Danıştay Kararı 10. Daire 1998/2400 E. 2000/5393 K. 25.10.2000 T.

10. Daire         1998/2400 E.  ,  2000/5393 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 1998/2400
Karar No : 2000/5393

Temyiz Eden (Davalı) : Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı- ANKARA
Karşı Taraf (Davacı) : …
Vekili : …
İstemin Özeti : Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu … Linyit İşletmesinde çalışan davacı tarafından 12 termik santralin işletme haklarının 3096 sayılı Yasanın 3. ve 5. maddelerine göre devredileceğine ilişkin olarak 16.11.1996 tarih ve 22819 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı işleminin iptali istemiyle açılan dava sonucunda; dava konusu işlemin iptali yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : 3096 sayılı Yasanın Anayasaya aykırı olduğu ileri sürülerek Anayasa Mahkemesine itirazen başvurulması gerektiği savunulmaktadır.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Dava dosyasının incelenmesinden; davacının … Linyit işletmesinde çalıştığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacının … Linyit İşletmesi dışında kalan termik santrallerle menfaat ilişkisi kurulamamaktadır. Dava konusu işlemin 12 adet termik santralin devrine ilişkin olduğu dikkate alındığında; dava konusu işlemin tamamının iptali istemiyle açılan davada, davacının dava açma ehliyetinin öncelikle incelenmesi gerekmektedir.
Belirtilen husus incelenmeden işin esası hakkında karar veren idare mahkemesi kararı usule aykırı olduğundan, temyiz isteminin kabulü ile temyize konu mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : Oniki adet termik santralin işletme haklarının 3096 sayılı yasanın 3. ve 5. maddelerine göre devredileceğine ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı işleminin iptali istemiyle açılan davada … İdare Mahkemesince dava konusu işlemin iptali yolunda verilen kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
İptal davaları idari işlemlerden meşru, güncel ve kişisel menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılabilir.
İşletme haklarının devrine karar verilen termik santrallerden … Linyit İşletmesinde çalıştığı anlaşılan davacının, işyerinin üretim şekli, çalışma koşulları ve işverenin hukuki nitelikleri ile ilgili değişiklikler oluşturan idari işlemle meşru ve aktüel menfaat ilişkisinin bulunduğu, diğer termik santrallerin devrinin ise davacının kişisel menfaatini ihlal etmediği açıktır.
Belirtilen nedenle, davacının, işlemin tamanının iptali istemiyle dava açmaya ehliyeti bulunmamaktadır.
İdare Mahkemesince bu husus dikkate alınmadan işin esasının karara bağlanması yerinde bulunmadığından mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince davacının Anayasaya aykırılık iddiası ciddi görülmeyerek işin gereği düşünüldü:
Dava; Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu … Linyit İşletmesinde çalışan davacı tarafından 12 termik santralin işletme haklarının 3096 sayılı Yasanın 3. ve 5. maddelerine göre devredileceğine ilişkin olarak 16.11.1996 tarih ve 22819 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesi; dava dosyasının incelenmesinden, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının 16.11.1996 tarih ve 22819 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan işleminde; aralarında dava konusu … Termik Santralinin de bulunduğu bazı termik santrallerin maden sahaları ile birlikte işletme hakkının 20 yıllık bir dönem için devredileceğinin, ayrıca başvurma koşulları, başvuran firmalardan istenen fizibilite raporlarının değerlendirilmesi, tekliflere göre işletme hakkının devredilip devredilmeyeceği gibi hususların yer aldığının anlaşıldığı; bu nedenle 3096 sayılı Yasanın 3. ve 5. maddelerine göre Bakanlar Kurulunun yetkili olduğu bir konuda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının nihai işlem tesis etecek şekilde ilan yapmasının mevzuata aykırı olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar vermiştir.
Davalı idare; anılan kararın hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek temyizen incelenip bozulmasını istemektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2/1-a maddesinde, iptal davasının subjektif ehliyet koşulu “menfaat ihlali” olarak yer almışken; bu koşul, 4001 sayılı Yasayla; çevre, tarihi ve kültürel değerlerin korunması ve imar uygulamaları gibi kamu yararını yakından ilgilendiren hususlar hariç olmak üzere “kişisel hak ihlali” olarak değiştirilmiş; ancak 2577 sayılı Yasanın 4001 sayılı Yasayla değişik 2/1-a maddesi 21.9.1995 tarih ve E:1995/27, K:1995/47 sayılı Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilmiştir. Dolayısıyla, davanın açıldığı tarihe kadar yeni bir yasal düzenleme yapılmadığından belirtilen konuda yasal boşluk bulunmaktaydı.
İdari dava türlerinden iptal davalarının tanımı ve tanımı kapsamındaki subjektif ehliyet koşulu konusunda; iptal davasının içtihat ve doktrinde belirlenen hukuki nitelikleri gözönüne alındığında, idare hukuku alanında tek taraflı irade açıklamasıyla kesin ve yürütülmesi zorunlu nitelikte tesis edilen idari işlemlerin ancak bu idari işlemle meşru, kişisel ve güncel bir menfaat ilgisi kurulabilenler tarafından iptal davasına konu edilebileceğinin kabulü zorunludur.
Öte yandan, belirtilen yasal boşluk 15.6.2000 tarih ve 24080 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 4577 sayılı Yasanın 5. Maddesiyle değiştirilen 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2/1-a maddesiyle doldurulmuş olup, iptal davasının subjektif ehliyet koşulu içtihat ve doktrindeki kabule koşut olarak “menfaat ihlali” kavramıyla nitelendirilmiştir. Bu noktada öncelikle, Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu … Linyit İşletmesinde çalışan davacının dava konusu idari işlemle menfaat ilişkisi bulunup bulunmadığının incelenmesi gerekmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davanın 12 adet termik santralin işletme hakkının 3096 sayılı Yasaya göre devredileceğine ilişkin davalı idare işleminin iptali istemiyle açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda; davacının çalıştığı yer itibariyle sadece … Termik Santralinin devri yönünden dava konusu işlemle menfaat ilişkisinin bulunduğu, diğer termik santrallerinin devri yönünden ise dava konusu işlemle menfaat ilişkisinin bulunmadığının kabulü zorunludur.
Dava konusu işlemin … Termik Santralinin devrine ilişkin kısmına gelince;
3096 sayılı Türkiye Elektrik Kurumu Dışındaki Kuruluşların Elektrik Üretimi, İletimi, Dağıtımı ve Ticareti ile Görevlendirilmesi Hakkında Kanunun 3. maddesinde; elektrikle ilgili hizmet vermek üzere kurulmuş olan sermaye şirketlerine Devlet Planlama Teşkilatının görüşünü havi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının teklifi üzerine, Bakanlar Kurulu önceden Yönetmelikle belli edilmiş görev bölgelerinde elektrik üretim, iletim ve dağıtım tesisleri kurulması ve işletilmesi ile ticaretinin yaptırılmasına karar verebileceği; Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığının, Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenen çerçeve içerisinde ilgili şirketle sözleşme aktedeceği hükme bağlanmıştır.
Aynı Yasanın 5. maddesinde de, görev bölgelerinde kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılmış veya yapılacak üretim, iletim ve dağıtım tesislerinin işletme hakkının görevli şirketlere verilmesine Bakanlar Kurulunca karar verilebileceği ve bu maddenin uygulanması ile ilgili hususların Bakanlar Kurulunca çıkarılacak yönetmelik çerçevesinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca yürütüleceği öngörülmüştür.
Bakanlar Kurulunun 2.2.1987 tarih ve 87/11488 sayılı kararıyla çıkarılan ve 23.2.1987 tarih ve 19381 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Türkiye Elektrik Kurumu Dışındaki Kuruluşlara Elektrik Enerjisi Üretimi, İletimi, Dağıtımı ve Ticareti Konusunda Görev Verilmesi Esasları Hakkında Yönetmeliğin 5. maddesinde, yapılacak müracaatlar ve bunların değerlendirilmesi ile ilgili esas ve usullerin belirlenerek, anılan esas ve usullerin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bağkanlığınca yürütüleceği belirtilmiştir. Anılan Yönetmeliğin 6. maddesine göre, müracaat sahibince getirilen fizibilite raporunun uygun bulunması halinde, Devlet Planlama Teşkilatının müsbet görüşü alındıktan sonra Bakanlar Kurulu Kararı alınmak üzere konunun Başbakanlığa sunulması gerekmektedir.
3096 sayılı Yasanın 5. maddesi ve Yasanın uygulanmasına ilişkin anılan Yönetmeliğin 5. maddesinde işletme hakkı devrine ilişkin esas ve usullerin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca yürütüleceği belirtilmiş olup, dava konusu edilen işlemde de … Termik Santralinin işletme hakkının 20 yıllığına devredileceği duyurulmuş olduğundan işlem bu haliyle Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının Bakanlar Kurulu Kararıyla belirlenen çerçevede ilgili şirketle yapacağı sözleşme aşamasına kadar olan işlemler zincirinin bir parçasını oluşturmaktadır.
Bu itibarla, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının yukarıda anılan mevzuat çerçevesinde işletme hakkı devrine ilişkin esas ve usullerin yürütülmesi kapsamında işlem tesis etmeye yetkili olduğu sonucuna varılmaktadır.
Dolayısıyla, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının Bakanlar Kurulunun yetkili olduğu bir konuda nihai işlem tesis ettiği yolundaki gerekçede isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle; temyize konu idare mahkemesi kararında usul ve hukuka uygunluk bulunmadığından 2577 sayılı Yasanın 49. maddesine uygun bulunan davalı idare temyiz isteminin kabulüne, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, yukarıda açıklanan hususlar dikkate alınarak yeniden karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine 25.10.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.