Danıştay Kararı 10. Daire 1997/6014 E. 1999/5492 K. 09.11.1999 T.

10. Daire         1997/6014 E.  ,  1999/5492 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 1997/6014
Karar No : 1999/5492

Temyiz Eden (Davacılar) : 1- …
2- …
Vekili : …
Karşı Taraf (Davalı) : Milli Savunma Bakanlığı – ANKARA
İstemin Özeti : Davacıların eş ve babaları olan …’nun 29.7.1994 tarihinde gece saat 03.00 sularında … Üs Komutanlığı nizamiyesinde gezinirken görevli nöbetçi personel tarafından vurularak öldürülmesi sonucu desteğinden yoksun kaldıklarından bahisle uğranıldığı öne sürülen maddi ve manevi toplam 400.000.000.-TL. zararın olay tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılan dava sonucunda; … İdare Mahkemesince, davanın reddi yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun bulunan mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmüştür.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği düşünüldü:
Dava, davacıların eş ve babaları olan …’nun 29.7.1994 tarihinde gece saat 03.00 sularında … Üs Komutanlığı nizamiyesinde gezinirken dur ihtarlarına uymaması nedeniyle görevli nöbetçi personel tarafından vurularak öldürülmesi sonucu desteğinden yoksun kalındığından babisle uğranıldığı öne sürülen maddi ve manevi toplam 400.000.000.-TL. zararın olay tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince; idarelerin yasalarla kendilerine verilen kamu hizmetlerinin gereği gibi işlemesini sağlayacak örgütü kurmak, araç-gereç, personeli o hizmetin gereklerine uygun biçimde hazırlama yükümlülüğü bulunduğu, hizmetin iyi işlememesi nedeniyle kişilerin zarara uğramaları halinde idarenin hukuksal sorumluluğunun doğduğu bu durumda uğranılan zararın idarece tazmini gerektiği, eylem ile zarar arasında nedensellik bağının bulunması koşuluyla ayrıca idarenin hizmet kusuru aranmadan zararın hizmet sahibi idarelerce tazmininin hukukun genel ilkeleri gereği olduğu, dava dosyasının incelenmesinden; davacıların eş ve babaları olan şahsın olay tarihinde 76 yaşında olduğunun, 29.7.1994 tarihinde saat 03.00 sıralarında … Komutanlığının bulunduğu mıntıkaya elinde bir poşetle girmek isterken nizamiyedeki nöbetçi askerlerce yapılan sözlü ve silahlı uyarılara rağmen durmadığının, üs karargah binasının ana girişine doğru koşmaya başlaması üzerine SAK timi görevlilerince önce havaya ateş edildiğinin, şahsın durmaması nedeniyle anılan tim görevlilerince vurularak öldürüldüğünün anlaşıldığı, … Saha Komutanlığı Askeri Savcılığınca açılan kovuşturma sonucunda … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda olayla ilgili olarak kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, olayla ilgili olarak ifadesine başvurulan öldürülen kişinin ilk eşinden olma oğlunun alınan ifadesinde, babasının 76 yaşında olduğunun, olay tarihinden 2-3 yıl kadar önce başına bir darpta bulunulması nedeniyle bir durgunluk hali ve unutkanlık meydana geldiğinin, yolunu ve zamanı şaşırabildiği, işitme ve konuşma özrü olmadığının belirtildiği, olayın meydana geliş zamanı, şekli ve öldürülen kişinin davranışları dikkate alındığında idare personelinin hizmet gereklerine, yasa ve yönetmeliklere aykırı davranışlarından söz edilemeyeceği dolayısıyla ortada idareye yüklenebilecek bir hizmet kusuru bulunmadığı diğer yandan olayın niteliği gereği idarenin kusursuz sorumluluk esaslarına göre de tazminle sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacılar, kusursuz sorumlulukla ilgili mahkeme hükmünün gerekçesiz yazıldığı, zararla eylem arasında nedensellik bağı bulunduğu iddiasıyla kararın temyizen incelenip bozulmasını istemektedir.
İdare ve Vergi Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3622 sayılı Yasayla değişik 49.maddesinde yer alan sebeblerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen ve yukarıda özetlenen gerekçelere dayalı olarak verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı, usul ve hukuka uygun olup, bozma nedeni bulunmadığı anlaşıldığından, temyiz isteminin reddine ve anılan kararın onanmasına, 9.11.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.