Danıştay Kararı 10. Daire 1996/7758 E. 1998/7249 K. 28.12.1998 T.

10. Daire         1996/7758 E.  ,  1998/7249 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 1996/7758
Karar No : 1998/7249

Temyiz Eden (Davalı) : T.C Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü – ANKARA
Vekili : …
Karşı Taraf (Davacı) : …
İstemin Özeti : Davacının, Emekli Sandığıyla ilgilendirilmesi isteğinin reddine ilişkin işlemin iptaline karar veren … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, davalı idare tarafından temyizen incelenip, bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Yerinde olmadığı öne sürülen temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 3/c maddesinde sözleşmeli personelin işin niteliğine göre yılın veya günün belirli sürelerini kapsamak üzere kısmi zamanlı da istihdam edilebileceği ve 12.maddesinde sözleşmeli statüde istihdam edilecek personelin 5434 sayılı Yasaya tabi olduğu hükme bağlanmışsa da, sözkonusu personelin Sandıkla ilgilendirilebilmesi için durumunun tabi olacağı 5434 sayılı Yasadaki emekliliğe ilişkin genel kurallara uygun olması gerekmektedir.
5434 sayılı Yasa’nın 12.maddesinde sandıktan faydalanacaklar genel olarak belirlenmişken, kural olarak belirtilen yerlerde daimi çalışmalar esas alınmıştır.
Buna karşın Yasa’nın Ek 25. ve Ek 31.maddesinde olduğu gibi, istisnai düzenlemeler de yapılarak Sosyal Sigortalar Kurumuna veya Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığına tabi bulunmadan ücretli, geçici kadrolu veya gündelikli olarak geçen hizmetlerle emekliliğe tabi olmaksızın ve yasada sayılan yerlerde veya görevlerde geçen sürelerin borçlandırılması suretiyle değerlendirilmesine olanak sağlanmıştır.
Belirtilen bu durum karşısında davacının yürüttüğü part time avukatlık görevi için sandıkla ilgilendirilmesine olanak bulunmamaktadır. Sözkonusu görevin ancak davacının istemi halinde ve yasada öngörülen koşulların varlığı halinde borçlanma kapsamında tartışılabilmesi mümkündür.
Diğer yandan davacının, bu görevi dışında serbest avukatlık gibi sosyal güvenlik kurumlarıyla ilgilendirilmesi zorunlu olan başka bir faaliyetinin bulunması halinde Sandıkla ayrıca ilgilendirilmesi olanağının bulunmadığı da açıktır.
Belirtilen yasal düzenleme dikkate alınmaksızın ve davacının başka görev ve faaliyetlerinin bulunup, bulunmadığı araştırılmaksızın salt 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine dayanılarak verilen temyize konu kararda hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin kabulüyle, mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği düşünüldü:
Davacı, hukuk danışmanı olarak görev yapmak üzere … Bankası Genel Müdürlüğüyle imzaladığı, esasen sürekli görev yapan sözleşmeli personel için hazırlanan, ancak 7.maddesine part-time çalıştırılacağı hükmü eklenen sözleşme ve sözleşme kapsamındaki görevi nedeniyle Sandıkla ilgilendirilmesi isteğinin reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açmıştır.
… İdare Mahkemesince; 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 3/c maddesinde (b) bendi dışında kalan sözleşmeli personelin, teşebbüs ve bağlı ortaklıkların genel idare esasları dışında yürüttükleri hizmetlerinde bu Kararname’de belirtilen hukuki esaslar çerçevesinde aktedilecek bir sözleşmeyle çalıştırılan ve işçi statüsünde olmayan personel olduğunun ve sözleşmeli personelin işin niteliğine göre yılın veya günün belirli sürelerini kapsamak üzere kısmi zamanlı da istihdam edilebileceğinin hükme bağlandığı, dosyanın incelenmesinden, davacının part-time hukuk danışmanı olarak yaptığı sözleşmenin 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 3.maddesinin (c) bendine göre belirlenecek pozisyonlarda çalıştırılacak personelle yapılacak tip sözleşme olduğunun anlaşıldığı, bu durumda part-time sistemle istihdam şeklinin anılan madde hükmü uyarınca kısmi zamanlı istihdam kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin açık olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare, 5434 sayılı Yasadaki genel kuralın Sandıkla ilgilendirilme için ücretli ve sürekli görev yapmayı öngördüğü, tam gün çalışmayan davacının Sandıkla ilgilendirilmesine olanak bulunmadığı iddiasıyla anılan mahkeme kararının temyizen incelenip, bozulmasını istemektedir.
399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 3/c maddesinde sözleşmeli personelin işin niteliğine göre yılın veya günün belirli sürelerini kapsamak üzere kısmi zamanlı da istihdam edilebileceği ve 12.maddesinde sözleşmeli statüde istihdam edilecek personelin 5434 sayılı Yasaya tabi olduğu hükme bağlanmışsa da; sözkonusu pesonelin Emekli Sandığıyla ilgilendirilebilmesi için, durumlarının, tabi olacakları 5434 sayılı Yasada yer alan emekliliğe ilişkin genel kurallara da uygun olması gerekmektedir.
5434 sayılı Yasa’nın 12.maddesinde Sandıktan yararlanma hakkı olanlar, dolayısıyla sandıkla ilgilendirilmeleri zorunluluk arzeden ilgililer ayrıntılı olarak belirlenmiştir.
Yasal düzenlemede Sandığa tabi kurum ve kuruluşlar belirlenirken, Sandıkla ilgilendirilebilme için belirtilen yerlerde ücretli ve sürekli görev yapma da genel kural olarak benimsenmiştir. Bu kuralın istisnası olarak da, ilgilendirme kapsamına girmeyen bazı görevlerin, borçlandırılmak suretiyle değerlendirilmesi, yalnız emeklilik hesaplarında sayılması suretiyle fiili hizmet sürelerine eklenmesi olanağı yasada getirilmiştir.
Nitekim 5434 sayılı Yasa’nın Geçici 65.maddesinde borçlanılabilecek vazife ve hizmetlerle borçlanma usulü ve süreleri genel olarak düzenlenirken; Ek 25.maddede iştirakçi olanlardan 12.maddede yazılı kurumlarda, Sosyal Sigortalar Kurumuna ve Emekli Sandığına tabi bulunmadan ücretli, geçici kadrolu veya gündelikli olarak geçen hizmetlerin borçlandırılması; Ek 31.maddede, halen 5434 sayılı Yasaya tabi olarak hizmette bulunanların evvelce yevmiyeli olarak geçen ve borçlandırılmayan sürelerinin borçlandırılması olanağı tanınmıştır. Ayrıca çeşitli yasal düzenlemelerle getirilen ek maddelerle borçlanılabilecek hizmetlerin kapsamı genişletilmiştir.
5434 sayılı Yasa’nın genel kuralları ve aktarılan madde hükümlerine göre sandıkla ilgilendirme için Yasa’nın 12.maddesinde sayılan kurum ve kuruluşlarda yasal düzenleme gereği ortaya çıkan genel kural gereği ücretli ve sürekli çalışma gerektiğinden, hukuk danışmanı ünvanıyla part-time çalışmak üzere sözleşme imzalayan davacının bu hizmeti nedeniyle Sandıkla ilgilendirilmesine olanak bulunmamaktadır.
Sözkonusu görevin ancak davacının istemi halinde ve yasada öngörülen koşulların varlığı halinde bu davanın konusunu oluşturmayan borçlanma kapsamında tartışılabilmesi mümkündür.
Diğer yandan davacının, bu görevi dışında serbest avukatlık gibi sosyal güvenlik kurumlarıyla ilgilendirilmesini zorunlu kılan başka bir faaliyetinin bulunması halinde, sosyal güvenlik mevzuatında öngörülen kurallar gereği ayrıca sosyal güvenlik kurumuyla ilgilendirilmesine olanak olmadığı da açıktır.
Bu durumda, aktarılan yasal düzenlemedeki genel kurallar dikkate alınmaksızın ve davacının başka görev ve faaliyetlerinin bulunup, bulunmadığı araştırılmadan, salt 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine dayanılarak verilen temyize konu mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle, 2577 sayılı Yasa’nın 49.maddesi uyarınca, davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne, … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine 28.12.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.