Danıştay Kararı 10. Daire 1996/8807 E. 1999/687 K. 02.03.1999 T.

10. Daire         1996/8807 E.  ,  1999/687 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 1996/8807
Karar No : 1999/687

Davacı : …
Vekilleri : …
Davalı : …
Vekilleri : …
İstemin Özeti : Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’nün Türkiye Futbol Federasyonu ile yaptığı 6.8.1996 tarihli protokol’ün 25.maddesinin; Anayasa’da öngörülen haber alma hürriyetine, 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun’da öngörülen yayın ilkelerine ve 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun hükümlerine aykırı olarak düzenleme yapıldığı, 3813 sayılı Türkiye Futbol Federasyonu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunda da maçların televizyon yayını ve haber amaçlı görüntülerinin bir kuruluşun tekeline verilmesine olanak sağlayan bir hüküm bulunmadığı öne sürülerek, iptali istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İhaleye katılmayan davacının dava açma ehliyeti bulunmadığı, 3813 sayılı Yasada öngörülen yetki uyarınca hazırlanan Talimata dayalı protokolde de hukuka aykırılık bulunmadığı, mevzuatda TRT dahil hiçbir kuruma ayrıcalık tanınmadığı, bedeli ödenmek ve üç dakika ile sınırlı olmak üzere yayıncı kuruluşun görüntü vermesi zorunlu olduğundan Anayasa ve diğer yasal düzenlemelere aykırılıktan da söz edilemeyeceği belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : 3813 sayılı Türkiye Futbol Federasyonunun Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 29. maddesinde “Futbol müsabakalarının televizyon ve radyodan yayınlanmasının düzenlenmesi ve programlanmasına federasyon yetkilidir. Kulüplerin bu konuda yayın kuruluşları ile yapacakları sözleşmeler federasyonun gözetim, denetim ve onayına tabidir.” kuralı bulunmaktadır.
Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulunun 22.4.1996 tarihli kararıyla 1996-1997, 1997-1998, 1998-1999 sezonları Türkiye Profesyonel 1.Lig Maçlarının havuz sistemi esas alınarak yayın hakları yapılan duyuru, hazırlanan şartname ve alınan teklif sonucunda … Filmcilik ve Yapımcılık A.Ş.’ne yapılan sözleşmeyle verilmiştir.
Sözleşmeyle sözkonusu üç sezona ait 1. lig futbol müsabakalarının televizyonlardan yayınlanmasında … Filmcilik ve Yapımcılık A.Ş. tek yayıncı sıfatını kazanmış ve bu maçların belirlenen esaslar içinde canlı yayınını yapma, görüntülerini alma, özet veya bant yayınını yapma, alınan görüntüleri bedeli karşılığı talep edenlere verme hakkını elde etmiştir.
Anılan sözleşmenin Yayın Esas ve Usulleri başlıklı (V) maddesinin 2. paragrafında ve “1996-1997 Sezonu Yayın Talimatı”nın 13. maddesinde sözleşmenin tarafı olan yayıncı kuruluş tarafından futbol müsabakasına ait haber amaçlı görüntülerin talep edenlere bedeli karşılığında verilmesi zorunluluğu getirilmiş ve bedel konusunda da üst sınır belirlenmiştir.
1.Lig futbol müsabakalarının naklen, özet veya banttan yayınlanması hakkını alan … Filmcilik ve Yapımcılık A.Ş. dışındaki yayın kuruluşlarının sözkonusu müsabakaları herhangi bir şekilde yayıncı kuruluşun izni dışında yayınlanmasının engellenmesi yolunda düzenleme yapılması 3289 sayılı Yasa uyarınca davalı idarenin görevindedir. Bu düzenlemeler yapılırken kamu tüzel kişisi olan davalı idarenin 1.lig futbol müsabakalarının her türlü yayın hakkını alan yayıncı kuruluşun bu yayın haklarının korunması esasını benimsemesi ve futbol müsabakalarının sadece sözleşmeye taraf olan (yayın yetki belgesine sahip) yayıncı kuruluş tarafından görüntülenmesini temin etmek yolunda düzenlemeler yapması gerekmektedir. Futbol müsabakasının başlamasından veya bitmesinden sonraki olaylarla, maç esnasında maç görüntüleri dışındaki olayların görüntülenmesi herhangi bir yayın kuruluşuna verilmemiştir. Bu gibi olayların da görüntülenmesinin engellenmesi sonucunu doğuracak şekilde düzenleme yapılması kamu yararı ve hizmet gerekleriyle bağdaşmamaktadır. Televizyon kuruluşları arasında ortaya çıkan yayın karmaşanın çözümü televizyon kuruluşlarının stadlara sokulmaması değildir. Yapılacak düzenlemede sözleşmeye taraf yayın kuruluşu dışındaki yayın kuruluşlarının futbol müsabakasını görüntülemesi engellenmeli ancak futbol müsabakasının dışında stadta gerçekleşen diğer olayların görüntülenmesinin engellenmemesi gerekmektedir.
Bu durumda; dava konusu protokolün 25. maddesinde yer alan düzenlemenin 1.lig futbol müsabakasının yayın hakkını alan kuruluşun haklarının korunmasına ve davanın esasını oluşturan husus dışındaki kısımlarında hukuka aykırılık bulunmamakla birlikte stadlarda futbol müsabakasına ait görüntülerin dışındaki olayları görüntülemek amacıyla görüntü alınmasını engelleyecek nitelikte sonuç doğuracak “Bu şirket dışında hiçbir TV kuruluşu stada ve saha içine sokulmayacaktır” hükmünde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle; anılan ibarenin iptali, davanın protokol maddesinin diğer kısımlarına yönelik bölümünün reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmüştür.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : Dava; Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Türkiye Futbol Federasyonu ile yaptığı 6.8.1996 tarihli protokolun 25. maddesinde yer alan “Federasyonca yazılı bir bildirim yapılmadıkca 1996-1997 sezonları Federasyonun bildireceği Profesyonel Birinci Lig müsabakalarının TV den yayın hakkı … Filmcilik ve Yapımcılık A.Ş.ne aittir. Federasyon bu TV şirketi yetkililerine araç ve gereçlerin stadlara girmesi için yayın yetki belgesi verecektir. Genel Müdürlük, Federasyonun yayın yetki belgesi vereceği bu şirketten ayrıca peşin olarak stada giriş parası alacaktır. Bu şirket dışında hiçbir TV kuruluşu stada ve saha içine sokulmayacaktır. Bu hususta Genel Müdürlükçe gereken idari tedbirler alınır” yolundaki hükmün iptali talebiyle açılmıştır.
2813 sayılı Türkiye Futbol Federasyonunun Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 29. maddesinde; “Futbol müsabakalarının televizyon ve radyodan yayınlanmasının düzenlenmesi ve programlanmasına federasyon yetkilidir. Kulüplerin bu konuda yayın kuruluşları ile yapacakları sözleşmeler federasyonun gözetim, denetim ve onayına tabidir” hükmü yer almıştır.Yasa hükmünden yayınların düzenlenmesi programlanması sözleşmelerin gözetim ve denetimi ile onaya bağlanması hususlarında görevli ve yetkili merciin futbol federasyonu olduğu anlaşılmaktadır.
Sözü geçen madde hükmünün verdiği yetkiye istinaden Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulunun 22.4.1996 tarihli kararı ile 1996-1997, 1997-1998, 1998-1999 sezonları Türkiye Profesyonel birinci lig maçlarının “havuz sistemi” esas alınarak yayın hakları yapılan duyuru, hazırlanan şartname ve alınan teklif sonucunda … Filmcilik ve Yapımcılık A.Ş.ne yapılan sözleşmeyle verilmiştir.
Böylece mevzuatımıza göre bir kamu kuruluşu olan TRT de dahil olmak üzere başkaca bir kurum ve kuruluşa futbol karşılaşmalarının yayını hususunda bir ayrıcalık tanınmamıştır.
Türkiye Futbol Federasyonu ve … Filmcilik ve Yapımcılık A.Ş arasında yapılan 29.5.1996 tarihli sözleşmede; sözkonusu üç sezona ait birinci lig futbol müsabakalarının televizyonlardan yayınlanmasında … Filmcilik ve Yapımcılık AŞ tek yayıncı sıfatını kazanmış ve bu maçların belirlenen esaslar içinde canlı yayın yapma, görüntülerini alma, özet veya bant yayınını yapma, alınan görüntüleri bedeli karşılığı talep edenlere verme hakkını kazanmıştır.
Diğer taraftan anılan sözleşmenin ticari yanı olmasına rağmen sözleşmenin Yayın Esas ve Usulleri Başlıklı V. Maddesinin 2. paragrafında ve 1996-1997 sezonu Yayın Talimatının 13. maddesinde sözleşmenin tarafı olan yayıncı kuruluş tarafından futbol müsabakasına ait haber amaçlı görüntülerin talep edenlere bedeli karşılığında verilmesi zorunluluğu getirilmiş ve bedel konusunda da bir üst sınır konulmuştur.
Görüldüğü gibi futbol federasyonu ile yayıncı şirket arasında yapılan sözleşme ticari nitelikte bir sözleşmedir. Nitekim 17.3.1996 tarih ve 22583 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Uyuşmazlık Mahkemesinin 12.2.1996 tarih ve E:…, K:… sayılı kararında da ticari kuruluş olduklarından kuşku bulunmayan (profesyonel) spor kulüplerinin aralarında yapacakları futbol müsabakalarının televizyon ve radyo kanallarından yayınlanmasının ticari bir yanı olduğu gibi,kulüplerin söz konusu yayınlar için yine ticari amaçla kurulmuş bulunan yayın kuruluşları ile yayın hakkını belirleyen sözleşmeler yapmalarınında ticari nitelik taşıdığı belirtilmektedir.
Öte yandan sözleşmeye taraf yayın kuruluşunun haklarının korunması yani izni dışında diğer yayın kuruluşlarının futbol müsabakalarını yayınlamasını engellemesi amacıyla bu konuda 3289 sayılı Yasa ile görevli olan Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ile Futbol Fedorasyonu arasında dava konusu 25.maddenin yer aldığı protokol yapılmıştır.Bu haliyle sözü geçen protokolun 25.maddesinde yer alan sözleşmeye taraf yayın kuruluşunun haklarının korunmasına yönelik düzenlemede hukuka aykırılık görülmemiştir.
Her ne kadar Anayasanın düşünceyi açıklama yayma hürriyetini düzenleyen 26.maddesinden bahisle protokülün bu hükmünün hukuka aykırı olduğu iddia edilmekte ise de; futbol müsabakalarının yayım hakkı ticari nitelik taşıdığı, kaldıki yayıncı kuruluşun istem halinde diğer yayın kuruluşlarına haber amaçlı görüntü vermek zorunda olduğu cihetle sözü geçen iddiada isabet bulunmamaktadır.
Ancak sözleşmede futbol müsabakasının başlamasından veya bitmesinden sonraki olaylarla, maç esnasında maç görüntüleri dışındaki olayların görüntülenmesi herhangi bir yayın kuruluşuna verilmemiştir. Esasen müsabaka dışındaki bu gibi görüntüler haber niteliğinde olup, bunların görüntülenmesinin engellenmesi şeklinde bir düzenleme yapılması kamu yararı ve hizmet gerekleri ile bağdaşmamaktadır. Televizyon kuruluşları arasında ortaya çıkan yayın karmaşasının çözümü televizyon kuruluşlarının stadlara sokulmaması değildir. Netice olarak sözleşmeye taraf yayın kuruluşu dışındaki yayın kuruluşlarının futbol müsabakasını görüntülemesi engellenmeli, ancak futbol müsabakasının dışında stadta geçen diğer olayların görüntülenmesi engellenmemelidir.
Açıklanan nedenle dava konusu protokolun 25. maddesinde yer alan; Birinci lig müsabakalarının TV den yayın hakkı … Filmcilik ve Yapımcılık A.Ş ne ait olduğu ve bu kuruluşun haklarının korunmasına yönelik düzenlemede hukuka aykırılık görülmediğinden, davanın bu kısmının reddine, ancak aynı maddede yer alan ve futbol müsabakası dışındaki olayların görüntülenmesini engelleyecek sonuçlar doğuran “Bu şirket dışında hiç bir TV kuruluşu stada ve saha içine sokulmayacaktır” yolundaki hükümde hukuka uyarlık görülmediğinden, davanın bu kısma yönelik olarak kabulü ile dava konusu maddenin bu hükmünün iptali gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince, duruşma için önceden taraflara bildirilen 2.3.1999 tarihinde davacı vekili Av….’ın, davalı vekili Av….’un geldikleri, Danıştay Savcısının hazır olduğu görülerek açık duruşmaya başlandı. Taraflara usulüne uygun olarak söz verilip dinlenildikten ve Danıştay Savcısının düşüncesi alındıktan sonra duruşmaya son verilip, dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Davalı idarenin, davacının yapılan ihaleye katılmaması nedeniyle dava ehliyetinin bulunmadığı yolundaki iddiası, davacının bir yayın kuruluşu olması, davanın da yayın kuruluşlarının stadlara girişinin yasaklanmasına ilişkin protokolün iptaline ilişkin olması karşısında yerinde görülmeyerek, esasa geçildi.
3813 sayılı Yasaya dayanılarak Futbol Federosyonu Yönetim Kurulunca 1996-1997 sezonundan itibaren “Havuz Sistemine” geçilmesine karar verilerek, Türkiye Futbol Federasyonu 1996-1997 sezonu Yayın Talimatı hazırlanmıştır.
Sözkonusu Talimatın 5.maddesinin birinci paragrafında da futbol müsabaka yayınlarının programlanması ve düzenlenmesi yetkisinin federasyona ve UEFA’ya ait olduğu, Federasyon ve UEFA’nın bu yetkisini, kulüplerin yayın kuruluşları ile yapacakları sözleşmeler üzerindeki gözetim, denetim ve onay yetkisini kullanarak ve 1.Lig müsabakaları açısından ise kulüpler adına sözleşme imzalamak suretiyle gerçekleştirecekleri belirtilmiştir.
Bu amaçla yapılan duyurulardan sonra, 22.5.1996 tarihinde yapılan ihale sonucunda da … Filmcilik ve Yapımcılık A.Ş. ile Türkiye Futbol Federasyonu arasında 29.5.1996 tarihli sözleşme imzalanmıştır.
29.5.1996 tarihli sözleşmenin I.maddesinde , sözleşme ile 1996-1997, 1997-1998, 1998-1999 sezonları Türkiye Profesyonel 1.lig maçlarının, her hafta oynanacak 9 maçından 3 adedinin yurt içinde canlı yayın ve kalan maçların yurt içinde ya da yurt dışında banttan veya özet olarak yayın hakkının … Filmcilik ve Yapımcılık A.Ş.’ye ait olduğu belirtilirken; II.maddesinin ikinci fıkrasının son paragrafında; işbu sözleşme ile yayıncının tüm sözleşme süresini kapsayan dönem için Türkiye Birinci Profesyonel Lig Maçlarının televizyondan yayınlanmasında tek yayıncı sıfatını kazandığı; V.maddesinin ikinci fıkrasında da yayın hakkını satın almış olan kuruluş dışında haber amaçlı da olsa hiçbir televizyon kuruluşunun kamerasının stadlara giremeyeceği, televizyon kanallarının haber amaçlı görüntüleri alabilmek için sözleşmenin tarafı olan yayın kuruluşuna başvurmak zorunda oldukları, yayıncının talep halinde diğer yayın kuruluşlarına üç dakika ile sınırlı olmak üzere haber amaçlı görüntü vermek zorunda olduğu, Federasyonun Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ile her yıl yapılan sözleşmeye yayıncının maçlarının yayınlanmasına tek yetkili olduğu hükmünü koyacağı hususlarına yer verilmiştir.
Bu sözleşmeden sonra, Türkiye Futbol Federasyonu ile Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü arasında imzalanan 6.8.1996 tarihli protokol’ün 25.maddesinde “Federasyonca yazılı bir bildirim yapılmadıkça, 1996-1997 sezonları Federasyonunun bildireceği profesyonel Birinci Lig müsabakalarının televizyondan yayın hakkı …Filmcilik ve Yapımcılık A.Ş.’ne aittir. Federasyon bu TV Şirketi yetkililerine, araç ve gereçlerin stadlara girmesi için yayın yetki belgesi verecektir. Genel Müdürlük, federasyonun yayın yetki belgesi vereceği bu şirketten, ayrıca peşin olarak stada giriş parası alacaktır. Bu şirket dışında hiçbir TV kuruluşu stada ve saha içine sokulmayacaktır. Bu hususta Genel Müdürlükçe gereken idari tedbirler alınır” hükmüne yer verilmiş, dava da anılan protokolün 25.maddesinin iptali istemiyle açılmıştır.
3813 sayılı Yasa’nın “Yayınların Düzenlenmesi” başlıklı 29.maddesinde, futbol müsabakalarının televizyon ve radyodan yayınlanmasının düzenlenmesi ve programlanmasına federasyonun yetkili olduğu, kulüplerin bu konuda yayın kuruluşları ile yapacakları sözleşmelerin, federasyonun gözetim, denetim ve onayına tabi olduğu hükme bağlanmıştır.
Yasal düzenlemeyle yayınların düzenlenmesi, programlanması, sözleşmelerin gözetim ve denetimi ile onaya bağlanması hususlarında Futbol Federasyonu görevli ve yetkili kılınırken; bir kamu kuruluşu olan TRT ‘de dahil olmak üzere başka bir kurum ve kuruluşa futbol karşılaşmalarının yayınlanması hususunda bir görev verilmemiş ve ayrıcalık da tanınmamıştır.
Bu itibarla sözkonusu maçların yayınlanması konusunda Futbol Federasyonu ile Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü arasında protokol yapılmasında yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır.
Diğer yandan incelenen Yayın Talimatı’nın 13/4.maddesi ve 29.5.1996 tarihli sözleşmenin V/2.maddesine göre, yayıncının talep halinde bedeli ödenmek ve üç dakika ile sınırlı olmak üzere haber amaçlı görüntü vermek zorunda olduğu ve ihale sonucu yapılan sözleşmenin ticari bir nitelik taşıması dikkate alındığında; davacının protokolün 25.maddesinin Anayasada öngörülen haber alma hürriyetine ve 3984 sayılı Yasada düzenlenen yayın ilkelerine aykırı olduğu yolundaki iddialarının da hukuki bir dayanağı kalmamaktadır.
Bu itibarla yayıncı şirket dışındaki, talepleri halinde haber amaçlı görüntü alabilme olanağı tanınan diğer televizyon yayıncılarının stadlara giremeyeceğine ilişkin düzenlemede hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Davanın durumu ve uyuşmazlığın hukuki niteliği dikkate alındığında, davacının diğer iddialarının da dava konusu düzenlemenin iptalini gerektirir nitelikte bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenle, yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen …-lira avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine 2.3.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.