Danıştay Kararı 1. Daire 2006/1270 E. 2007/101 K. – T.

1. Daire         2006/1270 E.  ,  2007/101 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BİRİNCİ DAİRE
Esas No : 2006/1270
Karar No : 2007/101

K A R A R

Şüpheliler :
1- … – … Üniversitesi … Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi
2- … – ” ” ” ” ” ” “
3- … – ” ” ” ” ” Teknisyeni
4- … – ” ” ” ” ” “
5- … – ” ” ” ” ” “

Suç : Şikayetçi …’un vefat eden kızının gözlerini izinsiz olarak almak

Suç Tarihi : 24.5.2005

İncelenen Karar : … Üniversitesi Rektörlüğünce oluşturulan Kurulun … günlü ve …sayılı men-i muhakeme kararı

Karara İtiraz Eden : Şikayetçi Vekili Av. …

İnceleme Nedeni : Yasa gereği kendiliğinden ve itiraz üzerine

… Üniversitesi Rektörlüğünden … günlü ve … sayılı yazısıyla gönderilen soruşturma dosyası ile yukarıda belirtilen Kurul kararı, Tetkik Hakimi …’in açıklamaları dinlendikten sonra, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 53 üncü maddesi uyarınca incelendi;

Gereği Görüşülüp Düşünüldü :
2238 sayılı Organ ve Doku Alınması, Saklanması, Aşılanması ve Nakli Hakkında Kanununun 14 üncü maddesinde bir kimse sağlığında vücudunun tamamını veya organ ve dokularını, teşhis, tedavi ve bilimsel amaçlar için bıraktığını resmi veya yazılı bir vasiyetle belirtmemiş veya bu konudaki isteğini iki tanık huzurunda açıklamamış ise sırasıyla ölüm anında yanında bulunan eşi, ana veya babası veya kardeşlerinden birisinin bunlar yoksa yanında bulunan herhangi bir yakınının muvafakatiyle ölüden organ veya doku alınabileceği, aksine bir vasiyet veya beyan yoksa, kornea gibi ceset üzerinde bir değişiklik yapmayan dokuların alınabileceği, ölü, sağlığında kendisinden ölümünden sonra organ veya doku alınmasına karşı olduğunu belirtmişse organ ve doku alınamayacağı hükmü yeralmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, şikayetçinin kızı olan …’un rahatsızlanması üzerine … tarihinde … Tıp Fakültesi Hastanesine götürüldüğü, … tarihinde kalp yetmezliği nedeniyle vefat ettiği, hastane morguna getirilen cenazenin … Göz Bankası Teknisyeni … tarafından sadece kornealarının alındığı, diğer teknisyenler … ve … tarafından korneaların değerlendirilmesi yapılıp kayıtları tutulduktan sonra Göz Hastalıkları Ameliyathanesinde kullanılmak üzere ameliyathaneye götürüldüğü, Öğretim Üyeleri … ile … tarafından … tarihinde korneaların iki ayrı hastaya nakledildiği olayda, ölen hastanın gözlerinin değil sadece kornea tabakalarının alınmış bulunması, ilgilinin sağlığında aksine bir vasiyet veya beyanının olmaması ve kornea dokusunun yetkili kişilerce usulüne uygun biçimde alınmasının mevzuat karşısında suç teşkil etmediği, belirtilerek şüpheliler hakkında men-i muhakeme kararı verilmiş ise de, cenazenin defnedilmesi aşamasında gözlerinin tamamen alındığının farkedilmesi üzerine … tarihli dilekçe ile … Cumhuriyet Başsavcılığına müracat edildiği … Cumhuriyet Başsavcılığının … İlçe Emniyet Müdürlüğüne yazdığı … günlü … sayılı talimat üzerine polis memurlarınca … Mezarlığı Gasilhanesine gidilerek, cesedin sol göz kapağının kaldırıldığında sol gözün tamamen boş olduğunun, sağ göz kapağının ise dikili olduğunun … tarihli tutanakla saptandığı, bu tutanakla ölünün gözünün alındığının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Yukarıdaki Kanun hükmü gereğince, gözün sadece korneasının alınmasının, izne tabi olmadığı belirtilmesine rağmen, … tarihli tespit tutanağına göre cesedin sol gözünün tamamının alındığı, sağ gözünün kapağının ise dikili olduğunun saptandığı, nöbetçi teknisyen …’ın ise soruşturmacıya verdiği ifade de ölü …’un sadece her iki göz kornea dokularının alındığını, ne sağ ne de sol göz kapaklarına dikiş koymadığını beyan ettiği, bu ifade ile sağ göz kapağının dikili olduğu yolundaki polis tespit tutanağı arasında çelişki bulunduğu, ayrıca … tarihinde … ve … protokol nolu ameliyatlarla … ve … adlı hastalara uygulanan operasyonların niteliğinin ve kapsamının bu hastaların dosyalarındaki tüm tıbbi verilerin ve kanıtların takdirinin ceza yargısına ait bulunduğu, bu durumda, yukarıda sözü edilen Kanun hükmüne aykırı olarak ölüden gözün tamamının izisiz olarak alındığı konusunda yeterli şüphenin oluştuğu, şüphelilerin üstlerine atılı suçu işlediklerini doğrulayacak ve haklarında kamu davasının açılmasını gerektirecek nitelikte kanıtın dosyada mevcut olduğu anlaşıldığından, … Üniversitesi Rektörlüğünce oluşturulan Yetkili Kurulun … günlü ve … sayılı men-i muhakeme kararının bozulmasına, şüphelilerin lüzum-u muhakemelerine ve eylemlerine uyan Türk Ceza Kanununun 91 inci maddesi ve 2238 sayılı Organ ve Doku Alınması, Saklanması, Aşılanması ve Nakli Hakkında Kanunun 15 inci maddesi gereğince yargılanmalarına, yargılamanın … Asliye Ceza Mahkemesinde yapılmasına, dosyanın … Cumhuriyet Başsavcılığına, kararın bir örneğinin … Üniversitesi Rektörlüğü ile şikayetçi vekiline gönderilmesine 7.2.2007 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Dosyanın incelenmesinden, şikayetçinin kızı olan …’un rahatsızlanması üzerine … tarihinde … Tıp Fakültesi Hastanesine götürüldüğü, … tarihinde kalp yetmezliği nedeniyle vefat ettiği, 2238 sayılı Organ ve Doku Alınması, Saklanması, Aşılanması ve Nakli Hakkında Kanununun 14 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, aksine bir vasiyet veya beyan yoksa, kornea gibi ceset üzerinde bir değişiklik yapmayan dokuların alınabileceği hükmü uyarınca hastane morguna getirilen cenazenin … Göz Bankası Teknisyeni … tarafından kornealarının alındığı, diğer teknisyenler … ve … tarafından korneaların değerlendirmesi yapılıp kayıtları tutulduktan sonra Göz Hastalıkları Ameliyathanesinde kullanılmak üzere ameliyathaneye götürüldüğü, korneaların Öğretim Üyeleri … ile … tarafından … tarihinde iki ayrı hastaya nakledildiği, Cenazenin defnedilmesi aşamasında gözlerinin tamamen alındığının fark edilmesi üzerine … tarihli dilekçe ile … Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan müracaat üzerine verilen talimatla … İlçe Emniyet Müdürlüğü polis memurlarınca, Cesedin sol göz kapağı kaldırıldığında gözün tamamen boş olduğu, sağ göz kapağının ise dikili olduğu şeklinde tıbbi bilgiye sahip olmayan kişilerce tutulan tutanağa istinaden gözün tamamının alındığının söylenmesininde mümkün olmadığı, bu durumda, şüphelilerin üsterine atılı suçu işlediklerini doğrulayacak ve haklarında kamu davasının açılmasını gerektirecek yeterli kanıtın dosyada mevcut olmadığı anlaşıldığından, men-i muhakeme kararının onanması gerektiği düşüncesiyle aksi yöndeki çoğunluk kararına karşıyız.