Danıştay Kararı 10. Daire 1993/800 E. 1994/4811 K. 12.10.1994 T.

10. Daire         1993/800 E.  ,  1994/4811 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 1993/800
Karar No : 1994/4811

Temyiz Eden (Davalı) : İçişleri Bakanlığı – ANKARA
Karşı Taraf (Davacı) : …
Vekili : …
İstemin Özeti : Davacının kardeşinin 27.8.1981 tarihinde Jn. Astsb. Kd. Başçavuş … tarafından işkence sonucu öldürülmesi sebebiyle uğranıldığı ileri sürülen 40.000.000. milyon lira manevi zararın tazminat olarak ödenmesi istemiyle açılan dava sonucunda, … İdare Mahkemesince, tazminat isteminin 10.000.000.liralık kısmının kabulüyle fazlaya ilişkin isteminin reddi yolunda verilen … günlü ve E:…, K:… sayılı kararın, davalı idare tarafından, davanın süresinde açılmadığı, bu nedenle reddi gerektiği ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
D.Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Dava, davacının kardeşinin işkence sonucu öldürüldüğünden bahisle manevi tazminat ödenmesi istemiyle açılmıştır. Her nekadar ölüm olayı 27.8.1981 tarihinde meydana gelmişse de sanık hakkında açılan ceza davası sonucunda sonucu sabit görülerek cezalandırılmasına karar verilmesi üzerine ölüm olayının işkence sonucu gerçekleştiğinin kabulü gerekmektedir. Bu durumda verilen karar üzerine 22.6.1990 tarihinde adli yargıda verilen görevsizlik kararından sonrada 9.6.1992 tarihinde idari yargıda açılan davada süre aşımı bulunmadığından mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava, davacının kardeşinin işkence sonucu öldürülmesi nedeniyle 40.000.000. liranın manevi tazminat olarak ödenmesi istemiyle açılmış; … İdare Mahkemesince, tazminat isteminin 10.000.000.liralık kısmının kabulüne fazlaya ilişkin kısmının ise reddine karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından kararın yerinde olmadığı ileri sürülmekte ve temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
2577 sayılı Yasanın 13.maddesinde;
1- “İdari eylemlerden hakları ihlal edilmiş olanların idari dava açmadan önce, bu eylemleri yazılı bildirim üzerine veya başka suret öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren beş yıl içinde ilgili idareye başvuranak haklarının yerine getirilmesini istemeleri gereklidir. Bu isteklerin kısmen veya tamamen reddi halinde bu konudaki işlemin tebliğini izleyen günden itibaren veya istek hakkında altmış gün içinde cevap verilmediği takdirde bu sürenin bittiği tarihten itibaren dava süresi içinde dava açılabilir.
2- Görevli olmayan adli ve askeri yargı mercilerine açılan tam yargı davaının görev yönünden reddi halinde, sonradan idari yargı mercilerine açılacak davalarda, birinci fıkrada öngörülen idareye başvurma şartı aranmaz” hükmü yer almıştır.
Dava dosyasında mevcut belgelerin incelenmesinden davacının kadeşinin 27.8.1981 tarihinde … İlçesinde Sky. İnzibat Asayiş Takım Komutanı olarak görevli bulunan Jn. Ast. Kd. Başçavuş tarafından işkence sonucu öldürüdüğü, ancak sanık astsubay hakkında “işkence sonucu ölüme sebebiyet vermek suçundan” dolayı açılan ceza davası sonucu sanığın suçlu … Askeri Mahkemesinin 12.10.1989 tarihli kararıyla cezalandırılmasına karar verilmesi ve böylece ölüm olayının işkence sonucu meydana geldiğinin öğrenildiğinden bahisle 22.6.1990 tarihinde görevsiz yargı mercii olan adli yargıda dava açıldığı, görevsizlik kararı verilerek Askeri Yüksek İdare Mahkemesine gönderilen dava dosyasının uyuşmazlık Mahkemesince İdari Yargının görevinde görülmesi üzerine 2.6.1992 tarihinde tebliği üzerine de 9.6.1992 tarihinde İdari Yargıda dava açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda yazılı madde hükmü uyarınca tazminat davasının esasının incelenebilmesi için ölüm olayının meydana geldiği 27.8.1981 tarihinden itibaren bir yıl içinde idareye başvurulmuş olması istemin reddi üzerinde de altmış gün içinde dava açılmış olması gerekmektedir. Bu durumda 27.8.1981 tarihinde meydana gelen ölüm olayının bu tarihte belinmesine rağmen, sanık hakkında açılan ceza davasının sonucunun beklenerek ölüm olayının işkence sonucu gerçekleştiğinin 12.10.1989 günlü karar üzerine öğrenildiğinden bahisle 22.6.1990 tarihinde görevsiz yargı yerinde açılan tazminat davasının süresinde olmadığı açık bulunmaktadır.
Bu durumda süresinde açılmayan davanın 2577 sayılı Yasanın 15.maddesi uyarınca süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken davanın esası incelenerek tazminata hükmedilmesinde isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle davalı İdarenin 2577 sayılı Yasanın 49.maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne, … İdare Mahkemesince verilen kararın bozulmasına ve dosyanın yeniden karar verilmek üzere anılan İdare Mahkemesine gönderilmesine 12.10.1994 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

AYRIŞIK OY
Dava, davacının kardeşinin … Sky. inzibat Asayiş Komutanı Astsubay tarafından işkence sonucu öldürülmesi sonucu uğranılan zarar karşılığı 40.000.000.liranın manevi tazminat olarak ödenmesi istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince dava süresinde görülerek işin esası incelenmiş ve tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Her nekadar ölüm olayı 27.8.1981 tarihinde meydana gelmişse de; dava dosyasında mevcut belgelere ve … Askeri Mahkemesinin 12.10.1989 günlü kararına göre; dava için ölüm olayının işkence sonucu meydana geldiğinin öğrenilme tarihinin, sanık Astsubay hakkında “İşkence sonucu ölüme sebebiyet vermek” sucundan dolayı açılan ve adı geçenin mahkümiyetine ilişkin bulunan kararın kesinleşme tarihinin esas alınması gerektiğinden açılan davada süre aşımı bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, açılan tazminat davasını süresinde görüp esasını inceleyerek tazminat isteminin kısmen kabulüne karar veren idare Mahkemesi kararının onanması gerekeceği oyu ile aksine verilen çoğunluk kararına karşıyım.