Danıştay Kararı 1. Daire 1989/15 E. 1989/55 K. 15.03.1989 T.

1. Daire         1989/15 E.  ,  1989/55 K.
Daire : BİRİNCİ DAİRE
Karar Yılı : 1989
Karar No : 55
Esas Yılı : 1989
Esas No : 15
Karar Tarihi : 15/03/989

MAHALLİ İDARELERCE KURULAN VE AYRI TÜZEL KİŞİLİĞİ BULUNMAYAN İŞLETME VE MÜESSESELERİN MALİ DENETİMLERİNİN SAYIŞTAYCA YAPILMASI GEREKTİĞİ, BU MALİ DENETİM YOLUNUN VARLIĞININ, 1580 SAYILI KANUNUN 74.MADDESİYLE MERKEZİ İDAREYE VERİLEN VE VALİ VE İÇİŞLERİ BAKANININ BAŞVURUSU İLE YÜRÜYEBİLEN VESAYET DENETİMİNİ ORTADAN ALDIRMAYACAĞI, BU HÜKME GÖRE DANIŞTAY’IN İLGİLİ BELEDİYE MECLİSİ KARARINI HUKUKA UYGUNLUK YÖNÜNDEN ESASTAN İNCELEYEREK KARARA BAĞLAYACAĞI, UYGULAMADAKİ İŞLEMLERİN BU ESASLARA GÖRE YÜRÜTÜLMESİ GEREKTİĞİ HK.

Üyelerden … ın “1580 sayılı Belediye Kanununun 74.maddesinde,” Adi ve fevkalade içtimalar haricinde veya vazife ve selahiyeti kanuniye hilafına veya Devlet Kanun ve nizamnamelerine mugayir olarak ittihaz edilen mülhakat meclisi kararları valinin talebi üzerine vilayet idare heyeti tarafından, vilayet merkezi olan mahallerde Dahiliye Vekaletinin talebi üzerine Devlet Şürasınca tetkik olunarak tasdik veya iptal olunur.” denilmektedir. Merkezi idarenin ve Danıştayın bu maddeye göre yaptığı denetimin, yerinden yönetim organlarının işlem ve kararlarının mevzuata aykırı olmamasının sağlanması amacıyla kurulmadığı gibi belediyeden ayrı bir tüzel kişiliği de bulunmadığı anlaşılan belediyelere bağlı işletme ve müesseselerin hesap ve işlemlerinin mali denetiminin, belediyelerin tabi olduğu yönteme tabi bulunması ve bu mali denetimin yapılabilir olması, 1580 sayılı Yasayla düzenlenen denetim yolunun kullanılmasına engel oluşturmamaktadır.
Belediyelerin en yüksek karar organı olan belediye meclisileri, mülkiye müfettişlerince yapılan denetim sonucu düzenlenen layihalarda önerilen hususlar hakkında karar almak konusunda yetkili bulunduğundan, 1580 sayılı Yasanın 74.maddesine göre iptali istenen belediye meclisi kararının incelenmesi hususunda Danıştay’ın yapacağı denetimin, kararın hukuka uygun olup olmadığı hususunun araştırılmasına yönelik olacağı, bu yolda bir denetimin ise işin esasına girilmeden yapılamayacağı açıktır. Nitekim Danıştay Üçüncü Dairesinin kararında da, bu esasa göre, kişi borçlarının kaldırılmasına ilişkin belediye meclisi kararları hakkındaki iptal istemleri, usulsüz yapıldığı ileri sürülen harcamaların yasalara uygun olup olmadığı incelenmek suretiyle karara bağlanmıştır.
Sayıştay’ın muhasip hesapları üzerinde yapacağı denetim nedeniyle belediye meclis kararı üzerinde yasayla öngörülen ve Danıştay’a verilen denetim yolu bertaraf edilemiyeceğinden, işin Danıştay’ca incelenmesi, gerektiği yolundaki ayrışık oylarına karşı, 1580 sayılı Belediye Kanununun 4.4.1945 günlü ve 4705 sayılı Yasayla değiştirilen 128.maddesi, “Her yıl bütçesinin kesin hesabı, hesap döneminin bitiminden sonra gelen Nisan ayı içinde sorumlu muhasibin idare hesabı ile birlikte encümene verilir. İdare hesabı ve kesin hesap 70. ve 86. maddelerine göre onanır.” hükmünü içermekte ve söz konusu 70.maddenin ikinci bendinde
kat’i hesabın Belediye Meclisinde görüşüleceği ve karara bağlanacağı belirtildikten sonra 86.maddede belediyenin kesin hesaplarının ait olduğu yılın bitiminden itibaren 6 ay içinde belediye encümeni kararıyla belediye resisi tarafından tetkik ve tasdik olunmak üzere meclise verilmesi hususu hükme bağlanmış bulunmaktadır.
Öte yandan, 2514 sayılı Divanı Muhasebat Kanununun 68.maddesinde belediyelerin muhasip hesaplarıyla kati hesaplarının belediye encümeni ve meclislerince incelendikten sonra verilen karar suretleri ve bütçeleriyle birlikte Sayıştay’a gönderileceği, bu hesapların ikinci derecede Sayıştay’ca incelenerek hükme bağlanacağı öngörülmüştür. Aynı Yasanın 70.maddesinde de Muhasebei Umumiye Kanunu ile Sayıştay Kanununda ita amirleri, muhasipler ve tahakkuk memurları hakkındaki Sayıştay yetkilerinin il özel idareleriyle belediyelerin ita amirleri, muhasipleri ve tahakkuk memurlarını da kapsadığı belirtilmiştir.
20.7.1960 günlü ve 23 sayılı Sermayesinin Tamamı Devlet Tarafından Verilmek Suretiyle Kurulan İktisadi Teşekküllerin İdare ve Murakebeleri Hakkındaki 3460 sayılı Kanuna Ek Kanunun 9.maddesinde Özel İdare ve belediyelerin kurdukları iktisadi işletmelerin idare meclislerinin kaldırıldığı, 10.maddesinde bu teşebbüslerin denetimlerinin kendi uzuvlarıyla yapılacağı, 12.maddesinde özel kanunların bu kanuna aykırı hükümlerinin yürürlükten kalktığı hükme bağlanmış ve 26.8.1960 günlü Resmi Gazetede yayımlanan bu Kanuna ilişkin İzahnamede özel idare ve belediyelerin sermayesinin tamamına yada yarısından fazlasına sahip oldukları işletmelerin Yüksek Murakebe Heyetince denetleneceğinin açıklanması suretiyle belediyelere bağlı iktisadi teşebbüslerin denetimlerinin 2514sayılı Divanı Muhasebat Kanunu 68.maddesine göre, Sayıştay Genel Kurulunca yapılamayacağı öngörülmüştür. Hernekadar, 72 sayılı Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 42.maddesiyle 23 sayılı Yasanın Denetleme Kurulu ile ilgili hükümleri yürürlükten kaldırılmış ise de, mahalli idarelere ait iktisadi teşebbüslerin denetimine ilişkin hükmü yürürlükte bırakılmış bulunmaktadır.
Bu durumda, gerek yukarıda belirtilen hükümlerin gerekse Sayıştay Genel Kurulu Kararının incelenmesinden sermayesinin yarısından fazlası veya tamamı belediyelere ve özel idarelere ait iktisadi işletmelerin Sayıştay’ın denetimi dışında kalacağğ, ancak, iktisadi işletme niteliği bulunmayan ve bu nedenle belediyelerin ve özel idarelerin 23 sayılı Yasanın 1.maddesi kapsamına girmeyen ve hizmet birimi sayılan işletmelerinin 2514 sayılı Divanı MUhasebat Kanununun 8.maddesine göre denetleneceği kuşkusuz bulunmaktadır.
Öte yandan, 21.2.1967 günlü ve 832 sayılı Sayıştay Kanununun geçici 8.maddesinde 1961 Anayasasının 116.maddesinde yer alan İl Özel İdareleriyle Belediyelerin mali işlemlerinin denetlenmesine dair yasa yürürlü ğe girinceye kadar 2514 sayılı Yasa ile bu Yasaya ek yasaların İl Özel idareleriyle belediyelere ait hükümlerinin yürürlükte kalacağı belirtilmiştir. 1961 Anayasasının “Mahalli İdarelerin… maliye ve kolluk işleri… kanunla düzenlenir.” biçimindeki hükmü 1982 Anayasasında da aynen yenilenmiş, ancak, söz konusu yasa henüz çıkarılmamıştır. Bu nedenle de mahalli idarelerin mali işlemlerinin denetlenmesi Sayıştayca
yapılmaya devam olunacaktır.
2514 sayılı Yasanın 68.maddesinde belediyelerin muhasip hesaplarının birinci derecede belediye encümeni ve meclisince, ikinci derecede ise Sayıştay;ca denetleneceği, tasdik tarihinden itibaren belediye meclislerinin bir ay içinde verecekleri karar suretiyle o yılkı bütçelerinin ve hesaplarının Sayıştay; gönderileceği, Sayıştayca verilecek karara göre alakadarlar hakkında işlem yapılacağı hükmü yer aldığına göre Belediyeye bağlı bir hizmet birimi olan işletme ve müesseselerin muhasip hesaplarıyla kati hesaplarının birinci derecede belediye encümenleri ve meclislerince denetlenmesi, ikinci derecede denetlemenin ise Sayıştay’ca yapılması zorunlu bulunmaktadır.
Bu itibarla, yılları, kesin hesapları Belediye Meclisince incelendiğine, bu hesapları ikinci derecede inceleyerek sorumlular hakkında karar verme yetkisi de Sayıştay’a ait bulunduğuna göre, Belediye Meclisince incelenip karara bağlanan kesin hesaplara ilişkin olarak sonradan oluşan uyuşmazlıkların çözümü de Sayıştayın yetkisindedir.
Nitekim, Danıştay Genel Kurulunun 25.4.1957 günlü ve E: 191957/1080, K: 1957/758 sayılı, 30.9.1957 günlü ve E: 1957/2116, K: 1957/891 sayılı kararlarıyla Danıştay Dava Daireleri Kurulunun 8.4.1966 gün ve E: 1961/107, K: 1966/402 sayılı ve 22.11.1968 gün ve E: 1968/332, K:1968/761 sayılı, İdari İşler Kurulunun 23.6.1988 günlü ve E:1988/71, K: 1988/97 sayılı kararları da bu doğrultuda bulunmaktadır.
Yukarıda belirtilen nedenlerle, mahalli idarelerce kurulan ve ayrı tüzel kişiliği bulunmayan işletme ve müesseselerin mali denetimlerinin Sayıştayca yapılması gerektiği mütalaa kılındı.