Danıştay Kararı 1. Daire 2006/733 E. 2006/982 K. 02.11.2006 T.

1. Daire         2006/733 E.  ,  2006/982 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BİRİNCİ DAİRE
Esas No : 2006/733
Karar No : 2006/982

K A R A R

Şüpheliler :
1- … – … Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi Bilim Dalı Başkanı
2- … – ” Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi
3- … – ” Orman Fakültesi ”
4- … – ” Fen Edebiyat Fakültesi ”
5- … – ” Hukuk Fakültesi ”
6- … – ” İktisat Fükültesi Dekanı
7- … – ” Hukuk Fakültesi Dekanı
8- … – ” Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı
9- … – ” İletişim Fakültesi “

Suç : Suçu zamanaşımına uğratmak suretiyle görevi ihmal etmek

Suç Tarihi : 6.1.2004 – 31.8.2005

İncelenen Karar : … Üniversitesi Rektörlüğünce oluşturulan Kurulun … günlü, … sayılı men-i muhakeme kararı

Karara İtiraz Eden : Yok

İnceleme Nedeni : Yasa gereği kendiliğinden

… Üniversitesi Rektörlüğünün … günlü, … sayılı yazısı ekinde gönderilen soruşturma dosyası ile yukarıda belirtilen Kurul kararı Tetkik Hakimi …’un açıklamaları dinlendikten sonra, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 53 üncü maddesi uyarınca incelendi;
Gereği Görüşülüp Düşünüldü :
Dosyanın incelenmesinden, … tarihinde kızamık ve bronkopnomoni ön tanısı ile … Tıp Fakültesi Hastanesine yatırılan …’ın bir süre tedavi gördükten sonra … tarihinde öldüğü, babası tarafından … tarihinde … Cumhuriyet Başsavcılığına şikayet dilekçesi verildiği, anılan Başsavcılığın … günlü, Hz.No: …., K: … sayılı görevsizlik kararı ile dosyanın … Üniversitesi Rektörlüğüne gönderildiği, Rektörlükçe görevlendirilen soruşturmacı tarafından düzenlenen … tarihli fezleke üzerine yetkili kurul tarafından … günlü, … sayılı men-i muhakeme kararı verildiği, Yasa gereği Danıştaya gönderilen dosyanın incelenmesi sonucu Danıştay İkinci Dairesinin 9.4.2004 günlü, E: 2004/200, K: 2004/311 sayılı kararıyla gerçek sorumluların tespiti yapılmadan fezleke düzenlendiği belirtilerek sanıkların tesbiti ve olayın açıklığa kavuşturulabilmesi için uzman hekimlerden oluşturulacak bilirkişi incelemesi yaptırılmasının zorunlu bulunduğu gerekçesiyle yetkili kurul kararının bozularak dosyanın … Üniversitesi Rektörlüğüne iade edildiği, bu karar üzerine soruşturmacı tarafından yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen … günlü fezlekeye dayalı olarak yetkili kurul tarafından … günlü, … sayılı men-i muhakeme kararı verildiği, Yasa gereği Danıştaya gönderilen dosyanın incelenmesi sonucu Dairemizin 31.3.2005 günlü, 2005/97, K: 2005/459 sayılı kararında olayla illiyet bağı olan sanıkların tespit edilmediği, yoğun bakım ve acil servis sorumlusu öğretim üyeleri … ile …’ın ifadelerinin bilirkişilerce alınması ile yetinilerek buna göre fezleke düzenlendiği ve bu fezlekeye dayanılarak yetkili kurul tarafından karar verildiği belirtilerek Kurul kararının bozulduğu ve zamanaşımı da dikkate alınmak suretiyle olayla bağlantısı olan kişilerin saptanarak savunmalarının alınması, varsa tanık ifadelerine başvurulması, …’ın tedavisi ile ilgilenen ve ismi belirtilen doktorların olayla illiyet bağının bulunup bulunmadığının belirlenerek fezleke düzenlenmesi ve yetkili kurulca yeniden karar verilmesi için dosyanın Rektörlüğe iade edildiği, soruşturmacı tarafından düzenlenen … günlü fezleke üzerine yetkili kurulca Danıştay Birinci Dairesi kararında isimleri belirtilen doktorlara ulaşılamaması nedeniyle ifadelerinin alınamadığı, ancak … ile ….’ın ifadelerine göre bu doktorların gereken tedaviyi uyguladıkları belirtilerek soruşturulan doktorların kusurlu olmadıkları gerekçesiyle … günlü men-i muhakeme kararı verildiği, Yasa gereği ve şikayetçinin itirazı üzerine dosyanın Dairemize gönderildiği, yapılan inceleme sonucunda;
1- Şüphelilerin, üstlerine atılı suçun, işlendiği tarihte yürürlükte bulunan mülga TCK’nın 455 inci maddesiyle ilgili olduğu ve suçun ölüm olayının meydana geldiği 31.8.2000 tarihi itibariyle işlendiği bu nedenle dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu ölüme neden olmak suçunun anılan Kanunun 102 nci maddesine göre zamanaşımına uğradığı anlaşıldığından, 5237 sayılı TCK’nun 7 nci maddesi uyarınca Yetkili Kurulun 26.9.2005 günlü, sayısız men-i muhakeme kararının bozulmasına ve zamanaşımı nedeniyle oybirliğiyle kovuşturmaya yer olmadığına,
2- Dosyadaki bilgi ve belgelerden Danıştay Birinci ve İkinci Dairelerininin bozma kararlarında belirtildiği halde olayla illiyet bağı olanların tespiti yapılmadan ifadeleri ve savunmaları alınmadan düzenlenen fezlekeye dayalı olarak suçun zamanaşımına uğratılmasından sonra yetkili kurulca karar verildiği anlaşıldığından, sorumlu olanlar hakkında gerekli işlemin yapılması için oyçokluğu ile … Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına, dosyanın … Üniversitesi Rektörlüğüne, kararın birer örneğinin … Cumhuriyet Başsavcılığı ile şikayetçiye gönderilmesine … gününde karar verildiği, bu kararımız üzerine … Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturma No: …,Büro No: …., Karar No: … sayılı görevsizlik kararıyla “Danıştay 1. Dairesinin 15.12.2005 tarih ve 2005/1129 Esas, 2005/1506 nolu kararıyla dosyadaki bilgi ve belgelerden Danıştay 1. ve 2. Dairelerinin bozma kararlarında belirtildiği halde olayla illiyet bağı olanların tespiti yapılmadan ifadeleri ve savunmaları alınmadan düzenlenen fezlekeye dayalı olarak suçun zaman aşımına uğratılmasından sonra yetkili kurulca karar verildiği anlaşıldığından sorumlu olanlar hakkında gerekli işlemin yapılması için suç duyurusunda bulunulması üzerine yapılan inceleme sonucunda, şikayetçisi … olan …, … ve … hakkındaki 2547 Sayılı Yüksek Öğretim Kurumu Kanununun 53. maddesi uyarınca yapılan soruşturmada soruşturmacının … olduğu, …’in düzenlediği … tarihli ceza fezlekesi üzerine soruşturma komisyonunu oluşturan …, … ve … tarafından … tarih ve … sayılı son soruşturma raporuyla son soruşturma açılmasına gerek olmadığı kararının verildiği, bu kararın Danıştay 2. Dairesinin 9.4.2004 tarih ve 2004/200 Esas, 2004/311 nolu kararıyla bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılması, gerçek sanıklar tespit edilip gerekiyorsa yeniden soruşturma yapılması istenerek varsa tanık ifadelerine de başvurularak yeniden fezleke düzenlenmesi, yetkili kurulca yeniden karar verilmesi gerekçesiyle dosyanın yerine çevrilmesine kararı verildiği, bu karar üzerine soruşturmacı olan … tarafından … tarihinde fezleke düzenlendiği ve bu fezlekeden sonra soruşturma komisyonunu …, … ve … tarafından … tarih ve … sayılı soruşturma raporuyla son soruşturmanın açılmasına yer olmadığına kararının verildiği, bu kararın Danıştay Birinci Dairesinin 31.03.2005 tarih ve 2005/97 Esas, 2005/459 nolu karar ile bozulmasına, zaman aşımı da dikkate alınmak suretiyle olayla bağlantısı olan kişilerin saptanarak savunmalarının alınması varsa tanık ifadelerine başvurulması, …’ın tedavisi ile ilgilenen doktorlardan …, …, …, …, …’ın olayla illiyet bağının bulunup bulunmadığının belirlenmesi, illiyet bağı olanların ifadelerinin alınması suretiyle fezleke düzenlenmesi, bu fezlekeye göre oluşturulacak yetkili kurulca karar verilmesi gerekçesiyle son soruşturma açılmasına gerek olmadığı kararının bozulmuş olduğu, Danıştay 1. Dairesinin bu kararından sonra soruşturmacı … tarafından … tarihli ek fezlekenin düzenlenmiş olduğu, bu fezleke üzerine soruşturma komisyonunu oluşturan …, … ve … tarafından … tarihli karar ile son soruşturmanın açılmaması gerektiğine karar verilmiş olduğu, bu karar üzerine Danıştay 1. Dairesinin 15.12.2005 tarih ve 2005/1129 Esas, 2005/1506 nolu kararı ile soruşturmaya konu olayın zaman aşımına uğraması nedeniyle Kovuşturmaya Yer Olmadığına, dosyadaki Danıştay 1. ve 2. Dairelerinin bozma kararlarında belirtildiği halde illiyet bağı olanların tespiti yapılmadan ifadeleri ve savunmaları alınmadan düzenlenen fezlekeye dayalı olarak suçun zaman aşımına uğratılmasından sonra yetkili kurulca karar verildiği belirtilerek sorumlu olanlar hakkında gerekli işlem yapılması için suç duyurusunda bulunulduğu, haklarında suç duyurusunda bulunulan yukarıda isimleri sayılan soruşturmacı ve soruşturma komisyonunu oluşturan görevlilerin bu işlemleri 2547 Sayılı Yüksek Öğretim Kanununun 53. maddesi gereğince yapmış oldukları, bu görevlilerin bu işlemleri yaparken soruşturmaya konu olayın zaman aşımına uğramasına sebebiyet vererek görevlerini ihmal ettikleri iddiasından dolayı yapılacak soruşturmanın 2547 Sayılı Yükseköğretim Kanununun 53. maddesi gereğince yapılması gerektiğinden ve bu soruşturmayı yapmakla … Üniversitesi Rektörlüğünün görevli olduğunun anlaşılması nedenleriyle Cumhuriyet Başsavcılığımızın görevsizliğine karar verilerek soruşturma evrakının … Üniversitesi Rektörlüğüne gönderilmesine” şeklinde karar verildiği, Savcılığın bu kararından sonra Rektörlükçe yapılan soruşturma sonucu hazırlanan fezlekeyle, haklarında soruşturma açılan kişilerin suçun zamanaşımına uğramasında herhangi bir kusurlarının, kasıt veya ihmallerinin bulunmadığı kanaatiyle son soruşturmanın açılmasına gerek olmadığı yönünde öneride bulunulduğu, Yetkili Kurulun … günlü,… sayılı kararıyla da ilgililer hakkında men-i muhakeme kararının verildiği anlaşılmakta ise de, Danıştay 2. Dairesinin 9.4.2004 günlü, E: 2004/200, K: 2004/311 sayılı kararıyla ve yine Dairemizin 31.3.2005 günlü, E: 2005/97, K: 2005/459 sayılı kararıyla zamanaşımı hususuna da dikkat çekilerek olayla bağlantısı olan kişilerin saptanarak savunmalarının alınması, tanık ifadelerine başvurulması, hastanın tedavisiyle ilgilenen ve Dairemiz kararında ismen belirtilen doktarların olayla illiyet bağının bulunup bulunmadığının belirlenmesi, illiyet bağı olanların ifadelerinin alınması suretiyle fezleke düzenlenmesi için yetkili kurul kararlarının bozulmasına karşın, 2547 sayılı Yasanın 53 üncü maddesine göre üniversite öğretim elemanlarının görevleri nedeniyle bir suç işledikleri iddiasının gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması görevi Rektörlükçe atanan soruşturmacı ile yine Rektörlükçe atanan yetkili kurula verilmiş olup bu görevin gereğinin de soruşturulan eylemin tüm yönleriyle araştırılması ve eylemle illiyet bağı olanların eksiksiz biçimde ortaya konulmasını sağlamak olduğu halde, zamanaşımına uğrayan suçla ilgili olarak soruşturmacı tarafından hazırlanan fezlekeler ve bu fezlekeler doğrultusunda karar veren yetkili kurullarca 1. ve 2. Dairenin ayrı ayrı kararlarıyla belirtilen hususların araştırılması ve ortaya konulmasından ısrarla kaçınıldığı, bu kararlar görmezden gelinerek eksik inceleme yapılmasına ve yetkili kurullarca Daire kararlarıyla eksik incelemeye dayalı olduğu açıkça ortaya konan fezlekeler doğrultusunda karar verilmeye devam edildiği ve bu süreç içerisinde de suçun zamanaşımına uğratıldığı bu nedenle, şüphelilerin üstlerine atılı suçu işlediklerini doğrulayacak ve haklarında kamu davasının açılmasını gerektirecek yeterli kanıtın dosyada mevcut olduğu anlaşıldığından, … Üniversitesi Rektörlüğünce oluşturulan Yetkili Kurulun … günlü, … sayılı men-i muhakeme kararının bozulmasına, şüphelilerin lüzum-u muhakemelerine, eylemlerine uyan Türk Ceza Kanununun 257 nci maddesi gereğince yargılanmalarının …l Asliye Ceza Mahkemesinde yapılmasına, dosyanın … Cumhuriyet Başsavcılığına, kararın bir örneğinin … Üniversitesi Rektörlüğüne gönderilmesine 2.11.2006 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 257 inci maddesinin 2 nci fıkrasında, kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal ve gecikme göstererek kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız kazanç sağlayan kamu görevlisinin görevi ihmal suçunu işleyeceği hüküm altına alınmıştır.
Görevi ihmal suçunun maddi unsurlarından birisini, kamu görevlisinin herhangi bir nedenle kanun veya diğer alt normlar gereği yapmaya yükümlü olduğu bir görevi ihmal etmek veya geciktirmektir. Buna göre, görevin ihmal edilmesi veya geciktirilmesi, suçun oluşmasının temel koşuludur. İhmal, kamu görevlisinin kanun veya diğer bir hukuk kaynağının emrettiği bir görevi bilerek ve isteyerek yapmamasıdır. Gecikme ise, kamu görevlisinin görevi geç yapması, yani yapılması gereken zaman geçtikten sonra yapmasıdır. Görevin geç yapılmasının suç olabilmesi için gecikmenin kamu görevlisinden kaynaklanması gerekir. Görevin beklenen ve arzulanan sürede yerine getirilememesi, işin niteliği gibi, dışsal bir etkiden kaynaklanması halinde kamu görevlisinin bundan sorumlu tutulmasına olanak bulunmamaktadır.
Olayda, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 53 üncü maddesi uyarınca görevlendirilen soruşturmacı ile yetkili kurul üyelerinin, hukuken makul kabul edilebilecek sureler içerisinde görevlerini yerine getirdikleri, bu nedenle görevi ihmal veya geciktirmelerinin söz konusu olmadığı, Danıştay ilgili dairelerinin bozma kararları sonrasında soruşturmacı tarafından hazırlanan soruşturma raporu ve yetkili kurullar tarafından verilen kararların, bozma kararlarının gereklerini tam olarak yerine getirmediği açık ise de, bu durumun, esas görevleri yanında anılan görevleri yerine getirmek durumunda kalan şüphelilerin Danıştay ilgili dairelerince verilen kararlarını yerine getirmedeki eksikliklerinden kaynaklandığı, ancak eksik de olsa anılan kararların gereklerinin zamanında yerine getirildiği ve görevin istem dışı eksik yerine getirilmesinin görevi ihmal etmek veya geciktirmek olarak değerlendirilemeyeceği görüşüyle yetkili kurulun men-i muhakeme yönündeki kararının onanması gerekirken şüphelilerin lüzum-u muhakemelerine yönelik çoğunluk kararına karşıyım.