Danıştay Kararı 10. Daire 1996/1892 E. 1998/4715 K. 01.10.1998 T.

10. Daire         1996/1892 E.  ,  1998/4715 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 1996/1892
Karar No : 1998/4715

Temyiz Eden (Davacı) : …
Vekili : …
Karşı Taraf (Davalı) : …
İstemin Özeti : Davacının, işletmekte olduğu “…” adlı otelin Jandarma Teşkilatı, Görev ve Yetkileri Yönetmeliğine dayanılarak 90 gün süreyle kapatılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açtığı davanın reddine karar veren … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenip, bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddiyle bozulması istenen kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği düşünüldü:
Dava, davacının işletmekte olduğu ve Jandarma bölgesinde bulunan turizm deneme işletme belgeli “..” adlı otelin, otelde fuhuş yapıldığının, yapılan aramada silah bulunduğunun, otel çalışanlarının ve müşterilerin kimlik bildiriminin yapılmadığının, otelin daha önce de kapatıldığının, içki ruhsatı olmadığı halde içki servisi yapıldığının, davacının işlettiği … Pansiyonu adlı işyerinin de fuhuş nedeniyle kapatıldığının öne sürülerek Jandarma Teşkilatı, Görev ve Yetkileri Yönetmeliği uyarınca 90 gün süreyle kapatılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince, 1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanunu’nun 2.maddesinde otellerde ücretli veya ücretsiz, gündüz veya gece, yatmak üzere yer gösterilen yerli veya yabancı herkesin kimlik ve geliş-ayrılış kayıtlarının usulüne uygun şekilde tutulacağı ve kolluk örgütlerinin her an incelemelerine hazır bulundurulacağının; Jandarma Teşkilatı, Görev ve Yetkileri Yönetmeliği’nin 24.maddesinde jandarmanın emniyet ve asayişi sağlama ve kamu düzenini koruma amacıyla her türlü güvenlik tedbirlerini almaya yetkili olduğunun ve aynı Yönetmeliğin 3.maddesinde de jandarmanın yeterli ve kesin deliller elde ettiğinde o yerin mülkiye amirinin kararıyla, genel ahlaka ve terbiyeye, genel güvenlik ve kamu düzenine aykırı faaliyette bulunulan yerleri, kanun ve nizamlara aykırı hareket edildiği saptanan açılması izne bağlı yerleri kapatacağının hükme bağlandığı, dosyanın incelenmesinden, davacıya ait otele, yapılan şikayet ve elde edilen duyumlar üzerine kontrol amacıyla gidildiğinde kontrol yapılmasının bir süre engellendiğinin, bu arada otelde kalan kişilerin ifadesinden otel görevlilerince iç hat telefonları kullanılarak otelde kalanların bay ve bayan olarak ayrı odalarda toplanmalarının sağlandığının, ikişüpheli şahsın kaçmaya çalışması üzerine başlatılan aramada birçok kişinin kayıtlarının bulunmadığının, bu kişilerin bazılarının yabancı uyruklu bayanlarla çıplak şekilde yakalandığının, şüpheli şahısların kaçmaya çalıştığı balkonun altında tabanca bulunduğunun, müşterilerin bazılarının cinsel ilişki amacıyla otelde bulunduklarını ve yabancı uyruklu kadınlarla birlikte olduklarını beyan ettiklerinin anlaşıldığı, bu duruma göre otel olanaklarının kullanılarak fuhuş yaptırıldığının açık olduğu, otelin turistik belgeli olmasının kolluk kuvvetlerinin görev ve yetkilerini kullanmasına engel oluşturamayacağı, öte yandan otel çalışanlarının S.S.K. Şube Müdürlüğü’ne bildirilmesinin, bu kişilerin kimlik ve kayıtlarının kolluk kuvvetlerine de bildirilmesi zorunluluğunu ortadan kaldıramayacağı, sonuç olarak da dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı, yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan hukuka aykırı karar verildiği iddiasıyla anılan mahkeme kararının temyizen incelenip, bozulmasını istemektedir.
İdare ve Vergi Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3622 sayılı Yasayla değişik 49.maddesinde yer alan sebeblerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen ve yukarıda özetlenen gerekçelere dayalı olarak verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı, usul ve hukuka uygun olup, bozma nedeni bulunmadığı anlaşıldığından, temyiz isteminin reddine ve anılan kararın onanmasına, 1.10.1998 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.