Danıştay Kararı 1. Daire 2011/726 E. 2011/1059 K. 29.06.2011 T.

1. Daire         2011/726 E.  ,  2011/1059 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BİRİNCİ DAİRE
Esas No : 2011/726
Karar No : 2011/1059

Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı ile aralarında çıkan uyuşmazlığın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 30 uncu maddesi hükmüne göre çözümlenmesi isteğine ilişkin Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğünün 25.4.2011 tarihli dilekçesinde aynen:
“1- Mülkiyeti Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına ait “… İli, … İlçesi, … Mahallesi … Caddesi, … Ada, … parselde kayıtlı 1.289,85 m2 arsa üzerinde kain bina, davalı idarenin yeni hizmet binasına taşınması nedeniyle halen boş ve atıl durumdadır. (Ek-1)
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından tahliye edilen söz konusu taşınmazın müvekkil Kurum … Bölge Müdürlüğü Hizmet Binası olarak kullanılmak üzere, müvekkil Kuruma devri talep edilmiş, davalı idarenin devrin ancak 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 30. Maddesi kapsamında mümkün olacağının bildirilmesi üzerine “Kamu Yararı Kararı” alınmıştır. (Ek-2)
2- Söz konusu taşınmazın; … tarih ve … sayılı Bakan onaylı kamu yararı kararı doğrultusunda Kamulaştırma Kanunu’nun 8. maddesi uyarınca tespit edilen KDV hariç 760.000,00 TL bedel mukabilinde, aynı Kanunun 30. maddesi uyarınca müvekkil Kuruma devri için gerekli muvafakatin verilmesi Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığından talep edilmiştir. (EK-3)
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının … tarih ve … sayılı cevabi yazısı ile taşınmaza Kurumlarının ihtiyacı bulunduğu belirtilerek gerekli muvafakat verilmemiştir. (Ek-4)
3- 351 sayılı Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Kanunu’nun 2’nci maddesi uyarınca “Kurumun amacı; yurt içinde ve dışında yüksek öğrenim gören öğrencilere bu kanun gereğince kredi vermek, yurtlar yaptırmak ve yurt işletmesini sağlamak suretiyle Türk gençlerinin yüksek öğrenimlerini, sosyal ve kültürel gelişimlerini kolaylaştırmaktır.”
Bu amaçla ülke genelinde 281 Yurt Müdürlüğünde yaklaşık 249.076 öğrenci kapasitesi ile pek çoğu dar gelirli üniversite öğrencilerine barınma hizmeti verilmektedir. Müvekkil Kurum, ayrıca üniversite öğrencilerine 5102 sayılı Kanun gereği karşılıksız burs, 351 sayılı Kanun gereği öğrenim kredisi ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu gereğince katkı kredisi vermektedir. Müvekkil Kurum kar gayesi bulunmayan, sosyal amaçlı bir kurum olup, büyük oranda genel bütçeden sübvanse edilmektedir.
Müvekkil Kurum …, …, … ve … İllerindeki Yurt Müdürlüklerinin bağlı bulunduğu … Bölge Müdürlüğü hizmet binası 1999 depreminde gördüğü hasar üzerine alınan teknik rapor doğrultusunda yıkılmış (Ek-5) ve … İl merkezinde hizmet binası olarak kullanmaya müsait bina bulunmaması sebebiyle, geçici olarak … Öğrenci Yurdunun bir bloğunda hizmet vermek zorunda kalmıştır.
Toplam 14 yurt müdürlüğünün bağlı bulunduğu müvekkil Kurum … Bölge Müdürlüğü; hizmet binası olmaması nedeniyle, halen … Yurt Müdürlüğü içerisinde hizmet vermeye çalışmaktadır. (Ek-6) Bolu Bölge Müdürlüğünün müstakil bir hizmet binasına taşınması halinde, boşalttığı yurt bloğunda 180 öğrencinin daha barınması mümkün hale gelebilecektir.
… İl Merkezinde öğrenci yoğunluğu hat safhada olup, il merkezindeki tüm yurtlar tam kapasite hizmet vermektedir. Özellikle öğretim dönemi başında yoğun öğrenci talebi karşılanamamakta ve çok sayıda öğrenci aylarca yedek sırada beklemekte, pek çoğu zorunlu olarak yüksek ücretli özel yurtlara kayıt yaptırmak veya ev tutmak zorunda kalmaktadır. … Yurt Müdürlüğü, 372 kız + 312 Erkek olmak üzere toplam 684 öğrenci kapasiteli olmasına rağmen … Bölge Müdürlüğünün bir blokta hizmet vermesi sebebiyle 252 Kız+ 252 Erkek olmak üzere toplam 504 öğrenci kapasitesiyle hizmet vermektedir. Dolayısıyla istemimizin kabulü halinde 180 üniversite öğrencisine daha Devlet güvencesi altında ve sağlıklı koşullarda barınma imkanı sağlanmış olacaktır.
4- Davalı idare ise yeni bir hizmet binasına taşınmış olup, dava konusu taşınmaza hiçbir ihtiyacı bulunmamaktadır. Nitekim bina tahliye edildiği tarihten bu yana boş va atıl olarak tutulmaktadır.
Bu itibarla üstün kamu yararı gereği ve davalının devre muvafakat etmemesi sebebiyle Kamulaştırma Kanununun 30′ uncu maddesi uyarınca iş bu davayı açma zarureti hasıl olmuştur.
5- Konu ile ilgili diğer bilgi ve belgeler ekte gönderilmektedir.(Ek-7)
HUKUKİ NEDENLER : 2942 sayılı Kanun, 2575 ve 2577 sayılı Kanunlar ve ilgili tüm mevzuat
DELİLLER : Tapu kaydı, kamu yararı kararı, ekli belgeler, yazışmalar ve yıkım kararı, yurt kapasite tabloları, kroki, fotoğraf ve ilgili her türlü delil.
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda arz ve izah edilen ve re’sen belirlenecek diğer sebepler gereğince, davalı idareye ait … İli Merkez ilçesi, … Mahallesi … Caddesi … ada, … parselde kayıtlı 1.282,85 m2 arsa üzerindeki bulunan binanın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 30’uncu maddesi uyarınca müvekkil Kuruma devrine karar verilmesini vekaleten arz ve talep ederiz.” denilmekte olduğundan konu incelenerek;

Gereği Görüşülüp Düşünüldü:
2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 30 uncu maddesinde, kamu tüzel kişilerinin ve kurumlarının sahip oldukları taşınmaz mal, kaynak veya irtifak haklarının diğer bir kamu tüzel kişisi ya da kurumunca kamulaştırılamayacağı, bunlara ihtiyacı olan idarenin 8 inci maddeye göre tespit edilen bedeli ödeyeceğini de belirterek mal sahibi idareye yazılı olarak başvuracağı, mal sahibi idare devire muvafakat etmez veya altmış gün içinde cevap vermez ise anlaşmazlığın alıcı idarenin başvurusu üzerine Danıştay ilgili idari dairesince incelenerek kesin karara bağlanacağı hükmü yer almıştır.
Dosyanın incelenmesinden, … İli, Merkez İlçesi, … Mahallesi, … Caddesi, …ada, … parsel sayılı, 1.289,85 m2 yüzölçümlü taşınmaz üzerinde bulunan ve geçmişte Bağ-Kur İl Müdürlüğünce hizmet binası olarak kullanılan binanın, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü … Bölge Müdürlüğünce hizmet binası olarak kullanılmak üzere Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 30 uncu maddesi uyarınca Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığından devrinin istenildiği, söz konusu Başkanlığın taşınmaza ihtiyacı bulunduğunu belirterek devre muvafakat etmemesi üzerine uyuşmazlığın çözümü için Dairemize başvurulduğu anlaşılmaktadır.
Türk Medeni Kanununun 684 üncü ve 718 inci maddelerinde, bir şeye malik olanın onun bütünleyici parçalarına da malik olacağı, bir arazi üzerindeki mülkiyetin, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsayacağı, bu mülkiyetin kapsamına yapılar, bitkiler ve kaynakların da gireceği hükme bağlandığından, bütünleyici parçaların zeminden ayrı tutulmak suretiyle mülkiyete ve dolayısıyla 2942 sayılı Kanunun
30 uncu maddesi kapsamında mülkiyet devrine konu olmaları olanaklı değildir.
Bu durumda, … İli, Merkez İlçesi, … Mahallesi, … Caddesi, … ada, … parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan binanın, zeminden ayrı olarak taşınmaz mülkiyetine konu edilerek devrine hukuken olanak bulunmadığından, istemin incelenmeksizin reddine ve dosyanın Danıştay Başkanlığına sunulmasına 29.6.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.