Danıştay Kararı 10. Daire 2001/4110 E. 2002/5206 K. 24.12.2002 T.

10. Daire         2001/4110 E.  ,  2002/5206 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2001/4110
Karar No : 2002/5206

Temyiz Eden (Davacı) : …
Vekili : …
Karşı Taraf (Davalı) : …
İstemin Özeti : … İlçesi, … Kasabası, … mevkiinde bulunan davacı şirkete ait otelin ön kısmında devletin hüküm ve tasarrufu altındaki kıyı ve denizin 2884 m2’lik kısmının beton iskele ve dolgu yapılarak kullanılması nedeniyle 2.12.1995-10.10.1998 dönemi için toplam 5.221.303.000.TL. ecrimisil isenilmesine ilişkin ecrimisil ihbarnamesinin iptali istemiyle açılan dava sonucunda, davanın reddine karar veren … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun bulunan mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği düşünüldü:
Dava, … İlçesi, … Kasabası, … mevkiinde bulunan davacı şirkete ait otelin ön kısmında devletin hüküm ve tasarrufu altındaki kıyı ve denizin 2884 m2’lik kısmının beton iskele ve dolgu yapılarak kullanılması nedeniyle 2.12.1995-10.10.1998 dönemi için toplam 5.221.303.000.TL. ecrimisil isenilmesine ilişkin ecrimisil ihbarnamesinin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince, davacının devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmazı beton iskele ve dolgu yaptırarak işgal ettiğinin tespitli olması karşısında bu işgal nedeniyle ecrimisil istenilebileceği, istenilen ecrimisil miktarının fahiş olduğu yönündeki davacı iddiası nedeniyle yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporuyla uyuşmazlık konusu dönemde alınması gerekli ecrimisil miktarının 19.216.429.680.TL. belirlendiği buna göre istenilen ecrimisil miktarında hukuka aykırılık bulunmadığı gerkçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı, anılan idare mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu iddiasıyla temyizen incelenip bozulmasını istemektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 3622 sayılı Kanunla değişik 15.maddesinin 1/b fıkrasında, idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlemin mevcut olmaması halinde davanın reddine karar verileceği düzenlemesine yer verilmiştir.
2886 sayılı Devlet İhale Kanununun 74.maddesindeki yetkiye dayanılarak çıkartılan Devlete Ait Taşınmaz Mal Satış, Trampa, Kiraya Verme, Mülkiyetin Gayri Ayni Hak Tesis, Ecrimisil ve Tahliye Yönetmeliğinin 80.maddesinde, ecrimisil ihbarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içinde ödenmesi gerektiği, ancak tebliğ edilen işlemde bir hata bulunduğu düşünülerek rızaen ödenmek istenilmediği takdirde aynı süre içinde idareye müracaat edilerek düzeltme talebinde bulunulabileceği ve düzeltme taleplerinin milli emlak servislerine geldiği tarihten itibaren en geç 1 ay içinde inceleneceği ve neticesinin de düzeltme ihbarnamesi ile muhataplarına tebliğ edileceği, “ecrimisilin kesinleşmesi, vade tarihi ve tahsili” başlıklı 81.maddesinde ise, düzeltme isteminde bulunulmuş olması halinde ecrimisil düzeltme ihbarnamesinin muhatabına tebliğ tarihinden itibaren 1 ay içerisinde ecrimisil alacağının ödeneceği, bu sürenin son gününün ödenmesi gereken ecrimisilin vade tarihi olduğu kurala bağlanmıştır.
Yukarıda belirtilen yönetmelik hükümleri uyarınca, davacının adına düzenlenen ihbarname nedeniyle düzeltme talebinde bulunması üzerine ancak ecrimisil düzeltme ihbarnamesinin davacı adına düzenlenip tebliğ edilmesi ile ecrimisil alacağı tahakkuk ettirilmiş olacağından, düzeltme ihbarnamesinin düzenlenmemesi halinde kamu alacağının tahakkuk ve tahsiline hukuken olanak bulunmamaktadır.
Dava konusu olayda, ecrimisil ihbarnamesine davacının itiraz etmesi üzerine davalı idare tarafından iirazın 10.12.1998 tarih ve 1284 sayılı yazı ile reddedilerek ecrimisilin ödenmesinin istenildiği anlaşıldığından 2577 sayılı Yasanın 14.maddesinin 3.fıkrasının d bendi ve 15.maddesinin 1.fıkrasının b bendi uyarınca kesin ve yürütülmesi gerekli işlem niteliğini kaybeden ecrimisil ihbarnamesinin inceleme olanağı bulunmamaktadır.
Bu durumda, davanın, kesin ve yürütülmesi gerekli işlem niteliğini kaybeden ecrimisil ihbarnamesi için 2577 sayılı YLasanın 14/3-d ve 15/1-b maddeleri uyarınca reddine karar verilmesi gerekirken esasının incelenerek reddi yolunda verilen kararda hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilmesine 24.12.2002 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

Ayrışık Oy : Kesin ve yürütülmesi gerekli olmayan bir idari işleme karşı açılan davanın ilk inceleme aşamasında reddedileceği 2577 sayılı Yasanın 15/1-b maddesi gereğidir.
Kesin ve yürütülmesi gerekli olan idari işlem, hukuk aleminde sonuç yaratan ve başka bir merciin iradesine bağlı olmayan işlemlerdir. Başka bir idari mercie itirazı mümkün olan idari işlemlerde, itiraz üzerine idari işlem değiştirilirse, eski işlemin hukuki geçerliğini kaybedeceği, sonuç yaratan işlemin, yeni işlem olacağı aşikardır. Ancak, itirazın reddedildiği ahvalde, yürütülecek olan işlemin itiraz konusu idari işlem olacağı, itirazın reddine ilişkin işlemin onun yerini kalmayacağı tartışmasızdır.
Devlete Ait Taşınmaz Mal Satış, Trampa, Kiraya Verme, Mülkiyetin Gayri Ayni Hak Tesis, Ecrimisil ve Tahliye Yönetmeliğinin 80. maddesinde, tespit ve takdir edilecek ecrimisil tutarının, fuzuli şagiline ecrimisil ihbarnamesi ile tebliğ edileceği, fuzuli şagilin tebliğ edilen işlemde bir hata bulunduğunu düşünmesi halinde bir ay içinde tebliğ eden idareye bir dilekçe ile müracaat ederek düzeltme talebinde bulunabileceği, düzeltme talebinin incelenerek neticesinin Ecrimisil Düzeltme İhbarnamesi ile muhatabına tebliğ edileceği hükmü yer almış; aynı yönetmeliğin 81. maddesinde de ecrimisil ihbarnamesinin düzeltme talebinde bulunulmuş ise ecrimisil düzeltme ihbarnamesinin muhatabına tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ecrimisil alacağının ödeneceği bu sürenin son gününün ödenmesi gereken ecrimisilin vade tarihi olduğu hükme bağlanmıştır.
Anılan yönetmelik hükümleri ile, bir ecrimisil ihbarnamesine itiraz edildiğinde, bu itirazın incelenmesi sonucunda neticesinin ne tür bir işlemle bildirileceği ve ecrimisil alacağının ödeme süresi düzenlenmiştir. Bu hükümlere dayanılarak, itirazın reddi halinde ecrimisil düzeltme ihbarnamesi düzenlemesini, esas işlem olan ecrimisil ihbarnamesinin kaldırıldığı olarak kabul etmek, yukarıda belirtilen temel ilkeye aykırı düşecektir.
Dava konusu uyuşmazlıkta, davacının ecrimisil ihbarnamesine karşı yapmış olduğu itiraz üzerine idarece ilk işlemde hiçbir değişiklik yapmadan itirazın reddedildiği, davacının bu itirazın sonucunu bekleyerek süresi içinde dava açtığı göz önüne alındığında, bu ecrimisil düzeltme ihbarnamesi esas alınarak ecrimisil ihbarnamesinin kesin ve yürütülmesi gerekli bir işlem olmadığı, bu nedenle idari davaya konu teşkil etmeyeceğini kabule olanak bulunmadığından, mahkeme kararının onanması gerektiği oyu ile aksi yönde verilen karara katılmıyorum.