Danıştay Kararı 10. Daire 1997/3713 E. 1998/1547 K. 21.04.1998 T.

10. Daire         1997/3713 E.  ,  1998/1547 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 1997/3713
Karar No : 1998/1547

Temyiz Eden (Davacı) : …
Karşı Taraf (Davalı) : …
İstemin Özeti : Davacının işyerine içkili yer ruhsatı verilmemesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan dava sonucunda … İdare Mahkemesince davanın reddi yolunda verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararın temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmiştir.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Dava ve temyiz dosyasının incelenmesinden, davacının işyerinin içkili yer bölgesi kapsamında kaldığı, yakın olduğu belirtilen … Camii ile direkt bir etkileşim mesafesinde bulunmadığı, lokanta ruhsatı ile çalışmakta olan işyerinin içkili kişiler için yangın emniyeti açısından riskli olduğu iddiasının da tutarlı olmadığı anlaşıldığından, davacının temyiz isteminin kabulü ile temyize konu idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği düşünüldü:
Dava; davacının işyerine içkili yer ruhsatı verilmemesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
Açılan bu dava sonucunda, … İdare Mahkemesince, mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporu değerlendirilmek suretiyle; dava konusu işyerinin öncelikle içkili yerler bölgesine dahil olmadığı, ayrıca camiye çok yakın olduğu ve yangın emniyeti açısından içki almış müşteriler için risk taşıdığı, içkili yer ruhsatı verilmemesi yönündeki işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, anılan idare mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın; işyerinin içkili yer bölgesi içinde bulunduğu, aynı binada bulunan 2/B numaralı yerin içkili yer ruhsatı olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun yanlı ve eksik olduğu ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
… İdare Mahkemesince; uyuşmazlığın çözümü için yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporu da değerlendirilmek suretiyle, söz konusu işyerinin … Caddesi ile … Caddesinin kesiştiği köşe başındaki apartmanın zemininde olduğu, apartman bina numarasının … Caddesine göre verildiği, … Caddesinin de içkili bölgeye dahil olduğunun görüldüğü, ruhsat istenilen yerin ise bu apartmanın arka kısmına rastladığı ve gerek yaya ve gerekse taşıt girişinin bu işyeri için …Caddesinden sağlandığı, işyerinin öngörünümü, kapısı ve penceresinin de … Caddesinden cephe aldığı, bu durumda, sadece apartman numarasının … Caddesinden alınması nedeniyle işyerinin … Caddesindeki içkili yerler bölgesine dahil edilmesinin anılan kararın amacıyla bağdaşmıyacağı, çünkü işyerinin fiili irtibatının … Caddesinden sağlandığı, bu sebeple, işyeri içkili yer bölgesinde kalmadığından içkili yer ruhsatına tabi olamayacağı, bunun yanında, anılan yerin Konya’nın en büyük camisi olan … Camii’ne yakın olduğunun görüldüğü, bilirkişi raporunda bahçe kapıları arası uzaklığın 80 m, içeriye giriş yapılan kapılar arası uzaklığın 116 m.olarak belirtildiği, Yönetmelikte içkili yerlerin mabetlerin yakınında olamayacağının düzenlendiği, oysa sözkonusu yerin camiye çok yakın olup arada bir cadde ve tranvay yolu ile … Caddesi bulunduğu, caminin bahçesiyle bütünlük arzettiği ve özellikle cuma günleri bahçede ibadet yapıldığı, dolayısıyla etkileşim alanının içeriye giriş kapısından sonra değil bahçe kapısından başladığı, bu sebeple camiye bu yakınlıktaki içkili bir yerin halkın dini duygularını rencide edebilecği, dolayısıyla içkili yer ruhsatı verilmesinin Yönetmeliğe aykırı olacağı, raporda bahsi geçen ve idari bir işleve sahip olan müftülük binasının ise uzaklık kapsamında dikkate alınmasının gerekmediği, bunun yanında, davacı herne kadar lokanta ruhsatı için itfaiyeden yangın tehlikesine karşın olumlu rapor aldığını beyan etmekte ise de; bilirkişilerin olumsuz değerlendirmesinin içkili yer için olduğu, gerçekten işyerinin triplex üç kat olup alt katlara içerden dar bir merdivenle ulaşıldığı, içkili olan müşterilerin buradan çıkacak bir yangında kendilerini kurtarabilme imkanının olmayacağı, bu sebeple anılan yerin yangın emniyeti açısından da kullanma amacına uygun olmadığı, sıhhi şartların uygunluğunun davacı tarafından ibraz edilen 6.1.1997 tarihli Sağlık Müdürlüğü raporuyla sabit olduğu, sonuç olarak; dava konusu işyerinin öncelikle içkili yerler bölgesine dahil olmadığı, ayrıca camiye çok yakın olduğu ve yangın emniyeti açısından içki almış müşteriler için risk taşıdığı, içkili yer ruhsatı verilmemesi yönündeki işlemde hukaka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bakılan uyuşmazlıkta, davacının içkili yer ruhsatı istediği işyerinin içkili yerler bölgesinde kalıp kalmadığının saptanması gerekmektedir.
İdare Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda, işyerinin bulunduğu apartmanın bina numarasını … Caddesinden almakla birlikte, işyerinin görünümü, kapısı ve penceresinin … Caddesinden cephe alması nedeniyle işyerinin içkili yer bölgesi kapsamında kalmadığı sonucuna ulaşılmış ise de; dosayada bulunan içkili yer krokisinin incelenmesinden, … Caddesinde Sağda 2 numaradan başlamak suretiyle içkili yer belirlemesi yapıldığı ve aynı binanın içinde davacı tarafından 2/B numaralı yerde işletilen bir içkili lokantanın da bulunduğu anlaşıldığından binanın cephesi esas alınarak işyerinin içkili yer bölgesi dışında kaldığının kabulü suretiyle verilen temyize konu kararda hukuki isabet görülmemiştir.
Öte yandan, Yönetmelikte içkili yer bölgelerinin mabetlerin yakınında olamayacağı belirtilmiş ise de; bu yakınlık direkt bir etkileşim alanında bulunma halinde değerlendirilebilecek olan bir husustur.
Dava ve temyiz dosyasının incelenmesinden; davacının ruhsat istediği işyeri ile yakın olduğu belirtilen … Camii arasında, bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi bir cadde ve tranvay yolu ile …Caddesinin de bulunduğu dikkate alındığında böyle bir etkileşimin gerçekleşeceğinden sözetmeye olanak bulunmamakta olup, davacının usulüne uygun olarak aldığı lokanta ruhsatı ile çalıştırdığı işyerinin içkili yer olarak çalıştırılması halinde yangın emniyeti açısından risk taşıyacağı gerekçesinin ise kabulüne olanak bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere adı geçen Mahkemeye gönderilmesine 21.4.1998 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

AZLIK OYU : Temyiz dilekçesinde ileri sürülen hususlar 2577 sayılı Yasanın 49/1 maddesinde belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp, idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Belirtilen nedenle, davacının temyiz isteminin reddiyle, idare mahkemesi kararının onanması gerektiği görüşüyle aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyoruz.