Danıştay Kararı 10. Daire 1997/4195 E. 1998/1530 K. 20.04.1998 T.

10. Daire         1997/4195 E.  ,  1998/1530 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 1997/4195
Karar No : 1998/1530

Temyiz Eden (Davacılar) : …
Vekilleri : …
Karşı Taraf (Davalı) : İçişleri Bakanlığı – ANKARA
İstemin Özeti : Davacıların tazminat istemiyle açtıkları dava sonucunda; davanın süre yönünden reddine karar veren … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Yerinde olmadığı ileri sürülen temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Dava, davacılara ait gayrimenkuller ile çayır ve otlakların askeri operasyon sırasında zarara uğradığından bahisle uğranılan zararın tazmini istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince; can güvenliği bulunmaması nedeniyle köylerini terkederek Ağrı iline yerleşen davacıların meydana gelen zarardan, Valiliğe verdikleri 7.7.1994 tarihli dilekçeyle haberli oldukları, 17.7.1995 tarihli dilekçeyle de uğranılan zarar nedeniyle tazminat isteminde bulundukları ve bu istemlerinin idarece 19.7.1995 tarihinde reddedildiği, tazminat isteminin reddedildiği 19.7.1995 tarihinde itibaren 60 gün içinde davanın açılmadığı gerekçesiyle davanın süre yönünden reddine karar verilmiştir.
Dava konusu olayda, davacıların zararının, can güvenliklerinin bulunmaması nedeniyle köylerini terkettikten sonra köyde yürütülen askeri operasyon nedeniyle doğduğundan ve idarece davacıların köylerine dönmesine 14.8.1995 tarihine kadar izin verilmemesi sebebiyle meydana gelen zararın miktarı ve nev’inden ancak köye döndükten sonra haberdar olacaklarının kabulü gerekmektedir.
Buna göre 14.8.1995 tarihinden sonra köylerine dönen davacıların meydana gelen zararı bu tarihte öğrendikleri dikkate alındığında zarar tespiti yaptırıldıktan sonra 2.10.1995 tarihinde idareye yapılan başvuru üzerine zımnen ret işleminden sonra 30.1.1996 tarihinde açılan dava süresinde olduğundan idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : Davacıların … İli … Mezrasında bulunan gayrimenkulleri ile çayır ve otlaklarında terör eylemleri nedeniyle meydana gelen zararın tazmini istemiyle açılan dava sonucunda … İdare Mahkemesince davanın süre yönünden reddi yolunda verilen kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
2577 sayılı Yasanın 13. maddesindeki sürelerin, zararın öğrenildiği tarihten itibaren başlatılması gerekmektedir.
Dava konusu olayda zararın, terör eylemleri ve askeri operasyonlar nedeniyle yerlerini terketmek zorunda kalan davacıların köylerine gitmelerine yetkili makamlarca izin verildiği tarihte belirlenebildiği anlaşıldığından, dava açma süresiinin bu tarihten başlatılması gerektiği açıktır.
Bu tarih dikkate alındığında davanın süresinde olduğu görülmektedir.
Açıklanan nedenle yerinde bulunmayan İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği düşünüldü;
Dava, davacıların mülkiyetinde bulunan … İli, … Köyü, … mezrasında bulunan gayrimenkuller ile çayır ve otlaklarda askeri operasyon nedeniyle meydana geldiği öne sürülen 6.953.565.813.-TL.zararın olay tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince; davacıların idareye verdikleri 4.7.1994, 7.7.1994 ve 17.7.1995 tarihli dilekçelerin incelenmesinden meydana gelen zararı 4.7.1994 tarihinde öğrendiklerinin anlaşıldığı, ayrıca 17.7.1995 tarihinde yapılan başvuru ile davalı idareden 3 milyar TL. yardım yapılmasının, iki yıllık zirai kaybın karşılanmasının ve hane başına 150 adet damızlık koyun verilmesinin istenildiği, bu istemlerinin … Valiliğinin 19.7.1995 tarihli yazısıyla reddedildiği, buna göre ret işleminden itibaren 60 gün içinde dava açılması gerekirken bu süre geçirildikten sonra 30.1.1996 tarihinde açılan davanın süresinde olmadığı, ayrıca Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığıyla yaptırılan tespite dayanılarak davalı idareye yapılan başvuru üzerine verilen ret cevabının davacılara yeniden dava açma hakkı kazandırmayacağı gerekçesiyle davanın süre yönünden reddine karar verilmiştir.
Davacılar, idare mahkemesinin, kararına dayanak yaptığı 17.7.1995 tarihli başvurunun henüz köye dönülmeden, zararın miktar ve türü öğrenilmeden yalnızca yardım istemiyle yapılan bir başvuru niteliğinde olduğunu belirterek dava açma süresinin 2.10.1995 tarihinde yapılan başvuruya göre hesaplanması gerektiği iddiasıyla kararın temyizen incelenip bozulmasını istemektedirler.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 13/1.maddesinde, idari eylemlerden hakları ihlal edilmiş olanların idari dava açmadan önce bu eylemleri yazılı bildirim üzerine veya başka suretle öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren beş yıl içinde ilgili idareye başvurarak haklarının yerine getirilmesini istemeleri gerektiği, bu isteklerin kısmen veya tamamen reddi halinde, bu konudaki işlemin tebliğini izleyen günden itibaren veya istek hakkında altmış gün içinde cevap verilmediği takdirde bu sürenin bittiği tarihten itibaren dava süresi içinde dava açabilecekleri belirtilmiştir. Bu madde hükmüne göre tazminat davası açabilmek için idarenin eyleminden dolayı bir zararlı sonucun ortaya çıkması ve bu zararlı sonucun öğrenildiği tarihten itibaren idareye yapılan başvuru üzerine verilecek olan olumlu yada olumsuz cevabın beklenmesi gerekir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacıların, köylerinde can güvenliklerinin bulunmaması sebebiyle köylerini terkederek Ağrı İline yerleştikten sonra 4.7.1994 tarihinde idareye yaptıkları başvuruyla mezralarının yakılmaması için gerekli emniyet tedbirlerinin alınmasını istemeleri ve 7.7.1994 tarihli dilekçeyle de ev ve hayvan barınakları üzerinde bulunan ağaçları getirmek için idareye başvurmalarına rağmen idarece 8.7.1994 tarihli yazıyla köyde yapılan operasyon nedeniyle davacıların köylerine dönmelerine izin verilmediği, bunun üzerine davacıların 17.7.1995 tarihli başvuruyla davalı idareden, ekonomik olarak kötü durumda olduklarından bahisle 3 milyar TL. yardım, iki yıllık zirai kaybın karşılanması ve hane başına 150 adet damızlık koyunun verilmesini talep ettikleri ancak idarece bu başvurunun 19.7.1995 tarihli yazıyla ödenek bulunmaması sebebiyle reddedildiği, 14.8.1995 tarihinde davacıların köylerine dönmelerine izin verildiği, bu tarihten sonra köye dönen davacıların yasadışı terör örgütü üyelerine karşı, köyde yürütülen operasyon sırasında ev, ahır, çayır ve otlaklarının yakılıp yıkılmak suretiyle zarara uğratıldığını görmeleri üzerine 1.9.1995 tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesine yaptırdıkları zarar tespiti sonucu 6.953.565.813.-TL. zararın ödenmesi istemiyle 2.10.1995 tarihinde davalı idareye yaptıkları başvurunun zımnen reddi üzerine 30.1.1996 tarihinde bu davayı açtıkları anlaşılmıştır.
Yukarıda içerikleri açıklanan, davacıların 4.7.1994 ve 7.7.1994 tarihlerinde idareye yaptıkları başvurular; köylerinde yapılan operasyon sırasında uğradıkları zararın tazmini için yapılmış bir başvuru değildir. Yine 17.7.1995 tarihinde yapılan başvuru ise yalnızca köylerini terketmeleri sebebiyle ekonomik sıkıntı içinde bulunmaları nedeniyle yardım istemiyle yapılmış bir başvurudur. Bu haliyle davacıların doğduğunu iddia ettikleri gerçek zararlarının miktar ve nev’ini ancak davalı idarece köylerine dönmelerine izin verildiği 14.8.1995 tarihinde öğrendiklerinin kabulü gerekmektedir.
Davacıların gerçek zararlarının miktar ve nev’ini davalı idarece köylerine dönmelerine izin verilen 14.8.1995 tarihinde öğrendikleri dikkate alındığında zararın öğrenildiği tarihten itibaren 1 yıllık süre içinde 2.10.1995 tarihinde idareye yapılan başvuruya idarece 60 gün içinde herhangi bir cevap verilmemesi üzerine 30.1.1996 tarihinde açılan dava süresinde bulunmaktadır.
İdare Mahkemesince, davacıların 17.7.1995 tarihinde davalı idareye yaptığı ve 2577 sayılı Yasanın 13/1.maddesinde belirtilen nitelikte bir başvuru niteliği taşımayan başvuruları esas alınmak suretiyle davanın süre yönünden reddine karar verilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı Yasanın 49. maddesine uygun bulunan davacıların temyiz isteminin kabulüyle, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, dava dosyasının yeniden bir karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilmesine 20.4.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.