının açıkça belirtildiği hususları dikkate alındığında, anılan ihalenin özel hukuk hükümleri çerçevesinde yapılmış olması nedeniyle uyuşmazlığın görev alanının adli yargının görevine girdiği gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, uyuşmazlıkta idari yargının görevli olduğu iddiasıyla anılan kararın temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
Uyuşmazlık Mahkemesinin 24.12.2001 tarih ve E:2001/90, K:2001/99 sayılı kararında da belirtildiği üzere, Türk Hava Yolları A.O., 233 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’ye tabi bir Kamu İktisadi Kuruluşu iken, Bakanlar Kurulunun 22.8.1990 tarih ve 90/822 sayılı kararı ile 3291 sayılı Yasa’nın 13.maddesine göre özelleştirilmesine karar verilmiş olup, halen 4046 sayılı Yasa hükümlerine göre, sermayesindeki kamu payı % 50’nin altına düşünceye kadar yönetimi ve denetimi Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na ait olan, dolayısıyla kamu kurumu niteliğini koruyan bir kuruluştur.
Bu itibarla, 4046 sayılı Kanun’un 37/a maddesindeki, “Bu Kanun hükümleri gereğince özelleştirme proğramına alınan kuruluşlar özel hukuk hükümlerine tabi olup, bunlar hakkında varsa kendi kuruluş kanunları ile diğer kanunlarda yer alan bu Kanuna aykırı hükümler ve 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri uygulanmaz…” hükmünün, davalı Türk Hava Yolları AO.’nun, özel hukuk hükümlerine tabi olacak işlemlerinde geçerli olacak şekilde yorumlanması gerekmektedir.
Nitekim, Anayasa’nın “Yargı yolu” başlığı altındaki 125.maddesinin birinci fıkrasındaki “İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır.” biçimindeki kuralı yorumlayan Anayasa Mahkemesi, bu kuralın, yönetimin kamu hukuku ve özel hukuk alanına giren ” hür türlü” eylem ve işlemlerini kapsadığını, bunlardan, kamu hukuku alanındaki eylem ve işlemleri için idari yargının, özel hukuk alanındakiler için de adli yargının görevli olduğunda duraksamanın bulunmadığını belirtmiştir. (Anayasa Mahkemesinin; 9.12.1994 tarih ve E:1994/43, K:1994/42-2; 28.6.1995 tarih ve E:1994/71, K:1995/23 sayılı kararları)
Bu itibarla, kamu kurumu niteliğini koruyan davalı Türk Hava Yolları A.O.’nun dava konusu İstanbul Atatürk, Ankara Esenboğa, Antalya ve İzmir Adnan Menderes Havaalanların da THY ve müşteri uçaklarının varış ve kalkışlı seferlerine verilecek yükleme ve boşaltma hizmetlerine ilişkin 8.2.2002 günlü ihale ile sözügeçen ihalenin onaylanmasına dair THY Anonim Ortaklığı Yönetim Kurulu Kararının, yönetimin hangi tür işlemine girdiğinin saptanması gerekmektedir.
2920 sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu’nun 44.maddesinde, Ulaştırma Bakanlığı’nın, havaalanlarında, yolcu ve yük trafiğinin ve her türlü hizmetlerin çağdaş sivil havacılık ilkelerine ve ülke çıkarlarına uygun bir biçimde yürütülmesi amacı ile gereken önlemleri almaya veya aldırmaya yetkili olduğu kurala bağlanmış olup, bu hükümle birlikte Ulaştırma Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri hakkında 3348 sayılı Kanun’un 2, 12 ve 35 inci maddelerine dayanılarak, havaalanları yer hizmetlerinin uluslararası seviyede yapılmasını sağlamak için, uygulanacak usul ve esasları düzenlemek, hizmet türlerini belirlemek ve bu hizmetlerle ilgili ücret tarifelerini belirlemek amacıyla Havaalanları Yer Hizmetleri Yönetmeliği çıkarılmıştır.
Sözü edilen düzenleme uyarınca, Ulaştırma Bakanlığının görev ve yetkisinde sayılan havalaanları yer hizmetleri işletmeciliğinin, kamu hizmeti niteliğinde bulunduğu tartışmasızdır.
Kamu hizmetinin düzenlenmesi veya yürütülmesi amacıyla kamu gücüne dayanılarak tesis edilen işlemler idari işlem niteliği taşımakta olup; kamusal ihtiyaçları karşılamak üzere idarenin yönetimi veya yakın gözetimi altında kamu yararı amacı doğrultusunda yürütülen faaliyet olan kamu hizmetinin hukuki denetiminin idari yargı yerince yapılması gerekli bulunmaktadır.
Bu durumda tek yanlı, kesin ve yürütülmesi zorunlu idari işleme karşı açılan davada idari yargı görevli iken, uyuşmazlıkta adli yargının görevli olduğundan bahisle verilen görev ret kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı Yasanın 49.maddesine uygun bulunan davacı temyiz isteminin kabulüyle … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine 26.3.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.