Danıştay Kararı 10. Daire 1996/3286 E. 1998/4670 K. 30.09.1998 T.

10. Daire         1996/3286 E.  ,  1998/4670 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 1996/3286
Karar No : 1998/4670

Temyiz Eden (Davacı) : …
Vekili : …
Karşı Taraf (Davalı) : Turizm Bakanlığı – ANKARA
İstemin Özeti : Davacı şirketin sahibi olduğu seyahat acentasının 1618 sayılı Yasanın 27/D maddesi uyarınca ihtar edilmesine ilişkin davalı idare işleminin iptali istemiyle açılan dava sonucunda … İdare Mahkemesince davanın incelenmeksizin reddi yönünde verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Dava konusu ihtar işleminin, idari davaya konu edilecek nitelikte kesin ve yürütülmesi zorunlu, hukuksal sonuç doğurucu bir idari işlem olduğu görüşüyle, davanın incelenmeksizin reddi yönünde verilen mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi :1618 sayılı Yasanın 27/d maddesi uyarınca verilen ihtar, ihtara sebep olan davranışın tekrarlanması halinde seyahat acentası belgesinin Bakanlıkça iptali sonucunu doğurduğundan, nihai işlemden ayrı olarak idari davaya konu olabilecek nitelikte bir işlem olmasına karşın davanın aksi gerekçeyle reddinde hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteğinin kabulüyle kararın bozulması gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği düşünüldü:
Dava; davacı şirketin sahibi olduğu seyahat acentasının, 1618 sayılı Türkiye Seyahat Acentaları ve Acentaları Birliği Kanunu’nun 27/d maddesi gereğince ihtar edilmesi yönündeki işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesi; dava konusu işlemin kesin ve yürütülmesi zorunlu bir işlem nitelğinde olmadığı, sonuç doğurucu özelliğinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın incelenmeksizin reddine karar vermiştir.
Davacı; anılan kararın usule aykırı olduğunu ileri sürerek temyizen incelenip bozulmasını istemektedir.
1618 sayılı Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanunu’nun 27/d maddesinde; müşterilerini aldatıcı, kamu güvenini sarsıcı ve Türk turizmini baltalayıcı davranışlarda bulundukları Bakanlıkça belirlenen seyahat acentalarına bu davranışlarının tekararı halinde işletme belgelerinin iptal olunacağının yazılı olarak bildirilmesine rağmen bu davranışları tekrarlayan seyahat acentalarının belgelerinin Bakanlıkça iptal edileceği hükmüne yer verilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden, davacı şirketin sahibi olduğu seyahat acentasının anılan Yasa hükmü gereğince yazılı olarak ihtar edildiği, faaliyetlerin 1618 sayılı Yasa’ya uygun sürdürülmemesi halinde işletme belgesinin iptal edileceğinin dava konusu ihtar yazısında belirtildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, iptal davasına konu edilen ihtar işleminin kesinleşmesi, ihtara sebep olan davranışın tekrarlanması halinde seyahat acentası belgesinin Bakanlıkça iptal edilmesi sonucuna neden olacağından, dava konusu işlemin idari yargı denetimine tabi, kesin ve yürütülmesi zorunlu, hukuksal sonuç doğuran bir idari işlem olduğunun kabulü gerekmekte olup; aksi yönde verilen kararda hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı Yasanın 49.maddesine uygun bulunan davacı temyiz isteminin kabulüyle, …İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan İdare Mahkemesine gönderilmesine, 30.9.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.