Danıştay Kararı 10. Daire 1999/2442 E. 2000/3995 K. 26.06.2000 T.

10. Daire         1999/2442 E.  ,  2000/3995 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 1999/2442
Karar No : 2000/3995

Davacı : …
Vekili : …
Davalılar : 1- Başbakanlık – ANKARA
2- Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı – ANKARA
İstemin Özeti : Kendisi … Büyükelçiliğinde eşi … Başkonsolosluğunda meslek memuru olarak çalışmakta olan davacı, 16.9.1999 tarihinde yurda dönüşlerinde kendisi ve eşinin ev eşyaları ve arabalarının bedelsiz ithali için yaptığı başvuru üzerine verilen, eşlerden her birisinin ayrı ayrı bedelsiz ithal hakkı bulunmadığına ilişkin Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı’nın 10.5.1999 tarih ve … sayılı işlemi ile bu işleme dayanak alınan “Eşya İthaline İlişkin Broşür”ün “Eşya Sahibine Ait Şartlar” bölümünün (d) fıkrasının ve 4.4.1997 tarih ve 22954 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 97/9237 sayılı “Bazı Şahsi ve Ticari Mahiyette Eşyanın Bedelsiz Olarak İthaline İlişkin Karar”ın 3/B ve 8.maddelerinin; görev gereği ayrı ülkelerde ikamet etmeleri ve eşya tasarrafunda bulunmaları nedeniyle bedelsiz ithal hakkı tanınması gerektiği iddiasıyla iptalini istemektedir.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Dava konusu düzenleyici işlemlerin iptali istenilen kısımlarında davacının ve eşinin bedelsiz ithal hakkını kısıtlayan bir hüküm bulunmamaktadır.
Dava konusu uygulama işlemi ise, davacının ve eşinin, görev gereği ayrı ayrı yerlerde ikamet etmesi ve mevzuatın yasal zorunluluk gereği yurtdışında ayrı yerlerde ikamet eden her vatandaşa ayrı ayrı bedelsiz ithal hakkı öngörmesi karşısında hukuka aykırı bulunmaktadır.
Açıklanan nedenlerle davanın düzenleyici işlemlere ilişkin kısmının reddine, uygulama işleminin iptaline karar verilmesi gerektiği düşünülmüştür.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : Dava; kendisi … Büyükelçiliğinde eşi … Başkonsolosluğunda meslek memuru olarak çalışmakta olan davacı, 16.9.1999 tarihinde yurda dönüşlerinde kendisi ve eşinin ev eşyaları ve arabalarının bedelsiz ithali için yaptığı başvuru üzerine verilen, eşlerden her birisinin ayrı ayrı bedelsiz ithal hakkı bulunmadığına ilişkin Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı işlemi ile bu işlemin Dayanağı olan “Eşya İthaline İlişkin Broşür’ün “Eşya Sahibine Ait Şartlar” bölümünün (d) fıkrasının ve 4.4.1997 tarihli Resmi Gazete’de neşredilen 97/9237 sayılı “Bazı Şahsi ve Ticari
Mahiyette Eşyanın Bedelsiz Olarak İthaline İlişkin Karar”ın 3/B ve 8 inci maddelerinin iptali talebiyle açılmıştır.
Uyuşmazlık; görevi sebebiyle yurtdışında ayrı ayrı ikamet eden karı ve kocanın yurda dönüşlerinde her birisinin araç ve eşyalarla ilgili olarak ayrı ayrı bedelsiz ithalat hakkına sahip olup olmadığından kaynaklanmaktadır.
1615 sayılı Gümrük Kanunu’nun 10 uncu maddesinin 7 inci ve 8 inci fıkralarında, yurt dışındaki milli veya milletlerarası kadrolara atanıp da bu görevlerinden dönen devlet memurlarının beraberlerinde getirecekleri zat ve ev eşyalarının Gümrük Tekel Bakanlığı ile ilgili Bakanlıkça tespit edilecek esaslara uygun görülmesi halinde gümrük vergilerinden muaf olarak yurda ithal edilebileceği; 19 uncu maddesinde ise mali ve iktisadi zaruretler halinde ve ülke çıkarları gözönünde bulundurularak bu muafiyetin kısmen veya tamamen kaldırılmasına veya bu eşyanın bir kısmına veya tamamına tek ve maktu tarife uygulamaya Bakanlar Kurulunun yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.
Bu düzenlemelere dayalı olarak çıkarılan 97/9237 sayılı “Bazı Şahsi ve Ticari Mahiyette Eşyanın Bedelsiz olarak İthaline İlişkin Kararın” 3 üncü ve 8 inci maddeleriyle, yurtdışında belli süre ikamet edenlerin bir adet motorlu taşıtı bedelsiz ithalat yoluyla yurda getirebilecekleri, bu haktan karı-koca ve 18 yaşından küçük çocukların ayrı ayrı değil bir aile ünitesi olarak istifade edecekleri hükme bağlanmıştır.
Yine 1615 sayılı Gümrük Kanunu’na istinaden çıkarılan Gümrük Yönetmeliği nin 1202 inci maddesinde ise ev eşyalarıyla ilgili düzenlemede de ev eşyası muafiyetinin karı-koca ve reşit olmayan çocuklardan oluşan aile ünitesine uygulanacağı kuralına yer verildikten sonra istisnai olarak mahkeme kararıyla boşanan veya aykırılık kararı verilen karı ve kocanın yurtdışında ayrı ayrı yaşamaları durumunda ev eşyasıyla ilgili muafiyetten ayrı ayrı istifade imkanı getirilmiştir.
4 Nisan 1997 tarihli Resmi Gazetede neşredilen 97/9237 sayılı Bazı Şahsi ve Ticari Mahiyette Eşyanın Bedelsiz İthaline İlişkin Karar’ın iptali istenilen 3/B maddesinde, “Yurt dışındaki milli veya milletlerarası kadrolara atanıp da bu görevlerinden dönen kamu görevlileri, ikametin naklinden önceki Türkiye’ye son giriş tarihinden en az 6 ay öncesinden beri adlarına kayıtlı ve kullandıkları motorlu özel taşıtlardan bir adedi ile motorsiklet, özel uçak, helikopter ve yatlardan birer adedini ithal edebilirler” hükmü konulmuş olup aynı Kararnamenin 8 inci maddesi ise “bu kararda sözü edilen özel ulaşım araçları ile motorlu özel taşıtların ithal izinleri, karı-koca ve 18 yaşından küçük çocuklardan oluşan bir aile ünitesine ikametin naklinde ve fiili ithal tarihinden itibaren 5 yılda bir verilir.” hükmünü amir bulunmaktadır.
Eşya İthaline İlişkin Broşür’ün “Eşya Sahibine Ait Şartlar” başlıklı bölümünün iptali istenilen (d) fıkrasında “Ev eşyası muafiyeti aile ünitesine göre uygulanır. Karı, koca ve reşit olmayan çocuklar bir aile ünitesi sayılır. Ancak, ev eşyası muafiyeti karı ve kocaya müştereken veya eşlerden birine münferiden uygulanır. Eşlerden biri tarafından yapılan ithalden sonra diğer eşin sonradan eşya getirmesi halinde, önceki tahakkuk kağıdı görülür ve mükerrer eşya ithaline izin verilmez. Kocasından ayrı olarak yurt dışında bulunan ve ev kurmuş olan kadın da bu muaflıktan yararlanır. Ayrıca karı ve kocanın her ikisi de yurt dışında olmakla beraber, ayrı yaşıyorlarsa, eşlerin bu muaflıktan ayrı ayrı yararlanabilmeleri için; boşanma veya ayrılık durumunun mahkeme kararıyla tevsiki gerekmektedir.” hükmü konulmuştur.
Bu düzenlemeler ile yurt dışındaki vatandaşların, yurtdışında kaldıkları süre içinde edindikleri evde kullanılabilen türde eşyalar ile yurtdışında mevzuatta öngörülen süreler içinde edindikleri özel motorlu taşıtların ithalinde her şahsa bedelsiz ithal hakkı tanınırken, düzenlemenin amacına uygun olarak aynı yerde ikamet eden bir aile ünitesinin yurda gelişinde bu hak aile ünitesiyle sınırlandırılmış ve yurtdışında birlikte ikamet eden aile ünitesinin ayrı aile üniteleri gibi mükerrer eşya ithaline izin verilmemiştir.
Düzenlemenin niteliği gereği, boşanma ve ayrılık durumunda olduğu gibi, zorunlu sebeblerle ayrı yaşayan, ayrı yerlerde ikamet eden ve mecburi olarak ayrı eşya tasarrufunda bulunan kişiler için ayrı ayrı bedelsiz hakkı tanınmıştır.
Davacı ve eşinin yurtdışında görevleri ayrı ayrı ikamet etmeleri sebebiyle yurda ayrı ayrı bedelsiz ithalat yoluyla araç getirmelerine 92/9237 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 3 üncü ve 8 inci maddelerine göre imkan bulunmadığı gibi ayrı ayrı ev eşyasını bedelsiz ithalat yoluyla yurda getirmelerine Gümrük Yönetmeliğinin 1202 inci maddesine ve Eşya İthaline İlişkin Broşürün Eşya Sahibine Ait Şartlar bölümünün D fıkrası hükmüne göre imkan bulunmamaktadır.
Açıklanan sebeplerle iptali talep edilen dava konusu düzenleyici işlemler 1615 sayılı Gümrük Kanununun 10 uncu maddesinin 7 inci ve 8 inci fıkraları amir hükümleri ile 19 uncu maddesi hükmüne ve yine 1615 sayılı Gümrük Kanununa müstenid Gümrük Yönetmeliğinin 1202 inci maddesi amir hükmüne uygun bulunduğu gibi dava konusu Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı işlemi de söz konusu mevzuat hükümlerine uygun bulunduğundan hukuki mesnedi bulunmayan davanın reddi gerekeceği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği düşünüldü:
Kendisi … Büyükelçiliğinde eşi … Başkonsolosluğunda meslek memuru olarak çalışmakta olan davacı, 16.9.1999 tarihinde yurda dönüşlerinde kendisi ve eşinin ev eşyaları ve arabalarının bedelsiz ithali için yaptığı başvuru üzerine verilen, eşlerden her birisinin ayrı ayrı bedelsiz ithal hakkı bulunmadığına ilişkin Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı’nın 10.5.1999 tarih ve … sayılı işlemi ile bu işleme dayanak alınan “Eşya İthaline İlişkin Broşür”ün “Eşya Sahibine Ait Şartlar” bölümünün (d) fıkrasının ve 4.4.1997 tarih ve 22954 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 97/9237 sayılı “Bazı Şahsi ve Ticari Mahiyette Eşyanın Bedelsiz Olarak İthaline İlişkin Karar”ın 3/B ve 8.maddelerinin iptalini istemektedir.
1615 sayılı Gümrük Kanunu’nun 10. maddesinin 7 ve 8. fıkralarında, yurt dışındaki milli veya milletlerarası kadrolara atanıp da bu görevlerinden dönen devlet memurlarının beraberlerinde getirecekleri zat ve ev eşyalarının Gümrük ve Tekel Bakanlığı ile ilgili Bakanlıkça tespit edilecek esaslara uygun görülmesi halinde gümrük vergilerinden muaf olarak yurda ithal edilebileceği; 19. maddesinde ise mali ve iktisadi zaruretler halinde ve ülke çıkarları gözönünde bulundurularak bu muafiyetin kısmen veya tamamen kaldırılmasına veya bu eşyanın bir kısmına veya tamamına tek ve maktu tarife uygulamaya Bakanlar Kurulunun yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.
1615 sayılı Gümrük Kanunu’na dayanılarak çıkarılan Gümrük Yönetmeliği’nin 1202. maddesinde ev eşyalarıyla ilgili düzenlemede de ev eşyası muafiyetinin karı-koca ve reşit olmayan çocuklardan oluşan aile ünitesine uygulanacağı kuralına yer verildikten sonra, mahkeme kararıyla boşanan veya ayrılık kararı verilen karı ve kocanın yurtdışında ayrı ayrı yaşamaları durumunda ev eşyalarıyla ilgili muafiyetten ayrı ayrı yararlanmaları olanağı getirilmiştir.
4 Nisan 1997 tarih ve 22954 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Bazı Şahsi ve Ticari Mahiyette Eşyanın Bedelsiz İthaline İlişkin Karar’ın iptali istenilen 3/B maddesinde, “Yurt dışındaki milli veya milletlerarası kadrolara atanıp da bu görevlerinden dönen kamu görevlileri, ikametin naklinden önceki Türkiye’ye son giriş tarihinden en az 6 ay öncesinden beri adlarına kayıtlı ve kullandıkları motorlu özel taşıtlardan bir adedi ile motorsiklet, özel uçak, helikopter ve yatlardan birer adedini ithal edebilirler” hükmüne yer verilirken, aynı düzenleyici işlemin 8. maddesinde ise “bu kararda sözü edilen özel ulaşım araçları ile motorlu özel taşıtların ithal izinleri, karı-koca ve 18 yaşından küçük çocuklardan oluşan bir aile ünitesine ikametin naklinde ve fiili ithal tarihinden itibaren 5 yılda bir verilir.” hükmü yer almıştır.
Diğer yandan Eşya İthaline İlişkin Broşür’ün “Eşya Sahibine Ait Şartlar” başlıklı bölümünün iptali istenilen (d) fıkrasında “Ev eşyası muafiyeti aile ünitesine göre uygulanır. Karı, koca ve reşit olmayan çocuklar bir aile ünitesi sayılır. Ancak, ev eşyası muafiyeti karı ve kocaya müştereken veya eşlerden birine münferiden uygulanır. Eşlerden biri tarafından yapılan ithalden sonra diğer eşin sonradan eşya getirmesi halinde, önceki tahakkuk kağıdı görülür ve mükerrer eşya ithaline izin verilmez. Kocasından ayrı olarak yurt dışında bulunan ve ev kurmuş olan kadın da bu muaflıktan yararlanır. Ayrıca karı ve kocanın her ikisi de yurt dışında olmakla beraber, ayrı yaşıyorlarsa, eşlerin bu muaflıktan ayrı ayrı yararlanabilmeleri için; boşanma veya ayrılık durumunun mahkeme kararıyla tevsiki gerekmektedir.” denilmiştir.
Düzenleme ile yurt dışındaki vatandaşların, yurtdışında kaldıkları süre içinde edindikleri evde kullanılabilen türde eşyalar ile yurtdışında mevzuatta öngörülen süreler içinde edindikleri özel motorlu taşıtların ithalinde her şahsa bedelsiz ithal hakkı tanınırken, düzenlemenin amacına uygun olarak aynı yerde ikamet eden bir aile ünitesinin yurda gelişinde bu hak aile ünitesiyle sınırlandırılırken, yurtdışında birlikte ikamet eden aile ünitesinin ayrı aile üniteleri gibi mükerrer eşya ithaline izin verilmemiştir.
Düzenlemenin niteliği gereği, ayrı yaşayan eşlerin muaflıktan ayrı ayrı yararlanabilmeleri için öngörülen boşanma veya ayrılık durumunun mahkeme kararıyla tevsiki şartını görev gereği ayrı ülkelerde ikamet ettikleri açık olan kamu görevlilerinin bu muaflıktan yararlanamayacağı şeklinde yorumlamaya olanak bulunmamaktadır. Bu itibarla boşanma ve ayrılık durumunda olduğu gibi, görev gereği ayrı yerlerde ikamet eden, eşya tasarrufunda bulunan üstelik görev gereği ayrı yaşadıkları açık olduğu için her hangi bir belgeyle tevsiki de şart olmayan kamu görevlilerinin de muaflıktan ayrı ayrı yararlandırılmaları gerekmektedir.
Dava konusu düzenleyici işlemlerde davacı ve eşine ait şahsı eşyaların bedelsiz ithalini kısıtlayan bir hüküm bulunmadığından, düzenleyici işlemlerde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Ancak aktarılan düzenleme gereği, farklı ülkelerde görev yapan ve ikamet eden davacı ve eşine bedelsiz ithal izni verilmesi gerekirken, aksi yolda tesis edilen uygulama işlemi ise hukuka aykırı bulunmaktadır.
Davalı idarece düzenlemede yurt dışında görev nedeniyle ayrı ikamet edenlere ilişkin bir hüküm bulunmadığı öne sürülmüşse de dava konusu Bedelsiz İthal Kararı’nın 10. maddesinde de yer aldığı gibi, özel ve zorunlu durumları inceleyip, sonuçlandırmaya yetkili olduğu halde bu yetkisini kullanmadığı anlaşılan idarenin bu iddiasının da dayanağı bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davanın Bedelsiz İthal Kararı ve Eşya İthaline İlişkin Broşür’e yönelik kısmının esasta oybirliği, gerekçede oyçokluğuyla reddine; Gümrük Müstaşarlığı’nın 10.5.1999 tarih ve … sayılı işleminin iptaline, dava kısmen kabul, kısmen reddedildiğinden aşağıda dökümü gösterilen yargılama giderlerinin yarısı olan …- liranın davacı üzerinde bırakılmasına, diğer yarısı olan …- linanın davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine, ayrıca davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre belirlenen … lira avukatlık ücretinin de davalı idarelerden alınıp davacıya verilmesine oyçokluğuyla 26.6.2000 tarihinde karar verildi.

AZLIK OYU : 1615 Sayılı Gümrük Kanununun 10.maddesinin 7 ve 8.fıkralarında yurt dışındaki milli veya milletlerarası kadrolara atanıp da bu görevlerinden dönen devlet memurlarının beraberlerinde getirecekleri zat ve ev eşyalarının Gümrük ve Tekel Bakanlığı ve ilgili Bakanlıkça tespit edilecek esaslara uygun görülmesi halinde gümrük vergilerinden muaf olarak yurda ithal edilebileceği; 19.maddesinde ise, mali ve iktisadi zaruretler halinde ve ülke çıkarları göz önünde bulundurularak, 10.maddenin 7.fıkrasında belirlenen eşya ile ilgili muafiyetin kısmen veya tamamen kaldırılmasına veya bu eşyanın bir kısmına veya tamamına tek ve maktu tarife uygulamaya Bakanlar Kurulunun yetkili olduğu hükme bağlanmış bulunmaktadır.
Uyuşmazlık konusu olayda, Bakanlar Kurulu Gümrük Kanununun 19.maddesine dayanarak Bazı Şahsi ve Ticari Mahiyette Eşyanın Bedelsiz İthaline İlişkin Kararla yurt dışındaki milli ve milletlerarası kadrolara atanıp bu görevlerinden dönen kamu görevlilerinin motorlu özel taşıtlarının bedelsiz ithal hakkının kullanılmasını, karı-koca ve 18 yaşından küçük çocuklardan oluşan aile ünitesine tanımış, davalı idare de bu esasa uygun olarak yaptığı düzenleme ile yurt dışındaki görevlerinden dönen eserlerden birinin bedelsiz ithal hakkından yararlanabileceği yolunda işlem tesis etmiştir.
Bu nedenle, ülkenin mali ve iktisadi çıkarları gözetilerek yapıldığı anlaşılan düzenleyici işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığından davanın düzenleyici işlemlere yönelik kısmının reddi yolundaki çoğunluk kararına gerekçe yönünden; davanın bu düzenleyici işlemlere uygun olarak tesis edilen uygulama işlemine yönelik kısmının da reddi gerektiğinden çoğunluk kararının bu kısmına da esas yönünden katılmıyoruz.