Danıştay Kararı 1. Daire 1997/134 E. 1997/173 K. 09.12.1997 T.

1. Daire         1997/134 E.  ,  1997/173 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BİRİNCİ DAİRE
Esas No : 1997/134
Karar No : 1997/173

Başbakanlık Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu ve Merkez Muhakemat Komisyonunda, Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmeliğin 5 inci maddesinde belirtilen yasal engelleri bulunan kişilerin, üye ve komisyon başkanı olarak görev yaptıkları tesbit edildiğinden Bakan onayı ile bu kurulların görevine son verilmiş ise de; iptal edilen her iki komisyonca alınmış olan kararların hukuken geçerli sayılıp sayılmayacağı, geçersiz sayılacaksa haklarında disiplin cezası uygulanan personel hakkında yapılmış olan soruşturmaların ve fezlekelerin akibetinin ne olacağı, ilgili yönetmeliğin 5 inci maddesinin kıyasen Merkez Muhakematı Komisyonu üyeliği için de uygulanıp uygulanamayacağı ve hakkında aylıktan kesme veya daha ağır disiplin cezası uygulanıp, bu cezası affa uğrayan memurların Merkez Disiplin Kurulunda görevlendirilip görevlendirilemeyeceği konularında düşülen duraksamanın giderilmesi amacıyla istişari görüş istemine ilişkin Başbakanlığın 29.9.1997 günlü, Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürlüğü B.02.0.KKG/174-197/4041 sayılı yazısı ekinde gönderilen Başbakanlık Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü 17.9.1997 günlü, Teftiş Kurulu Başkanlığı 97/0207 sayılı yazısında aynen:
“Genel Müdürlüğümüz Başmüfettişi … ile Müfettişler … ve … tarafından yürütülen bir soruşturmaya esas olmak üzere Danıştay 2.Dairesi görüşüne ihtiyaç duyulduğuna ilişkin 10.9.1997 gün ve 97/52-55 sayılı yazılarının bir örneği ilişikte sunulmuştur.
Disiplin Amirlerinin Tesbiti Hakkındaki Yönetmeliğin 5.maddesinde, haklarında Aylıktan Kesme ve daha ağır disiplin cezası uygulanmış olanların bu cezaları sicillerinden silmiş olsa bile Merkez Disiplin Kuruluna üye olarak katılamayacakları hükme bağlanmıştır.
Genel Müdürlük Disiplin Kurulu ve Merkez Muhakematı Komisyonu Üyeliklerine yukarıda belirtilen yasal engelleri bulunan kişilerin üye ve komisyon başkanı olarak alındıkları tesbit edildiğinden ekte bir sureti bulunan onayla bu kurulların görevine son verilmiştir.
Ancak, ilgili Yönetmelikte Merkez Disiplin Kuruluna katılamayacakları açıkça belirtilmiş olmasına rağmen, Memurin Muhakematı Komisyonu Üyelikleri için benzeri bir yasal engel bulunup bulunmadığı belirlenememiştir.
Bu nedenle, hakkında aylıktan kesme veya daha ağır disiplin cezası uygulanıp, bu cezası affa uğrayan memurların Merkez Disiplin Kurulunda görevlendirilip görevlendirilemeyeceğinin; ilgili Yönetmeliğin 5.maddesinin kıyasen Merkez Muhakematı Komisyonu Üyelikleri için de uygulanıp uygulanmayacağını; iptal edilen her iki komisyonun da almış olduğu kararların hukuken geçerli sayılıp sayılmayacağının; geçersiz sayılacaksa haklarında disiplin cezası uygulanan personel hakkında yapılmış olan soruşturmaların ve fezlekelerin akıbetinin ne olacağının belirlenebilmesi için Danıştay 2. Dairesi Başkanlığından istişari görüş istenilmesi ve Bakanlığıma bildirilmesi hususlarını takdirlerinize arz ederim.” denilmektedir.
Dairemizce yapılan çağrı üzerine gelen Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdür Yardımcısı vekili …, Başmüfettiş … ve Av…’un sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra;
Gereği Görüşülüp Düşünüldü:
İstişari düşünce İstemi, yukarıda ayrıntılı bir biçimde açıklandığı üzere üç ayrı konuya ilişkindir.
Bunlardan birincisi, hakkında aylıktan kesme cezası uygulanmış ve bu cezası halen sicilinde bulunan bir memurun katılımıyla teşekkül ettirilen Merkez Disiplin Kurulu kararlarının geçerli sayılıp sayılmayacağı, geçersiz sayılacaksa ilgililer hakkında yapılan soruşturmaların ve fezlekelerin akibetinin ne olacağı hususuna ilişkindir.
Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmeliğin 5 inci maddesinde; “Haklarında aylıktan kesme veya daha ağır disiplin cezası uygulanmış olanlar, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun değişik 133 üncü maddesi hükümlerinden yararlanmış olsalar dahi 3 üncü maddede sayılan kurullarda görevlendirilemezler” hükmü yer almaktadır. Bu hüküm uyarınca disiplin cezaları belirli süre sonunda sicil dosyalarından silinmiş olanların, disiplin kurullarında görev yapmaları söz konusu olamayacaktır.
Dosyada yer alan belgelerden Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulunun bu hükme aykırı olarak oluşturulduğu ve görev yaptığı Temmuz-1996-1997 tarihleri arasında bazı kişilere disiplin cezası verildiği, bu cezalara karşı İdari Yargıda dava açıldığı, bir kısmının karara bağlandığı ve bir kısmının da derdest durumda olduğu anlaşılmaktadır. Anayasanın 138 inci maddesine göre, Yasama ve yürütme organları ile İdare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır. Bu durumda mevzuata uygun olarak oluşturulmayan Merkez Disiplin kurulunun almış olduğu kararların geçersiz sayılıp sayılmayacağı, geçersiz sayılacaksa yapılan soruşturmaların akibetinin ne olacağı hakkında yargı mercileri tarafından verilmiş kararlar bulunması nedeniyle bu konuda görüş bildirilmesine olanak bulunmamaktadır.
Duraksamanın giderilmesi istenilen ikinci husus, Merkez Memurin Muhakematı komisyonlarında görev alacak memurların idari ceza almış olmalarının bu görevlerine engel teşkil edip etmeyeceği, ilgili yönetmeliğin 5 inci maddesinin kıyasen Merkez Muhakematı Komisyonu üyelikleri için de uygulanıp uygulanamayacağına ilişkindir.
Bilindiği gibi bu iki kurul farklı görevler yapmaktadırlar. Bu nedenle de her iki kurulun oluşumu ve üyelerinin nitelikleri farklı kanunlarla düzenlenmiştir. Disiplin ve Yüksek Disiplin Kurullarının kuruluş, üyelerinin görev süresi, görüşme ve karar usulü ile hangi memurlar hakkında karar verebilecekleri, disiplin amirlerinin tayin ve tesbitinde uygulanacak esaslar,
bunların yetki ve sorumlulukları 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun değişik 134 üncü maddesine dayanılarak çıkartılan Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmelik ile düzenlenmiştir. Merkez Muhakemat komisyonlarının kimlerden oluşacağı ise Memurin Muhakematı Hakkında Kanunun 10 uncu maddesinde “…..soruşturma üzerine yargılanmalarına ya da yargılanmamalarına karar verilmesi daireleri üstlerinden kurulacak kurullar..” denilmek suretiyle belirtilmiştir.
Bu durumda, bu iki kanun arasında bir bağlantı kurulması mümkün olmadığından ilgili yönetmeliğin 5 inci maddesinin Merkez Muhakemat Komisyonlarına kıyasen uygulamakta olası değildir.
İstemin üçüncüsü; haklarında aylıktan kesme veya daha ağır disiplin cezası uygulanmış, ancak, cezaları affa uğramış olanların bu kurullarda görev yapıp yapamayacaklarına ilişkindir.
3817 sayılı Memurlar ile Diğer Kamu Görevlilerinin Disiplin Cezalarının Affı Hakkında Kanun; yürürlüğe girdiği tarihten önce işlenmiş, kanun, tüzük ve yönetmelikler gereğince memurlar ve diğer kamu görevlileri ile bu görevlerde bulunmuş olanlar hakkında verilmiş disiplin cezalarının bütün sonuçlarıyla affedileceğini, af kapsamına giren disiplin cezalarının verilmesini gerektiren fiillerden dolayı, ilgililer hakkında disiplin soruşturma ve kovuşturması yapılamayacağını, devam etmekte olan disiplin soruşturma ve kovuşturmalarının işlemden kaldırılacağını, kesinleşmiş olan disiplin cezalarının infaz
edilmeyeceğini, disiplin cezaları affedilenlerin sicil dosyalarındaki bu disiplin cezalarına dair kayıtların ilgililerin müracaatları aranmaksızın hükümsüz kalacağını ve dosyalardan çıkartılacağını hükme bağlamıştır. Bu durumda, Af Kanunu, cezayı bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırdığından, söz konusu memurların disiplin kurullarında görevlendirilmelerinde yasal bir engel bulunmamaktadır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Mevzuata uygun olarak oluşturulmayan Merkez Disiplin kurulunun almış olduğu kararların geçersiz sayılıp sayılmayacağı, geçersiz sayılacaksa yapılan soruşturmaların akibetinin ne olacağı hakkında görüş bildirilmesine yer olmadığı,
2- Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmeliğin 5 inci maddesinin Merkez Muhakemat komisyonları üyelikleri için kıyasen uygulanmasına olanak bulunmadığı,
3- Disiplin Kurulları ve Disiplin Amirleri Hakkında Yönetmeliğin 5 inci maddesi uyarınca disiplin cezaları sicil dosyalarından silinmiş olanların, disiplin kurullarında görev yapmalarının mümkün olmadığı,
3817 Sayılı Memurlar ile Diğer Kamu Görevlilerinin Disiplin Cezalarının Affı Hakkında Kanun uyarınca disiplin cezaları kaldırılmış bulunan memurların Disiplin Kurullarında görevlendirilmelerinde yasal bir engel bulunmadığı,
Görüşüne varılarak dosyanın Danıştay Başkanlığına sunulmasına 9.12.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.