Danıştay Kararı 10. Daire 1997/2859 E. 1997/3557 K. 09.10.1997 T.

10. Daire         1997/2859 E.  ,  1997/3557 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 1997/2859
Karar No : 1997/3557

Temyiz Eden (Davacı) : …
Karşı Taraf (Davalı) : …
İstemin Özeti : Davacı; memur olarak çalıştığı sürede Tasarrufu Teşvik Hesabına yatırılmayan tutarların yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açtığı davayı süre aşımı yönünden reddeden … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; temyizen incelenip bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : 3417 sayılı Yasa uyarınca davacının Tasarrufu Teşvik Hesabına yatırılması gereken tutarları, hesaptan ödemeye hak kazandığı tarihten itibaren genel zamanaşımı olan on yıllık süre içinde her an istemesi mümkün olup, Anayasayla teminat altına alınan mülkiyet hakkını hukuka aykırı olarak sınırlandıran gerekçeye dayalı mahkeme kararı bozulmak üzere temyiz isteminin kabulü gerekmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği düşünüldü:
Dava; … Belediyesinde memur olarak çalışmaktayken 15.5.1994 tarihinde emekliye ayrılan, davacının, Tasarrufu Teşvik Hesabına yatırılmayan tutarların ödenmesi yolundaki 16.1.1996 tarihli başvurusunun reddi üzerine 6.2.1996 tarihinde … İş Mahkemesinde açtığı davanın 11.4.1996 tarihli mahkeme kararıyla reddinden sonra ve Tasarrufu Teşvik Hesabına yatırılması
gerekirken yatırılmayan tutarların yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle, 25.4.1996 tarihinde açılmıştır.
… İdare Mahkemesi; emekli olduğu 15.5.1994 tarihinde tasarrufu teşvik fonlarının ödenmediğini öğrenen davacının bu tarihten itibaren 2577 sayılı Yasanın 7. maddesinde öngörülen 60 günlük idari dava süresini geçirdikten sonra açtığı davada süre aşımı bulunduğu gerekçesiyle; davayı süre aşımı yönünden reddetmiştir.
Davacı; emekli olduğu tarihte tasarrufu teşvik fonunun ödenmediğini, ödemenin yapılacağı ümidiyle bekledikten sonra 16.1.1996 tarihinde idareye başvurduğunu ve görevsiz yargı yerince verilen görevsizlik kararından itibaren süresi içinde dava açtığını öne sürerek, anılan mahkeme kararının temyiz incelenip bozulmasını istemektedir.
3417 sayılı Çalışanların Tasarrufa Teşvik Edilmesi ve Bu Tasarrufların Değerlendirilmesine Dair Kanun’un 4. maddesi uyarınca; “Kurumlar bu Kanun hükümleri çerçevesinde çalışanların aylık ve ücretlerinden yapacakları tasarruf kesintisi ile sağlanacak Devlet katkılarını aylık ve ücret ödemesinin yapıldığı ayı takip eden ayın sonuna kadar … Bankasında persoeli adına açtıracakları “Tasarrufu Teşvik Hesabı”na yatırırlar.” Bu suretle kişilerin menkul mülkiyeti alanına giren ve kendi adına açılan Tasarrufu Teşvik Hesabında biriken tasarruf kesintileri ile Devlet ve işveren katkıları, Yasanın “Ödemeler” başlıklı 6. maddesine göre emeklilik veya ölüm halinde ilgililere veya kanuni mirasçılarına neması ile birlikte ödenmektedir.
Aktarılan Yasal düzenlemeye göre, ilgililerin emekliye ayrılmaları halinde kendilerine, ölmeleri halinde kanuni mirasçılmarına kendiliğinden bir ödeme yapılmamakta; kişilerin, hesaplarında toplanan tutarın ödenebilmesi için, 6. madde uyarınca ödemeye hak kazandıklarını belgelendirerek hesabın bulunduğu bankaya başvurmaları gerekmektedir.
Diğer taraftan, kurumların çalışanların aylık ve ücretlerinden yapacakları tasarruf kesintileri ile Devlet katkılarını, aylık ve ücret ödemesinin yapıldığı ayı takip eden ayın sonuna kadar ilgili tasarrufu teşvik hesabına yatırmaları zorunlu olup, 3417 sayılı Yasada bir zamanaşımı süresi öngörülmediği gibi, 7. maddesinde süresinde yapılmayan ödemeler için gecikme zammı alınacağı hükme bağlanmıştır.
Bu durumda ilgililerin Tasarrufu Teşvik Hesabından ödeme yapılmasına hak kazandıkları tarihten itibaren genel zamanaşımı süresi içerisinde 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 10. maddesi kapsamında idareye başvurarak, istemlerinin kısmen, tamamen veya zımnen reddi halinde altmış günlük idari dava süresi içinde dava açmaları mümkündür.
Sonuçta, davacının emekli olduğu ve 3417 sayılı Yasanın 6. Maddesi uyarınca Tasarrufu Teşvik Hesabından ödeme yapılmasına hak kazandığı tarihten itibaren altmış günlük süre içerisinde idareye başvurmadığı ve dava açmadığından bahisle davanın süre aşımı yönünden reddine ilişkin mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle davacının temyiz isteminin kabulüne, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, dava dosyasının yeniden karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilmesine 9.10.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.