1. Daire 1996/229 E. , 1997/48 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BİRİNCİ DAİRE
Esas No : 1996/229
Karar No : 1997/48
Kadroları Sosyal Sigortalar Kurumunda olup özlük hakları saklı kalmak kaydıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında görevlendirilenlerle, kadroları başka kurumlarda olduğu halde Sosyal Sigortalar Kurumunda çalışanların 4792 sayılı Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununun 17 nci maddesinde öngörülen ek ödemeden yararlanıp yararlanamayacakları hususunda düşülen duraksamanın giderilmesine yönelik istişari görüş istemine ilişkin Başbakanlığın 16.12.1996 günlü ve B.02.0.KKG/174-177/4822 sayılı yazısı ekinde bulunan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 11.12.1996 günlü ve B.13.0.HKM.0.00.00.00(1996) 509-9/1247 32302 sayılı yazısında aynen:
“3146 sayılı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun “Amaç” başlıklı 1 inci maddesi “Bu Kanunun amacı, çalışma hayatını, işçi-işveren ilişkilerini düzenlemek denetlemek ve sosyal güvenlik imkanını sağlamak, bu imkanı yaygınlaştırmak ve geliştirmek, yurtdışında çalışan işçilerimizin çalışma hayatından doğan hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının kurulmasını sağlamak, teşkilat ve görevlerine ilişkin esasları düzenlemektir.” hükmü ile Bakanlığımızın kuruluşu, teşkilat, görev ve yetkilerinin bu kanunla düzenleneceği öngörülmüştür.
Aynı Kanunun “Görev” başlıklı 2 nci maddesinde “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının görevleri şunlardır.
a)…….
b)…….
………
n) Bağlı kuruluşların amaçları ve özel kanunları gereğince idare edilmesini sağlamak ve denetlemek…”
“Bağlı Kuruluşlar” başlığını taşıyan 30 uncu maddesinde de “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının kuruluşları şunlardır.
a)…….
b)…….
c)Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü…”, hükümleri yer almıştır.
Bakanlıkların Kuruluş ve Görev Esasları Hakkındaki 3046 sayılı Kanunun “Kamu kurum ve kuruluşları personelinin bakanlıklarda görevlendirilmesi” başlıklı 44 üncü maddesinde de; Bakanlıklara, kendi bağlı ve ilgili kuruluşları personelinden ihtiyaç duyduklarını belirli şartlarla bakanlık onayı ile Bakanlık merkez teşkilatında çalıştırabilme imkanı sağlanmıştır.
Ayrıca; Sosyal Sigortalar Kurumunun, kuruluş, teşkilat ve işleyişine ait 4792 sayılı Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununun 1 inci maddesinde de “İş hayatında türlü hallere karşı ilgili Sigorta Kanunu hükümlerini uygulamak ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına bağlı olmak üzere Sosyal Sigortalar Kurumu vücuda getirilmiştir…” denilmektedir.
Sosyal Sigortalar Kurumu Personel Yönetmeliğinin “Bakanlık ve Müesseselerde Personelinin Görevlendirilmesi; başlıklı 33 üncü maddesinde ise; “Kurum personelinden (1-4) derece kadroda görevli olanlar Yönetim Kurulu Kararı ile, (5-15) derece kadroda görevli olanlar Genel Müdür Onayı ile 4792 sayılı Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununun 20/e maddesi gereği kurulan müesseselerde her türlü özlük hakkı, aylık ücreti, sosyal yardım hakları, ikramiye ve fazla mesai hakları saklı kalmak kaydıyla çalıştırılabilir.
Kurum personeli yukarıda belirtilen özlük hakları saklı kalmak kaydıyla Bakanlığın talebi üzerine Bakanlıkta görevlendirilebilir.
Özel Kanunlarda belirtilen yetkiye dayanılarak talep halinde ve Kurum hizmetlerinde bir aksamaya sebebiyet vermemek kaydıyla kurum personeli Başbakanlık, Bakanlık ve bağlı Kuruluşlarında geçici veya sürekli olarak görevlendirilebilir. Bunların özlük hakları hakkında ilgili Kanun hükümleri uygulanır.” hükmü yer almıştır.
Yukarıda belirtilen Kanun ve Yönetmelik hükümlerinin birlikte incelenmesinde; Bakanlığımız bağlı kuruluşlarından olan Sosyal Sigortalar Kurumu personelinin, kadroları Kurumda kalmak ve özlük hakları Kurumlarınca ödenmek suretiyle Bakanlığımız teşkilatında geçici olarak görevlendirilmesi mümkün bulunmaktadır.
Diğer taraftan 4792 sayılı Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununun 3917 sayılı Kanunla değişik 17 nci maddesinin 2 nci fıkrası;
“Kurumun sağlık tesisleri işletme gelirleri (ilaç iştirak payı, muayene ücreti ve tedavi gelirleri ile tam gün çalışan hekimlerin mesai saatleri dışındaki muayene ücretleri dahil) ile sahibi veya ortağı bulunduğu ilaç ve tıbbi malzeme işletmelerinden elde edilen kar paylarından, Kurumda fiilen görev yapan kadrolu personele ek ödeme yapılabilir.
Ek ödemenin tutarları, oranları, diğer usul ve esasları, personelin görev ünvanı, çalışma verimi, sigorta ve sağlık hizmetlerinin rasyonelliğini sağlayacak ilkeler gözönünde bulundurularak Yönetim Kurulunun teklifi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının onayı ile belirlenir.”
Hükmü ile Kurum personeline; tutarı, oranları, çalışma verimi, sigorta ve sağlık hizmetlerinin rasyonelliğini sağlayacak ilkeler yönünde bulundurularak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca belirlenecek usul ve esaslarla “Ek Ödeme” tediye olunmaktadır.
4792 sayılı Kanunun 17 nci maddesine, 8.12.1993 tarih ve 21782 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 3917 sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle getirilen bu değişikliği müteakip Kurum Personeline “Ek Ödeme” tediyesinin usul ve esasları Yönetim Kurulunun 30.12.1993 tarih, 4810 sayılı kararları ve Bakanlık Makamının 3.1.1994 tarihli Onayları ile belirlenmiş ve 5.1.1994 tarih,4946 sayılı Genel Yazı ekinde tüm teşkilata duyurulmuştur.
Sözkonusu “Ek Ödeme”nin Genel Esasları’nın 11 inci maddesi “Ek ödemeler kadrolu olarak Kurumda (Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca geçici olarak görevlendirilen Kurum personeli dahil) fiilen görev yapan personele verilir. Bunun dışında işçi ve sözleşmeli olarak çalışan personel söz konusu ödemeden yararlandırılmaz. Kurum dışı kuruluşlar nezdinde kadroları bulunup Kurumumuzda görevlendirilen personel ek ödemeden yararlandırılabilir.” hükmüne göre de kadroları Sosyal Sigortalar Kurumunda olup 3046 ve Sosyal Sigortalar Kurumu Personel Yönetmeliğinin 33 üncü maddeleri uyarınca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı teşkilatında çalışanlar ile kadroları başka kuruluşlarda olup Sosyal Sigortalar Kurumunda fiilen çalışan personel ek ödemeden yararlanmaktadır.
Ancak, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu Başkanlığınca düzenlenen Sosyal Sigortalar Kurumunun 1994 yılı faaliyetleri, bilanço kar ve zarar hesapları hakkındaki raporda “…Kurumda fiilen görev yapan kadrolu personele ek ödeme yapılması öngörülmüş iken yalnızca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında görevlendirilen Kurum personeli ile kadroları başka kuruluşlarda bulunup SSK’da görevlendirilen personele de ek ödeme yapılması Kanuna aykırı bir düzenleme olarak görülmektedir. Bu nedenle; ek ödemenin 3917 sayılı Kanunun 17 nci maddesi ile belirtilen “Kurumda fiilen görev yapan kadrolu personele verilmesini teminen; 20.1.1995 tarihli Bakan onayı ile uygulamaya konulan esasların 12 nci maddesinde yer alan (Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında geçici olarak görevlendirilen Kurum personeli ile kadroları başka kuruluşlarda bulunup Kurumda görevlendirilen personel ek ödemeden yararlandırılacaktır.) hükmünün uygulamadan kaldırılması ve bu personele yapılan ödemenin ilgililerden tahsil edilmesi…” temennileri esas alınarak Sosyal Sigortalar Kurumu Yönetim Kurulunca yapılan değerlendirmeler sonunda Sosyal Sigortalar Kurumu kadrolarında olup, Bakanlık emrinde geçici olarak görevlendirilen personelin ek ödemelerinin 15.2.1996 tarihinden itibaren durdurulması, ayrıca 8.12.1993 – 14.2.1996 tarihleri arasında tediye edilen ek ödeme tutarlarının ise ilgililerden tahsil edilmesi 29.2.1996 tarih ve 839 sayı ile karara bağlanmıştr.
Söz konusu kararın Bakanlığımıza intikalinde ise; 8.3.1996 tarihli onayla; “KİT Alt Komisyonunda yapılacak görüşmelerden sonra kararın yürürlüğe konulması uygundur.”şerhi ile onaylanmıştır.
Bu arada; 7.5.1996 tarih, 3318 sayılı onayla kadroları bağlı kuruluşlarda olup, Bakanlığımız teşkilatında görev yapan personelden bir kısmı kurumlarına iade olunmuş, işgal ettikleri kadro ünvanı ve sınıfları itibariyle hizmetlerine olan ihtiyaç sebebiyle bir kısmı da 3046 sayılı Kanunun 44 ve Sosyal Sigortalar Kurumu Personel Yönetmeliğinin 33, Bağ-Kur Personel Yönetmeliğinin ilgili hükümleri uyarınca Bakanlığımızda çalışmalarına devam etmeleri uygun görülerek, bir önceki “8.3.1996 tarihli Bakanlık Onay”ı iptal olunmuş ve adıgeçenlere “Ek Ödeme” tediye olunmuştur.
17.6.1996 tarihinde yapılan “KİT Alt Komisyonu” toplantısında ise; Bakanlığımızın personel yetersizliği ve özellik arzeden işlerde çalıştırılacak personele olan ihtiyacı nedeniyle bu personelin mağdur edilmeden çalıştırılması yolundaki ısrarlı görüşlerine rağmen konu; Ek ödemenin 3917 sayılı Kanunun 17.maddesi ile belirlenen “Kurumda fiilen görev yapan kadrolu personele” verilmesini teminen; 20.1.1995 tarihli Bakan Onayı ile uygulamaya konulan esasların 12.maddesinde yer alan (Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında geçici olarak görevlendirilen Kurum Personeli ile kadroları başka kuruluşlarda bulunup Kurumda görevlendirilen personel ek ödemeden yararlandırılacaktır.) hükmünün
uygulamadan kaldırılması ve bu personele yapılan ödemenin ilgililerden tahsil edilmesi görüşü ile izlemeye alınmıştır.
Diğer taraftan, Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü Ankara Hukuk İşleri Sigorta Müdürlüğünde 1. derece Avukat kadrosunda çalışmakta iken her türlü özlük hakları saklı kalmak koşulu ile 2874 sayılı Yasa ve 35 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 3/6 maddesi uyarınca … Nolu Banker Tasfiye Kurulu Başkanlığında bilahare Tasarrufları Koruma Fonu Başkanlığında görevlendirilen ve Kurumda fiilen çalışması olmaması nedeniyle “Ek Ödeme”den yararlandırılmayan Av…. tarafından Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğü aleyhine … İdare Mahkemesinde … Esas sayılı dosya ile açılan davada … tarih ve K…. sayıl ile; “….SSK Genel Müdürlüğü … Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünde Avukat olarak çalışmakta iken, Genel Müdürlük emri ile … Nolu Tasfiye Kurulu Başkanlığına hukukçu üye olarak atandığı, bu konu ile ilgili olarak 7.6.1986 tarihinde yayınlanan Tasarrufları Koruma Fonu Yönetmeliğinde ise fon ve tasfiye kurullarında geçici olarak istihdam edilen kamu personelinin görevlerinin devamı süresince her türlü özlük hakları saklı kalmak üzere kurumlarca izinli sayılacakları açıkca ifade olunmasına karşın, daha sonra S.S. Kurumu Genel Müdürlüğünce seçim ve tasfiye kurullarında görevli
olanların anılan ek ödemeden yararlanamayacakları yönünde alınan ve bu karar doğrultusunda tesis olunan işlem idare hukukunun usulde paralellik ilkesine aykırılık oluşturmaktadır.
Açıklanan nedenlerle dava konusu işlemin iptaline, ek ödemenin 22.10.1994 tarihinden itibaren yasal faiz ile birlikte ödenmesine, daha önceki kısımlara ilişkin isteminin süre aşımı nedeniyle reddine…” karar verilmiştir.
Yukarıda ayrıntısı belirtilen mahkeme kararında, Kurumda, fiilen görev yapmamasına rağmen özlük hakları saklı tutularak başka bir kurumda çalışan Kurum personelinin dahi özlük haklarının içine “Ek Ödeme” dahil edilmiştir.
4792 sayılı Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununun 3917 sayılı Kanunla değişik 17.maddesinin 2 nci fıkrasında aynen; Kurumun sağlık tesisleri işletme gelirleri (ilaç iştirak payı; muayene ücreti ve tedavi gelirleri ile tam gün çalışan hekimlerin mesai saatleri dışındaki muayene ücretleri dahil) ile sahibi veya ortağı bulunduğu ilac ve tıbbi malzeme işletmelerinden elde edilen kar paylarından, Kurumda fiilen görev yapan kadrolu personele ek ödeme yapılabilir”
denilmektedir.
Bakanlıkların Kuruluş ve Görev Esasları Hakkındaki 3046 sayılı Kanunun “Kamu kurum ve kuruluşları personelinin bakanlıklarda görevlendirilmesi başlıklı 44 üncü maddesi ise; Bakanlıklar kendi bağlı ve ilgili kuruluşları personelinden ihtiyaç duydukları yatırım programları ve projelerin hazırlanması gibi konularda ve uzmanlık isteyen işlerde geçici süre ve çalışma konusu belirlenmek şartıyla ve Bakanın Onayı ile Bakanlık merkez teşkilatında görevlendirilebilirler. Ancak bu personelin çalışma süresi altı ayı geçemez.” hükmünü amirdir.
Sosyal Sigortalar Kurumu Personel Yönetmeliğinin 33 üncü maddesinde de “Kurum personeli, yukarıda belirtilen özlük hakları saklı kalmak kaydıyla Bakanlığın talebi üzerine Bakanlıkta görevlendirilebilir…” hükmü yer almıştır.
4792 sayılı Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununun 17/2 nci maddesinde, kurumda fiilen görev yapan kadrolu personele ek ödeme yapılabileceği belirtilmekte, kodraları Sosyal Sigortalar Kurumunda olup geçici olarak Bakanlığımızda görevlendirilen personele özlük hakkı niteliğindeki “ek ödeme”nin tediye edilmiyeceği konusunda ise, 4792 sayılı Kanunda açık bir hüküm bulunmadığı gibi 3046 sayılı kanunda da bir hüküm bulunmamaktadır.
Bu nedenle yukarıda metinleri kayıtlı hükümler uyarınca kadroları Sosyal Sigortalar Kurumunda bulunan personel, söz konusu Kurumun Bakanlığımızda yürütülen yatırım program ve projelerinin yürütümünde görevlendirildiğinden ek ödemeden yararlanması gerekmektedir.
Nitekim, 4792 sayılı Kanununun 17 nci maddesine 8.12.1993 tarih ve 21782 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 3917 sayılı Kanunun 5 inci maddesiyle getirilen değişikliği müteakip, Kurum personeline ve Bakanlığımızda geçici olarak görevli bulunan personele tediye olunacak “Ek Ödeme”nin usul ve esasları Sosyal Sigortalar Kurumu Yönetim Kurulunun 30.12.1993 tarih ve 4810 sayılı kararları Bakanlık Makamının 3.1.1994 tarihli duyurulmuş, bugüne değin Bakanlığımızda çalışanlar da ek ödemeden yararlanmıştır.
Bu nedenle “Ek ödeme” tediyesinin, fiili çalışmaya ve Sosyal Sigortalar Kurumu kadrosunda bulunmaya hasredilmesi ve bu ödemenin özlük hakkı olarak kabul edilmemesi halinde istekleri dışında Bakanlığımızda geçici olarak görevlendirilen personel ile kadroları başka kurumlarda olup fiilen Sosyal Sigortalar Kurumunda çalışanların zarara uğraması söz konusu olmaktadır. Zira bu halde adı geçenlere 8.12.1993 tarihinden bugüne kadar yapılan ödemeler geri istenilecek ve söz konusu personel ortalama 100 milyon lira civarında bir ödeme yapmak, zorunda kalacaktır. Bu ise devletin devamlılığı ilkesine aykırılık teşkil edecektir.
Ayrıca kadroları Sosyal Sigortalar Kurumunda olup, kanun ve yönetmelik hükümlerine göre özlük hakları saklı kalmak kaydıyla Bakanlığımızda görevlendirilen personelin “Ek Ödeme”den yararlandırılıp yararlandırılmayacağı hususundaki görüş ayrılığının giderilmesi için konunun, 72 sayılı Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 30/6 maddesi uyarınca Başbakanlıklarına intikal ettirilerek görüş bildirilmesinin talep edilmesi üzerine, tarih ve sayısı yukarıda kayıtlı cevabi yazıda; Danıştay Başkanlığından istişari görüş isteminde bulunulması öngörülmüştür.
Yukarıda arz edilen nedenlerle, Kanununu uygulanmasına açıklık getirmek yargı ihtilafı ve hak kayıplarına neden olmamak üzere kadroları Sosyal Sigortalar Kurumunda olup kanun ve yönetmelik hükümlerine göre özlük hakları saklı kalmak kaydıyla Bakanlığımızda görevlendilenlerle, kadroları başka kurumlarda olup Sosyal Sigortalar Kurumunda çalışan personelin “Ek Ödeme”den yararlandırılıp yararlandırılamayacağı konusunda, 2575 sayılı Danıştay Kanununun 25 inci maddesi (e) fıkrası gereği Danıştay’ın görüşünün belirlenmesinin yararlı olacağı düşünülmektedir.
Bilgi ve gereğini müsaadelerinize arz ederim.” denilmektedir.
Dairemizce yapılan çağrı üzerine gelen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Hukuk Müşavirleri … ve … ile Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdür Yardımcısı …’ün açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra;
Gereği Görüşülüp Düşünüldü:
4792 sayılı Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununun 1.12.1993 günlü ve 3917 sayılı Kanunla değiştirilen 17 nci maddesinde, Kurumun; sağlık tesisleri işletme gelirleri ile sahibi veya ortağı olduğu ilaç ve tıbbi malzeme işletmelerinden elde edilen kar paylarından, kurumda fiilen görev yapan kadrolu personele ek ödeme yapılabileceği, bu ödemenin tutarları, oranı, diğer usul ve esaslarıyla, personelin görev ünvanı ve çalışma veriminin sigorta ve sağlık hizmetlerinin rasyonelliğini sağlayacak ilkeler dikkate alınarak Yönetim Kurulunun önerisi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının onayıyla belirleneceği hükmü yer almaktadır.
Dosya içeriğinden, 4792 sayılı Kanunun 17 nci maddesinde yapılan değişikliğin yürürlüğe girmesi üzerine Sosyal Sigortalar Kurumu Yönetim Kurulunca hazırlanıp Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının onayıyla yürürlüğe konulan esaslara göre kadrolu olarak Kurumda fiilen görev yapan personelin yanı sıra, kadroları kurumda olup Çalışma ve sosyal Güvenlik Bakanlığında görevlendirilenlerle, kadroları başka kurumlarda olduğu halde kurumda görevlendirilen personelin de ek ödemeden yararlandırıldığı, bu uygulamanın Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulunca düzenlenen ve Kurumun 1994 yılı faaliyetleriyle hesaplarına ilişkin raporda tenkite alınarak, Kurumda fiilen görev yapan kadrolu personel dışında kalanlara ek ödeme yapılmasının 4792 sayılı Kanunun değişik 17 nci maddesine aykırı olduğu, bu uygulamanın durdurulması ve yapılan ödemelerin geri alınması gerektiğinin belirtildiği, 17.6.1996 tarihli T.B.M.M. KİT Alt Komisyonu toplantısında da aynı doğrultuda görüş oluştuğu ve konunun izlenmeye alındığı, bu arada bir kurumda kadrolu olarak fiilen görev yapan bir avukatın her türlü özlük hakkı saklı kalmak kaydıyla 35 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 3 üncü maddesinin 6 ncı fıkrası uyarınca … No.lu Banker Tasfiye Kurulunda görevlendirilmesi nedeniyle, artık kurumda fiilen görev yapmadığı gerekçesiyle ek ödemeden yararlandırılmaması üzerine, bu işleme karşı açtığı davada … İdare Mahkesinin … günlü ve E:.., K:… sayılı kararıyla işlemin iptal edildiği, bu durumda idarece Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu raporu ve T.B.M.M. KİT Alt Komisyonu kararı ile … İdare Mahkemesince verilen karar karşısında, kadroları Sosyal Sigortalar Kurumunda bulunduğu halde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında görevlendirilenler ile kadroları başka kurumlarda olup Sosyal Sigortalar Kurumunda görevlendirilenlerin sözü edilen ek ödemeden yararlandırılıp yararlandırılamayacağı hususunda duraksamaya düşüldüğünden bahisle istişari görüş istenildiği anlaşılmaktadır.
… İdare Mahkemesince verilen karar 35 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede yer alan özel hükümlere dayalı bulunduğundan istişari görüş istemi;
3046 sayılı Kanunun 44 üncü, Sosyal Sigortalar Kurumu Personel Yönetmeliğinin 33 üncü maddeleri gereğince Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında görevlendirilen kurumun kadrolu personeli ile kurumda görevlendirilen başka kurumların kadrolu personeline yönelik olarak incelendi.
72 sayılı Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 30 uncu maddesinde, Kararname kapsamındaki kurum ve kuruluşların denetlenmesi sonunda Yüksek Denetleme kurulunca hazırlanan raporların Başbakanlığa sunulacağı ve dağıtımının Başbakanlıkça yapılacağı, denetlenen kuruluşların bu raporlar üzerine hazırlayacakları cevapların, varsa yönetim kurullarından, yoksa yetkili organlarından geçirilmek kaydıyla ilgili bakanlığa ve Denetleme Kuruluna gönderecekleri, ilgili bakanlıkların, kuruluşlarca gönderilen cevapları kendi görüşlerini de ekleyerek Başbakanlığa sunacakları, raporlar ve bunlara verilen cevapların birer örneğinin Başbakanlıkca Maliye Bakanlığı ile Devlet Planlama Teşkilatına gönderileceği, Denetleme Kurulu raporlarında inceleme, teftiş ve tahkiki istenen durumların Başbakanlıkça yetkili mercilere intikal ettirileceği, Denetleme Kurulunca bakanlıklar tarafından incelenmesi, teftişi ve tahkiki istenen konuların bakanlıklarca sonuçlandırılacağı ve sonuçtan Başbakanlık ile Denetleme Kuruluna bilgi verileceği hükümleri yer almakta olup, bu işlemlerin tümü 3346 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri ile Fonların Türkiye Büyük Millet Meclisince Denetlenmesi Hakkında Kanun hükümleri uyarınca, Yasama organının ilgili kamu kurum ve kuruluşlarını denetlemesine esas teşkil etmektedir.
Nitekim bu husus, 3346 sayılı Kanunun 7 nci maddesinde “Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonu, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulunun raporlarıyla Başbakanlığın sevkedeceği diğer raporları ve varsa kendisince tespit edilen konuları inceler.” denilmek suretiyle vurgulanmaktadır.
Olayda Sosyal Sigortalar Kurumunun 4792 sayılı Kanunun 17 nci maddesinde öngörülen ek ödemelerle ilgili uygulamasının, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu raporunda tenkite alındığı ve daha sonra olayın Türkiye Büyük Millet Meclisi KİT Alt Komisyonunca da izlemeye alındığı ve ek ödeme uygulamasının KİT Alt Komisyonunun vereceği karara göre belirleneceği açık bulunduğundan, bu konuyla ilgili olarak Danıştayın istişari görüş bildirilmesine hukuken olanak bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, istem hakkında görüş bildirilmesine yer olmadığına ve dosyanın Danıştay Başkanlığına sunulmasına 7.5.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.