Danıştay Kararı 1. Daire 1994/100 E. 1995/51 K. 14.03.1995 T.

1. Daire         1994/100 E.  ,  1995/51 K.
Daire : BİRİNCİ DAİRE
Karar Yılı : 1995
Karar No : 51
Esas Yılı : 1994
Esas No : 100
Karar Tarihi : 14/03/995

YÜRÜRLÜKTEKİ HÜKÜMLERE GÖRE, YABANCI VAKIFLARIN ÜLKEMİZDEKİ ŞUBE VE TEMSİLCİLİK GİBİ BİRİMLERİN, VAKIFLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜNCE DENETLENMESİNİN MÜMKÜN OLMADIĞI HK.

Türk Medeni Kanununun 903 sayılı Kanunla değişik 78.maddesinde, vakıfların Vakıflar Genel Müdürlüğünün teftişine tabi olduğu, bu denetinin vakıf senedi hükümlerinin yerine getirilip getirilmediği, vakıf malların amaca uygun şekilde idare ve sarf edilip edilmediği hususlarına yönelik olacağı, teftişin tarzı ile teftiş sonucunda neler yapılacağına ilişkin hususların tüzükle belirleneceği hükmü yer almakta, bu madde uyarınca yürürlüğe konulan Türk Medeni Kanunu Hükümlerine Göre Kurulan Vakıflar Hakkında Tüzüğün 19.ve 20.maddelerinde Medeni Kanunun yukarıda değinilen hükümleri yinelenmekte, 21.maddesinde teftiş sonucunda düzünlenen raporda, vakıf idarecilerinin işten uzaklaştırılmalarını gerektiren bir neden saptanmış ise, derhal asliye mahkemesine başvurularak yöneticilerin işten uzaklaştırılmaları; raporda vakfın yönetimine ilişkin işlemlerde düzeltilmesi gereken noktalar olduğu belirtilmiş ise, raporun bu kısmının vakıf yöneticilerine tebliğ edilerek gereken düzeltmenin yapılmasının isteneceği belirtilmekte, Türk Medeni Kanunu Hükümlerine Göre Kurulu Bulunan Vakıfların Yurt içinde Şube, Temsilcilik, İrtibat Bürosu veya Benzeri Adlarla Birim Açması, Bunların Çalışması, Denetlenmesi ve Kapatılmasıyla ilgili Yönetmeliğin 23.maddesinde, Vakıfların denetiminin şube, temsilcilik veya irtibat bürosu gibi birimlerini de kapsayacağı vurgulanmaktadır.
Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre kurulan vakıfların yanı sıra 2762 sayılı Vakıflar Kanununun 1.maddesi uyarınca, cemaatlere ve esnafa ait vakıflar da Vakıflar Genel Müdürlüğünün denetimine tabi tutulmakta, ayrıca, Vakıflar Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Tüzüğününün 6.maddesinde de mülhak ve mazbut vakıflara ait kurum ve kuruluşlarla Genel Müdürlüğün denetimi altındaki vakıfları ve işletmelerinin, Genel Müdürlük Teftiş Kurulunca denetleneceği öngörülmektedir.
Çağdaş bir Hukuk Devletinde, o ülkenin gerçek ya da tüzel kişilerin bir takım iş veya işlemleri için önceden izin alınması öngörülmekte ise, aynı iş veya işlemler için yabancıların da izin almaları gerekeceği kuşkusuzdur. Bu konularda ülkelerin karşılıklılık esasına göre düzenlemeler yaptıkları da bilinen bir husustur. Bunların dışında, bir ülkenin yabancılara kendinden daha geniş haklar tanımasının Hukuk Devleti ve egemenlik anlayışıyla bağdaşmayacağını da burada vurgulamak gerekir.
Ancak, mevzuatımızda yer alan ve tamamen Ülkemizde kurulacak vakıflara özgü bulunan düzenlemeler karşısında, Vakıflar Genel Müdürlüğü, eski ve yeni hükümlere göre yurdumuzda kurulmuş olan vakıflar ile bunların şube ve temsilciliklerini denetleyebilir. Mevzuatımızda, yabancı vakıflarını yurdumuzda açılacak şube ve temsilcilik gibi birimlerinin adı geçen Genel Müdürlükçe denetimi hususunda herhangi bir hüküm olmadığı gibi, yabancı vakıfların yurdumuzda açılmış ya da açılacak şube ve temsilciliklerinin, yürürlükteki hükümlerin içeriğine göre Vakıflar Genel Müdürlüğünce denetlenmesine ve denetim sonucu yapılması zorunlu işlemlerin uygulanmasına hukuken olanak bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, yabancı vakıfların ülkemizdeki şube ve temsilcilik gibi birimlerinin, Vakıflar Genel Müdürlüğünce denetlenmesinin, yürürlükteki hükümlere göre mümkün olmadığı sonucuna ulaşılarak dosyanın Danıştay Başkanlığına sunulmasına karar verildi.