Danıştay Kararı 1. Daire 2003/71 E. 2003/69 K. 30.05.2003 T.

1. Daire         2003/71 E.  ,  2003/69 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BİRİNCİ DAİRE
Esas No : 2003/71
Karar No : 2003/69

Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 4839 sayılı Kanunla değişik bazı hükümlerinin Anayasa Mahkemesince yürürlüğünün durdurulması üzerine, bu Kanunun yürürlüğü durdurulan hükümleri uyarınca emekliye sevkedilen kamu görevlilerinin görevlerine iadelerinin gerekip gerekmediği, göreve iadeleri halinde bu işlemlerin hangi tarihten itibaren geçerli kabul edileceği ve aylık farklarının nasıl hesaplanacağı ile ödenmiş olan emekli ikramiyelerinin kurumlarınca geri istenilip istenilmeyeceği konularında düşülen duraksamanın giderilmesine yönelik istişari düşünce istemine ilişkin Başbakanlığın 22.5.2003 günlü, Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürlüğü 2291 sayılı yazısında aynen:
” 4839 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun bazı hükümleri hakkında Anayasa Mahkemesi’nce verilen yürürlüğün durdurulması kararı üzerine, mezkur Kanun kapsamında emekliye sevk edilen memurların eski görevlerine yeniden başlatılıp başlatılmayacağı hususunda hasıl olan tereddüt hakkında Dışişleri Bakanlığı’ndan alınan ilgi yazının sureti ilişikte gönderilmiştir.
Bu bağlamda, emeklilik işlemleri Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı’nca sonuçlandırılmış bulunan personelin görevlerine iadesi, bu işlemlerin hangi tarihten geçerli olması gerektiği, iştirakçinin aldığı emekli ikramiyesinin kurumlara geri ödenmesi ve göreve döndürülme halinde maaş farklarının nasıl hesaplanacağı konularının Danıştay Kanununun 23 üncü maddesine göre incelenerek görüşünüzün bildirilmesini arz ederim.” denilmektedir.
Dairemizce yapılan çağrı üzerine gelen Dışişleri Bakanlığı Hukuk Müşaviri …, Personel Dairesi Başkanı …, Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü Daire Başkanı …, Daire Başkanı …, Şube Müdürü …, T.C. Emekli Sandığı Genel Müdür Yardımcısı … ve Devlet Personel Başkanlığı Devlet Personel Uzmanı …’nun sözlü açıklamaları dinlendikten sonra,

Gereği Görüşülüp Düşünüldü :
İstişari düşünce istemi, Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 4839 sayılı Kanunla değişik bazı hükümlerinin Anayasa Mahkemesince yürürlüğünün durdurulması üzerine, bu Kanunun yürürlüğü durdurulan hükümleri uyarınca emekliye sevkedilen kamu görevlilerinin görevlerine iadelerinin gerekip gerekmediği, göreve iadeleri halinde bu işlemlerin hangi tarihten itibaren geçerli kabul edileceği ve aylık farklarının nasıl hesaplanacağı ile ödenmiş olan emekli ikramiyelerinin kurumlarınca geri istenilip istenilmeyeceği konularında düşülen duraksamanın giderilmesine ilişkin bulunmaktadır.
5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasındaki iştirakçilerin görevleri ile ilgilerinin kesilmesinde 65 olan yaş haddi, 17.4.2003 günlü, 25082 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 4839 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 2 nci maddesi ile 61 olarak değiştirilmiştir. Değiştirilen bu hükmün, Anayasa Mahkemesinin 8.5.2003 günlü, E: 2003/31, K: 2003/3 (Yürürlüğü Durdurma) sayılı kararıyla esas hakkında karar verilinceye kadar yürürlüğü durdurulmuştur.
Anayasanın 2 nci maddesinde Türkiye Cumhuriyetinin hukuk devleti olduğu vurgulanmış, 138 inci maddesinin son fıkrasında yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda oldukları, bu organların ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bu kararların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği, 153 üncü maddesinin son fıkrasında da Anayasa Mahkemesi kararlarının yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağladığı hüküm altına alınmıştır.
Anayasa yargısında, Anayasa’ya aykırılığı konusunda güçlü belirtiler bulunan ve uygulanmalarından doğacak sonradan giderilmesi güç veya olanaksız durum ve zararların önlenmesi amacına yönelik olarak verilen yürürlüğün durdurulması kararları da, iptal kararları gibi yasa hükümlerini uygulanamaz hale getirmektedir. Bu nedenle, yürürlüğü durdurulan 5434 sayılı Kanunun 4839 sayılı Kanunla değişik 40 ıncı maddesi hükümlerinin, Anayasa Mahkemesinin yukarıda anılan kararının Resmi Gazetede yayımlandığı 10.5.2003 tarihinden itibaren uygulanma olanağının bulunmadığı açıktır.
Anayasa Mahkemesi kararlarında da vurgulandığı üzere, Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümezliği kuralı, kazanılmış hakların korunmasını amaçlamaktadır. Bu kuralın yalnız söze bağlı kalınarak yorumlanması, hukuk devleti ilkesine ve bu ilke içinde var olan adalet ve eşitlik ilkelerine aykırı sonuçlar verebilecek ve itiraz yoluyla yapılacak denetimin de amacına ters düşecektir.
Bu kurallar karşısında, 4839 sayılı Yasayla değiştirilen Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 40 ıncı maddesinin, 10.5.2003 tarihinden itibaren yürürlüğü durdurulan hükmü uyarınca 61 yaşını dolduran Emekli Sandığı iştirakçileri, yaş haddinden emekliye sevkedilemeyeceklerdir. 17.4.2003 ile 10.5.2003 tarihleri arasında 61 yaşını doldurmuş olmaları nedeniyle emekliye sevkedilen iştirakçiler yönünden ise, bu işlemlerin dayanağını oluşturan Yasa hükmünün, uygulanma kabiliyetinin kalmaması nedeniyle söz konusu işlemlerin sebep unsuru yönünden hukuki dayanaktan yoksun kaldığı sonucuna ulaşılmaktadır.
Nitekim, 61 yaşını dolduran iştirakçiler hakkında tesis edilen emekliye sevk işlemlerine karşı açılan davalarda,idare mahkemelerince, Anayasa Mahkemesi tarafından verilen yürürlüğü durdurma kararı gerekçe gösterilmek suretiyle dava konusu işlemlerin hukuki dayanaktan yoksun kalmaları nedeniyle yürütülmelerinin durdurulmalarına karar verildiği görülmektedir.
Bu kararların gereği olarak ilgililerin görevlerine iade edilmelerinin zorunluluğu yanında, bu konuda verilen yargı kararları gözetilerek yargı yoluna başvurmamış olanların da, hukuki dayanaktan yoksun kalan emekliye sevk işlemlerinin idarece geri alınması suretiyle görevlerine iade edilmeleri hukuk devleti ilkesinin bir gereğidir.
Ayrıca, idare hukuku ilkelerine göre idarece geri alınan işlemler hiç tesis edilmemiş olarak kabul edildiğinden, yaş haddine dayalı emekliye sevk işlemlerinin idarelerce geri alınması sonucu yapılacak göreve iadelerde emekliye sevk tarihi esas alınmalıdır. Bu durumda, göreve iade edilecek iştirakçilerin, görevden ayrı kaldıkları süre için, görevde iken almaları gereken aylıkları ile ödenen emekli aylıkları arasındaki farkın kendilerine ödenmesi gerekmektedir.
Öte yandan, emekli ikramiyesi ve hesabının düzenlendiği 5434 sayılı Yasanın Ek 20 nci maddesine göre iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için Yasanın 4 üncü maddesine göre hesaplanacak aylık bağlamaya esas tutarların bir aylığı emekli ikramiyesi olarak verilmekte ve emekli ikramiyesinin hesabında 30 fiili hizmet yılından fazla süreler dikkate alınmamaktadır. Emekli ikramiyesini aldıktan sonra yeniden iştirakçi durumuna girenlerin tekrar emekliye ayrılmaları halinde ise toplamı 30 hizmet yılı karşılığını geçmeyecek şekilde, yalnız sonradan geçen hizmetlerine karşılık emekli ikramiyesi ödenmektedir.
Emekliye sevk işlemleri hakkında idari yargı mercilerince verilen yürütmenin durdurulması veya iptal kararlarının uygulanması sonucu görevlerine iade edilenlere ödenmiş olan emekli ikramiyesinin kurumlarınca geri istenilmesi nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlıklarda verilen Danıştay kararlarının, ikramiyelerin iade edilmeyeceği yönünde olduğu görülmektedir. Aynı konuda Yargıtayca verilen kararlarda da, ödenmiş olan emekli ikramiyelerinin, görevlerine iade edilen iştirakçilerden istenilmesinin objektif iyiniyet kuralları, hakkaniyet ilkeleri ve hukuk devleti esaslarına ters düşeceğinin hükme bağlandığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, geri alma işlemleri ile iptal kararları aynı hukuki sonucu doğurduğundan, yaş haddinden emekliye sevk işlemlerinin idarece geri alınması üzerine, görevine iade edilen kamu görevlilerinden daha önce ödenen emekli ikramiyesinin geri istenilmesi, objektif iyi niyet kuralları, hakkaniyet ve hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşmayacaktır.

Sonuç olarak:
5434 sayılı Kanunun 4839 sayılı Yasa ile değişik 40 ıncı maddesi uyarınca 61 yaşını doldurmaları nedeniyle emekliye sevkedilenlerin;
1) Emekliye sevk tarihleri itibariyle görevlerine iade edilmeleri,
2)Emeklilik işlemi hiç gerçekleşmemiş kabul edilerek hesaplanacak aylıklarından emekli aylığı olarak ödenen kısmın mahsup edilerek geri kalan kısmın ödenmesi,
3) Emekli ikramiyelerinin kurumlarınca geri istenilmemesi,
Gerektiği görüşüyle dosyanın Danıştay Başkanlığına sunulmasına 30.5.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.